|
 |
 |
 |
 "İlk elden bilgi için" geldi
AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günter Verheugen'in Ankara ziyareti "Türkiye'ye destek" açıklaması ile başladı. Verhaugen Türkiye hakkında aralık ayında verilecek kararın ertelenmeyeceğini söyledi.
VERHEUGEN: YENİ ŞART YOK
AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günter Verheugen'in Ankara ziyareti "Türkiye'ye destek" açıklaması ile başladı. Verhaugen Türkiye hakkında aralık ayında verilecek kararın ertelenmeyeceğini söyledi.
Türkiye hakkında aralık ayında verilecek kararın ertelenemeyeceğini söyleyerek, ekim ayında yayımlanacak ilerleme raporunun adil ve tarafsız olacağını belirtti.
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül'le biraraya gelen Verheugen, yaklaşık 1 saat 15 dakika saat süren görüşmenin ardından Gül'le birlikte basın toplantısı düzenledi.
İlerleme raporu öncesine denk gelmesi bakımından ziyaretinin çok önemli olduğuna dikkati çeken Verheugen, Türkiye'nin üyelik müzakerelerine başlayabilmesi için yeni bir şartın söz konusu olmadığını da vurguladı.
"GÖREVLİ OLARAK SON ZİYARETİM"
Verheugen, havaalanında yaptığı açıklamada, bunun şimdiki göreviyle Türkiye'ye son ziyareti olduğuna dikkat çekerek, ziyaretinin, ilerleme raporu öncesinde yapılıyor olması açısından çok önemli olduğunu vurguladı. Ankara'daki görüşmelerinde Türk yetkilileri ve sivil toplum örgütlerini dinleyeceğini belirten Verheugen, Diyarbakır, İzmir ve İstanbul'daki temaslarında da çeşitli kesimlerle biraraya gelerek, reformların uygulanması konusunda ilk elden bilgi almaya çalışacağını kaydetti.
VERHEUGEN: ''TÜRKİYE PAKETİ 3 BÖLÜMDEN OLUŞACAK''
AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen, Türkiye'ye ''dinlemek ve ilk elden bilgi almak'' için geldiğini söyleyerek, ekim ayında yayınlanacak Türkiye paketinin 3 bölümden oluşacağını söyledi.
Türkiye'ye bu göreviyle yapacağı son ziyaret olduğuna işaret eden Verheugen, Ankara'daki temasları çerçevesinde Türk yetkililerin yanı sıra çeşitli sivil toplum ve insan hakları örgütleriyle biraraya geleceğini kaydetti. Ankara'dan sonra gideceği Diyarbakır, İzmir ve İstanbul'da da çeşitli kesimlerle görüşmeler yapacağını belirten Verheugen, İstanbul'da kilise temsilcileriyle de biraraya geleceğini söyledi.
Ziyaretinin amacının, reform süreci hakkında Türk hükümetini dinlemek ve reformların uygulanmasına ilişkin izlenim edinmek olduğunu belirten Verheugen, bu nedenle farklı şehirlere giderek ilk elden, vatandaşlardan bilgi almak istediğini kaydetti. Verheugen, ziyaretinin, Türkiye paketinin açıklanmasından önceki son adımlar olması açısından çok önemli olduğunu da vurguladı.
6 Ekim'de açıklanacak Türkiye paketinin 3 bölümden oluşacağını kaydeden Verheugen, bunlardan birincisinin, Türkiye'de 1999'dan beri çeşitli alanlarda yapılan reformları yansıtan tarafsız ve gerçeklere dayalı bir rapor olacağını ifade etti.
Verheugen, bu çerçevede demokratikleşme, hukukun üstünlüğü, azınlıklar ve insan hakları gibi alanlarda yapılan reformların üyelik kriterlerini karşılayıp karşılamadığının da değerlendirileceğini belirtti.
Türkiye paketinin ikinci bölümünde, stratejik bir değerlendirme yapılacağına işaret eden Verheugen, bu bağlamda Türkiye ile üyelik müzakerelerine başlanıp başlanmayacağı ve başlanacaksa ne zaman başlanacağına ilişkin bir tavsiyede bulunulacağını ifade etti. Paketin üçüncü ve çok önemli olan bölümünde, bazı çevrelerde hala tartışmaları süren bir konunun değerlendirileceğini kaydeden Verheugen, bunun Türkiye'nin olası üyeliğinin AB'ye etkisi içerikli bir çalışma olacağını belirtti. Verheugen, bu çalışmada, Türkiye'nin üyeliğinin birliğe siyasi, stratejik, kültürel, ekonomik ve kurumsal etkilerinin değerlendirileceğini kaydetti.
d
GÜL: REFORMLAR DEVAM EDECEK
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, AB'den Ekim ayında objektif ve dürüst bir rapor beklediklerini belirtti. Gül, Türkiye'nin üzerine düşeni yaptığını, bundan sonra da yapmaya devam edeceğini kaydetti.
Ankara'da temaslarda bulunan AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günter Verheugen ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Gül, bu ziyarete çok büyük önem verdiklerini söyledi.
