Türkiye'de 2003 yılsonu itibariyle, gelir dağılımındaki bozukluk iyice arttı ve zengin ile yoksul arasındaki uçurum 4.5 kata çıktı.
Türkiye'de en yoksul kesimle, en zengin kesim arasındaki harcama farkı 2003'te 2002 yılına göre 4 kattan 4.5 kata yükseldi. Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE), 2003 yılı Hanehalkı Tüketim Harcamaları anketinin sonuçlarını açıkladı. Söz konusu anket, yoksullarla zenginler arasındaki harcama dağılımındaki eşitsizliğin büyüyerek devam ettiğini ortaya çıkardı. Gelire göre harcamaların dağılımına bakıldığında, 2002 yılında yüzde 9.3 düzeyinde olan en yoksul yüzde 20'lik ailenin Türkiye'nin toplam özel tüketim harcamaları içerisindeki payının yüzde 8.8'e gerilemesine karşılık, en zengin yüzde 20'lik kesimin toplam harcamalar içindeki payının ise yüzde 38.2'den yüzde 39.8'e yükseldiği belirlendi. 2002 yılında iki kesim arasında 4.1 fark bulunuyordu. 2003 yılında bu fark 4.5 kata kadar yükseldi. Harcama paylarındaki bu değişim, Türkiye'deki gelir dağılımındaki bozukluğun da giderek arttığına işaret ediyor. Anketin sonuçlarına göre en yoksul yüzde 20'lik kesimin toplam harcamalarının yüzde 40.6'sını gıda ve alkolsüz içecekler meydana getiriyor. Bu oran en zengin kesimde yüzde 19.5'te kalıyor. En yoksul kesim harcamalarının yüzde 5.3'ünü alkollü içki ve sigaraya, en zengin kesim ise yüzde 3.2'sini ayırıyor. En yoksul kesimin toplam harcamalarının yüzde 4.6'sını giyim ve ayakkabı, yüzde 29.7'sini kira, su, elektrik, gaz ve diğer yakıtlar, yüzde 4.1'ini mobilya, ev aletleri ve ev bakım hizmetleri, yüzde 2.3'ünü sağlık, yüzde 4.2'sini ulaştırma, yüzde 3'ünü haberleşme oluşturuyor.
ET TÜKETİMİ AZALDI Türk halkının kırmızı et tüketimi azalıyor. Kişi başına düşen aylık ortalama sığır ve koyun eti tüketimi, 2002 yılındaki 0.9 kiloluk düzeyinden 0.6 kiloya indi. Etteki düşüşe karşın vatandaş ekmek tüketimini gittikçe artırıyor. 2002 yılında 4.9 kilo düzeyinde bulunan kişi başına aylık ortalama ekmek tüketimi, 2003 yılında 5.4 kiloya kadar yükseldi.