Tuzak!
Real Madrid gibi bir dünya devini yöneten Del Bosque, Denizli'de meslekdaşı Giray Bulak'ın tuzağına düştü. Hem de acemi bir stajyer antrenör gibi. Hadi işin doğrusunu söyleyelim, Giray Bulak meslekdaşı Del Bosque'ye antrenörlük dersi verdi. Sonuç bu. Bu sonuç Beşiktaş adına daha kötü olabilirdi, yani bir hezimet. Ama Beşiktaş futbol olarak Denizli'den çok kötü bir tokat yedi. Elbette pembe gözlük takanlar, Tümer Metin'in penaltısından sonra, yani 30 saniye içinde Timuçin'in golü olmasaydı bu maç böyle bitmezdi diyecekler. Belki de tek doğru yorum bu. Ama biz futbol dilini kullanalım ve Del Boque'nin bu maçta zirveye çıkan yanlışlarını sıralayalım: 1- Beşiktaş dörtlü savunma yapamaz ve yapamıyor. Orta sahanın göbeğinde Okan Buruk oynayamaz ve oynayamıyor. Bu futbol anlayışı ile yani üç pas yapamayan bu orta saha ile Beşiktaş Raul'u da getirse, Vieri'yi de getirse gol atamaz. Çünkü golcüler gol pası a-la-mı-yor. Daha kötüsü de şu; Beşiktaş savunması pozisyon hatası yapıyor. Kademe için çırpınan bir tek Ali Güneş. Ronaldo orta göbekte çakılı. İbrahim Toraman hücuma çıkıyor ayağındaki topu kaptırıyor. Savunmaya geliyor, ne kademe var ne de ilk topa basma. Ömer Rıza'dan çalımı yedi gol oldu. Timuçin Bayazit'tan çalımı yedi yine gol oldu. Maça iyi başlayan Murat Şahin de kurtarabileceği golleri yedi. 2- Del Bosque Beşiktaş'ı oyuna iyi başlattı. Ama ikinci yarı büyük riskler alarak Denizlispor'un üstüne gitti. Oysa bu bir tuzaktı. Giray Bulak alan daraltarak savunmaya çekildi, Timuçin Bayazıt'ı sol tarafta çizgiye çekip, oyunu onun üzerinden kurdu. Yani kontratağa çok çabuk çıktı. Timuçin gibi bir asist kralı sol tarafı hallaç pamuğu gibi attı. Bu bölgede oynayan Berkant Göktan ileri çıktı ve kollektif futbola ihanet etti. 3- Beşiktaş'ın sol tarafından İbrahim Akın gibi bir oyuncu varken Juanfran'a ne gerek var o zaman? Orta göbeğe tekrar Giunti alınsa olmaz mıydı? 4- Carew'in nasırı varmış. Bu operasyon üç gün önce yapılabilirdi veya 3 gün sonra. Denizli maçı Beşiktaş'ın kader maçı ama Carew, yani golcüsü yok. Ahmed Hassan ile Veysel'in futbol anlayışları ise komik. Hadi gol atamıyorsunuz anladık, savunmaya yardım etmemek de ne demek? 5- Tümer Metin çok özel oynadı ama yapacağı da fazla bir şey yoktu. Ama Sergen Yalçın için herkes görüşlerini tekrar gözden geçirmek zorunda. O ne kilo öyle! Yürürken bile zorlanıyor. Ayağını zor kaldırıyor. İkili mücadelelerde yere düşüyor. 45 dakika oynadı, harika bir frikik attı. Yani Sergen Yalçın ya futbola dönecek, ya da biz onu ebediyen unutacağız. Böyle bir Sergen'in varlığı herkesin kafasını karıştırdı. En çok da benim. Böyle giderse Sergen Yalçın'a olan inancımı ve güvencimi kaybedeceğim. Bu maçın gerçek kahramanları olan Giray Bulak'ın Denizlisporu'na haksızlık etmek istemem. Amatörce ve yürekli oynayarak Beşiktaş'a futbol dersi verdiler. Üç maçlarını da kazanarak zirveye çıktılar. Bulak maçı 90 dakika mükemmel yönetti. Tebrikler. Son sözüm hakem Oktay Demiray'a: İbrahim Akın'ın çekilerek düşürüldüğü pozisyona 'Aldatma' diyerek sarı kart çıkarttı. Asıl aldanan kendisiydi. 3-4 yanlış faul yorumunun dışında mükemmel maç yönetti.
|