  |
|
Fiat'ta aşk ve ateş birarada
Markanın ruhunu anlatmak, dünyanın en zor işi. Hele bunu 30-40 saniyede yapmak, daha da zor. Geçen Cuma günü Bursa Ticaret Odası'nın (BTSO) Ulusal Girişimcilik Kongresi'nde konuk konuşmacıyız. Benden sonra Fatoş Karahasan konuşuyor ve son derece basit fakat mükemmel bir örnek veriyor:"Şu anda kapıdan Arçelik girse ve ben size sorsam: 'Nasıl biri geldi?" desem. Bu soruyu nasıl yanıtlarsanız, işte Arçelik markasının ruhu da odur!" Her markanın bunu kendisine sorması ve o markayı satan, pazarlayan, yöneten, üreten, satın alan, satış sonrası hizmet veren herkesin aynı yanıtı vermesi gerekir. Markalar bunu sağlamak için marka konumlandırma reklamları yaparlar. Bunlar satış yönelimli olmaktan çok markanın ruhunu hedef kitlenin beynine nakşetmeye yöneliktir. Fiat da benzer bir stratejiye geçmiş. Puccini'nin müziği eşliğinde, 'İtalyan Ateşi' teması çerçevesinde, araç üretiminden detaylar alarak 'insanla makinenin aşkı'nı anlatan bir film yapmışlar. Yeni ajansları TBWA'nın ilk ürünü bu. Geçen hafta iletişim konusunda yazı yazanlara bir yemek verip, gazeteleri tek tek ziyaret ederek, bu işten ne murat ettiklerini anlattılar: Tofaş-Fiat karmaşasına, bu iki markanın birbirini yemesine son vermek. Fiat'ı ürün markası, Tofaş'ı da onu uluslararası boyutta üreten, ithal eden ve ürüne satış sonrası hizmet veren kurum olarak konumlamak. Her iki markanın ruhuna göre iletişim yapmak. Hedeflerine tam olarak ulaşmışlar mı? Tek bir filmle yıllardır oturmuş karmaşayı çözmek kolay değil. Ama iki yıl süren sabırlı bir iletişim mücadelesinde belli bir noktaya gelmenin yeni ürünü olarak görüyorlar bu filmi. Bizce doğru yoldalar. Fakat gidilecek daha çok yol var. Onlar da bunun bilincinde. Önümüzdeki günlerde yeni lanse edecekleri, Avrupa'da geçen yılın otomobili seçilmiş olan Panda lansmanı ile önümüzdeki günlerde bu stratejiyi pekiştirmeyi planlıyorlar. Kampanyayı bir de yazılı basın ilanlarını ile destekleseler, bizce amaçlarına daha hızlı yaklaşacaklar.
|