Verheugen'in ziyaretinin AB'de Türkiye için yapılan çalışmaların sona geldiği bir döneme rastladığını belirten Gül, AB Komisyonu'nda Romano Prodi döneminin bitmek üzere olduğu düşünülürse, Komisyon'un en önemli kararlarından birisinin Türkiye ile ilgili olacağını ifade etti.
Gül, görüşmede Türkiye'de 1999 yılından beri yapılan tüm değişiklikler ile AB kriterlerini karşılamaya yönelik reformlar ve gelinen durumu karşılıklı objektif bir şekilde değerlendirdiklerini bildirdi.
''Türkiye kritik eşik denilen noktaya gelmiş durumdadır'' diyen Gül, AK Parti hükümeti olarak işbaşına gelmesinden bu yana reformcu bir anlayış içinde olduklarını, bu reformların Türk halkının ihtiyacı için yapıldığını kaydetti. Gül, bu reformların aslında Türkiye'nin standartlarını yükselten uygulamalar olduğunu belirterek, Verheugen ile 2 yıl önceki ilk buluşmasında hükümetlerinin reformist bir hükümet olacağını söylediğini hatırlattı.
Bakan Gül, gelinen noktada durumun gayet iyi olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
''Reformlar devam edecektir. Müzakereler başladıktan sonra da devam edecek ve hatta tam üye olduktan sonra da tüm üyelerde olduğu gibi Türkiye'de de ilgili reformlar yapılmaya devam edecektir. Bir diğer nokta da şu, bu süre içinde Komisyon ve hükümet tam işbirliği içinde oldu. Bu süreç içinde Verheugen gerçekten Türkiye'nin ilerlediği bu süreci desteklemiştir. Kendisine ve arkadaşlarına teşekkür etmek istiyorum.''
''BİZ İSTASYONDA İNECEĞİZ" ANLAYIŞI GEÇERSİZ
Türkiye'nin bundan sonraki bir ay içinde reformlara yönelik neler yapacağına ilişkin bir soru üzerine Gül, bunun bir süreç olduğunu ve ''Tamam biz bu istasyonda ineceğiz, her şey bitti'' anlayışının geçerli olmadığını belirtti.
Gül, TBMM'nin olağanüstü toplanacağını, TCK'nın çıkacağını ve buna bağlı olarak istinaf mahkemeleri kurulma kanununun da çıkarılacağını kaydetti. Ceza Muhakeme Usulü Kanunu ve kadının statüsüyle ilgili kanunun da ilk sıralarda çıkacağını belirten Gül, şöyle devam etti:
''Biz eksikliklerimizi kendimiz daha iyi biliriz. Dışarıdan bize bir şey söylenmesini beklemek doğru değil. Türkiye'yi daha güçlendirmek ve halkı refaha götürmek için reform süreci devam edecektir.''
Bir başka soru üzerine, Ekim ayındaki İlerleme Raporu'nun ''objektif ve dürüst'' olacağına inandıklarını söyleyen Gül, ''Türkiye üstüne düşenleri yapmıştır ve yapmaya da devam edecektir. Bunun en iyi şekilde tespit edileceğine inanıyoruz'' dedi.
Bakan Gül, 2002 yılında, 2004'ün sonundaki raporun pozitif olması durumunda vakit geçirilmeden müzakerelere başlanması kararı alındığını hatırlatarak, ''Bu beklentimiz geçerlidir. O açıdan Verheugen'in ziyareti çok önemlidir. Bu raporla birlikte bir tavsiyenin de olacağına inanıyoruz'' diye konuştu.
KIBRIS
Verheugen ile görüşmede Kıbrıs konusundaki beklentilerin aktarılıp aktarılmadığının sorulması üzerine Gül, Kıbrıs'la ilgili beklentilerin devam ettiğini kaydetti.
Kıbrıslı Türklerin referandumda BM ve AB'nin sesine kulak vererek oy kullandığını, ancak Rumların bunu yapmadığını söyleyen Gül, AB'de Kıbrıslı Türklerin tecridinin kaldırılmasına yönelik bekleyen tüzüklerin kabul edilmemesi durumunda ''çağrılara evet diyen tarafın cezalandırılması, hayır diyen tarafın ise onurlandırılması'' durumunun ortaya çıkacağını ve bunun da AB'nin prestijini zedeleyeceğini ifade etti.
VERHEUGEN: DİNLENMEK İÇİN GELDİM
''Türkiye'ye öğrenmek, dinlemek ve ilk elden bilgi edinmek için geldim'' diyen Verheugen, Türkiye paketinin üçüncü bölümünü oluşturan çalışmanın aralık ayında alınacak siyasi karara etkisinin sorulması üzerine, şunları söyledi:
''Tabii ki etkisi olacak. Çünkü Türkiye'nin üyeliğinin AB'ye etkisi çok büyük çapta. Bu nedenle AB liderleri kararlarını verirken bu çalışmayı dikkate alacaklardır.''
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
