|
|
Tire Kutsan anıları...
70'li yılların sonları olmalı... Ülkenin sokaklarından her gün kahvelerin taranıp otobüslerin kurşunlanarak onlarca kişinin öldürüldüğü günler... Gençlik arkadaşım Orhan Çınar, Dalaman Kağıt Fabrikası'ndan, Tire Kutsan Kağıt Fabrikası'na işletme müdürü olarak gelmiş... Ben de ziyaretine gittim İstanbul'dan... O yıllar Tirespor İkinci Lig'de mi oynuyordu? Pazar günü Orhan Çınar ile Tire'nin maçına gittik. Hatırlıyorum ak saçlarıyla futbolumuzun unutulmazlarından rahmetli Kadri Aytaç antrenördü, kaleci de iyice geç yaşında Güngör... Tire Kutsan, özellikle Almanya'da çalışan Tireliler tarafından 70'li yılların başında kurulan bir işçi şirketi idi sanırım. Fakat fabrikada sorunlar var. Sendika yüksek zam istiyor işçiler adına, yönetim "Bu zammın altında kalkamayız" diyor. Aralarında diyalog kopmuş... Bir araya gelseler belki ortak bir noktada anlaşacaklar... O gün maçtan sonra Orhan Çınar, "Gel, bunları bir araya getirelim" dedi. Ve akşam Tire Kutsan yönetimi ile sendika temsilcilerinden birkaç kişi buluşup Ödemiş taraflarında bir lokantaya gidildi. Ardından da konuşa-tartışa bir noktada uzlaşıldı ve sorun çözüldü. O günleri yaşayan işçilerin çocukları, hatta torunları Tire Kutsan'da yine sendika sorunu yaşandığını geçen gün bir mektupla bildirince bu anılar gün yüzüne çıkar oldu belleğimin mahzeninden... Diyorlar ki Tire Kutsan çalışanları: "Tire Kutsan'da çalışan Tireli işçileri sahipsiz bırakan Tireli ortaklar fabrikanın şu anki durumundan haberdar mısınız? Yüzde 57'lik pay elinizdeyken güç birliği yapın. Tire Kutsan yine Tirelilerin olarak kalsın. Fabrikada sizin insanınız, sizin çocuklarınız, sizin torunlarınız çalışıyor, ekmek yiyor." 70'li yılların başlarında Tire Kutsan'ı kuranlar, çalışanların sorunlarıyla ilgilenmeli, otuz yılı aşan bir emek birikimi bu kadar kolay harcanmamalı diye düşünüyorum.
|