|
|
Aileniz sizi çok seviyor
Derin Görüş.
Üniversite sınavına hazırlanan her gençte sınav kaygısı var. Sınava başvuran 1 milyon 700 bin öğrenciden 250 bini üniversiteli olabiliyorsa; kaygı büyük olacak. Lise sona geçen öğrencide başlıyor sınav kaygısı. Günler geçtikçe bunalıma giriyor. Haftada beş gün okul, iki gün dershane. 16-19 yaşında gençler gençliklerini unutuyor, yaşlarının gereği olan sosyal ve duygusal gereksinimlerini de erteliyor. Varsa yoksa test, test, test... Derken, sınav stresi, aile ve çevreye de yansıyor, dağılıyor. Veliler de "Çocuğumuz üniversiteli olabilecek mi?" endişesiyle başlıyorlar genç insanı, cenderede sıkmaya. TV yok. Arkadaşına gitmeyeceksin. Körpecik çocuk içinden patlıyor. Ama belli etmiyor, onları üzmek istemiyor. Bir de daha önce sınava girmiş, yeterli puanı alamayan öğrenciler var. "Yine kazanamazsam ailemin yüzüne nasıl bakarım?" diye düşünüyor. ÖSS hazırlığıyla, gençlik yılları geçiyor. Bir tarafta lise sonlar, bir tarafta mezunlar; Lise 2'nci sınıf öğrencisi bunlara bakıyor. Bunların çektiğini daha az çekeyim derken, birden kendini, sınavdan iki yıl önce kaygı içinde buluyor. Biliyorum gençler sınavlarla çok yıpranıyorsunuz. Bunlar geçecek. Türk aile yapısında anne ve baba çocukları için maddi manevi her fedakarlığı yapar. Eğer Türkiye ekonomisinin sıkıntılı olduğu bu dönemde büyük fedakarlıkla sizi dershanelere gönderiyorlarsa, bu insanların elleri öpülmelidir. Siz bunları anne-baba olduğunuzda anlayacaksınız. Belki bazen üstünüze çok gelebilirler. Onlara kızmayın. Onlar sizleri çok seviyorlar. Şimdi 21 Haziran Pazartesi sabahı, her şey bitmiş olacak. Tüm aile ellerinizi omuzlarınıza koyunuz ve haykırınız... "Biz birbirimizi çok seviyoruz"
|