|
|
|
|
|
|
Boşanmak anonim şirket tasfiyesi gibi...
Avukat Nazan Moroğlu yeni düzenlemede boşanmaları "bir anonim şirketin tasfiyesi gibi zor bir süreç" olarak nitelendiriyor. Moroğlu'na göre edinilmiş mallara katılma rejiminde evliliğin son bulması halinde öncelikle bütün mallar ortak edinilmiş mal kabul ediliyor. Taraflar kanıtlarını sunarak bu mallardan hangilerinin kanundaki tanımıyla "kişisel malı" olduğunun belirlenmesini istiyor. Kişilerin evlenmeden önce sahip oldukları mallar ile evlendikten sonra bile olsa miras veya bağış yoluyla elde ettikleri mallar kişisel mal sayılıyor. Yine kişinin kişisel bir malını satıp o parayla aldığı yeni mal da kişisel mal olarak kabul ediliyor.
EŞİT PAYLAŞIM VAR MI? Avukat Moroğlu kanunun edinilmiş malların eşit şekilde dağıtılmasını öngördüğünü belirtmesine karşın Prof. Dr. Necip Ortan aynı düşüncede olmadığını söylüyor. Bu uygulamanın çok yeni olması dolayısıyla henüz Yargıtay içtihadının oluşmadığını kaydeden Prof. Ortan şöyle konuşuyor: "Kanun edinilmiş malların eşit dağıtılacağını söylüyor. Ancak bu bir şablon. Dolayısıyla bunun istisnaları elbette olacaktır. Örneğin taraflar gelir farklılıklarını bahane ederek edinilmiş mallara kimin ne kadar katkı yaptığının belirlenmesini isteyebilirler." Ancak Avukat Moroğlu 186. maddede "eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılırlar" diyerek bu konuda da bir devrim yaptığını vurguluyor. Prof. Ortan ise ev işi yaparak evliliğe katkıda bulunan kadınlar konusunda şunları söylüyor: "Burada bu tür edimlerin ticari bir değeri vardır. Siz bir işçi olarak fabrikaya girseniz el emeği yapsanız bunun karşılığında bir para alıyorsunuz. Bunun da farkı yok. Bu tür edim üstelik ağır bir yük çocuk falan da varsa. Bu emeğin ticarileştirilmesi lazım. Ama bu uygulamayı ancak Yargıtay bir şeye oturtacak."
|
|
|
|
|
|
|
|
|