|
|
|
|
|
Zina: Tarih kadar eski bir 'haram'
|
|
Toplumun her kesiminin katıldığı zina tartışmaları çok derinlere gidiyor. Cezası ise her dinde farklı.
Zina, aslında Tanrı katında sadece Müslümanlara değil, Hıristiyan ve Yahudilere de yasak. Ancak anlaşılıyor ki, bu yasak konusunda İslami örf ve adetler konusunda gelenekçi bir yapıya sahip olan Türkiye ile müsamahakar davranan Avrupa arasındaki tartışmalar bitmeyecek. Çünkü zinaya ceza verilmesine karşı çıkanlar için "Avrupa Birliği" ne kadar önemliyse, laik fakat gelenekçi yasak Türkiye'nin "Aile Birliği" kavramı o kadar önemli... Zina kavramı İslamiyet'in başlangıcından itibaren din kitaplarında yer alıyor. Evlilik bağı olmayan kadın ve erkeğin ilişkisi olan zina, fıkıh kitaplarında "mülk ve mülk şüphesi olmaksızın yapılan cinsi münasebet" şeklinde tarif edilir. İslamiyet'ten önce Araplar'da zina, aynı kabileye mensup kimselerin, mülkiyet haklarına zarar vermek düşüncesi dışında suç sayılmazdı. Uhud Savaşı'ndan sonraki dönemde daha kesin bir dille ifade edilmişti: "Zina eden kadınla erkekten her birine yüzer değnek vurun. Eğer Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, bunlara Allah'ın dinini tatbik hususunda acıyacağınız tutmasın. Müminlerden bir zümre de bunların azabına şahit olsun. Kadınlarınızdan fuhşu irtikap edenlere karşı içinizden dört şahit getirin, eğer şahadet ederlerse ölüm kendilerine alıp götürünceye veya Allah onlara bir yol açıncaya kadar kendilerini evde alıkoyun. Sizlerden fuhşu irtikap edenlerin ikisini de eziyete koşun, eğer tövbe edip ıslah olurlarsa onların yakasını bırakın. Çünkü Allah tövbeleri kabul eder, çok esirgeyendir." İslamiyet'in en önemli özelliklerinden biri olan "tedriç" zinada ortaya çıkmaktadır. İslamiyet'in ne bütün emirleri ne de yasaklarının birden bildirildiği Kuran-ı Kerim'in inişinin 23 yıllık zamana yayılmış olması bunun en açık ifadesidir. İlk safhada yüz kızartıcı bir fiil olan zinaya yaklaşmama emri verilmiş, zinadan uzak durma anlamındaki "iffet" müminin ayırıcı özelliği diye takdim edilmiştir. İkinci safhada, önemli bir suç işlemiş oldukları ifade edilmiş ve dört şahitle ispat edildiğinde ceza tayin edilinceye kadar hapsedilmeleri emredilmiştir. Üçüncü safhada zinaya mana açıklaması getirilmiş, cezanın ağırlaştırılması ya da hafifleştirilmesine Nisa Suresi'ndeki ayetlerde yer verilmiştir. Kuran-ı Kerim'de zina "Sakın zinaya yaklaşmayın, doğrusu bu çirkindir, kötü bir yoldur" (İsra) denilerek haram kılınmaktadır.
DİĞER DİNLERDE DE YASAK Hıristiyanlıkta zina "insanı kirleten kötü şeyler" arasında sayılmakta (Matta) ve yasaklanmaktadır. Hz. İsa'ya dayandırılan ifade şudur: "Bir kadına şehvetle bakan her adam zaten yüreğinde onunla zina etmiştir. Ve eğer sağ gözünde sürçmeye neden olursa (seni kötü yol sürüklüyorsa) onu çıkar ve at. Çünkü senin için azandan birinin yok olması, bütün bedeninin cehenneme atılmasından iyidir." (Matta) Hz. İsa'ya denemek için zina yapmış bir kadın getirilmiş, Musa'nın böylelerini taşlamayı emrettiği, kendisinin ne diyeceği sorulmuştu. Hz. İsa ise: "Kadının üzerine, sizden günahsız olan önce taş atsın" diye cevap verecekti. Bunun üzerine herkes dışarı çıkmış, Hz. İsa ise kadına: "Ben de sana hükmedemem, git bundan sonra artık günah işleme" diyerek kadını taşlanmaktan kurtarmıştı. (Evlilik-Asife Ünal, Kültür Bakanlığı) Konstantin döneminde zina eden kadın öldürülmüş, Jüstinyen bunu Manastır'da hapse çevirmişti. Katolik Kilisesi zinayı günah çıkarmaya bağlamış ve tolerans göstermiştir. Protestanlar ise günah çıkarma yetkisini kabul etmemişlerdir. Zina olarak Yahudilik'te de büyük bir suç sayılmakta ve yasaklanmaktadır. Yahudiliğin on emrinden birisi "zina etmeyeceksin"dir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|