Katsayılar gençleri iyice gerdi
Üniversite giriş sınavı 20 Haziran'da. Sınava 1 milyon 758 bin aday girecek. Aileleriyle birlikte 5 milyon kişinin gözü kulağı Ankara'da. Mecliste alınacak her karar, hükümetle YÖK arasındaki her olumsuzluk onların geleceğini yakından ilgilendiriyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nca (MEB) hazırlanan ve üniversiteye girişi yeniden düzenleyen tasarıda, genel lise ve meslek lisesi mezunlarına uygulanacak katsayıların eşit olması öngörüldü. Tasarının öngördüğü standart düzenleme şöyle: Sayısal Bölüm öğrencilerinin okul başarısı, kendi alanlarıyla ilgili tercih yaparsa 0.80, eşit ağırlığa dayalı tercih yaparsa 0.60, sözel tercihte bulunması halinde 0.45 katsayılarıyla değerlendirilecek. Sözel Bölümü öğrencilerinin okul başarısı, kendi alanlarıyla ilgili bir yeri tercih ederlerse 0.80, eşit ağırlığa dayalı program tercih yaptıklarında 0.60, sayısal tercih de bulunması durumunda 0.45 katsayılarıyla değerlendirilecek. Eşit Ağırlık Bölümü öğrencilerinin okul başarısı, kendi alanlarıyla ilgili bir yeri tercih ederlerse 0.80, sayısala dayalı program tercih ederse 0.60, sözel tercih de bulunması durumunda 0.60 katsayılarıyla değerlendirilecekti. Ancak daha sonra TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nda Eşit Ağırlıklı Bölümü öğrencilerinin okul başarısı, sözel tercih yapması durumunda 0.45 katsayısıyla değerlendirilecek şekilde değiştirildi. TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nda yapılan değişikliklerin biri de "ortak alan"la ilgili. ÖSS kılavuzunda "ortak alan" olarak belirtilen alanları tercih edenlerin okul başarısı, 0.80'le değerlendirilecek. Örneğin; Sayısal öğrencisi eşit ağırlıkla öğrenci alan İşletme, İktisat, Ekonomi... gibi bölümleri tercih ettiğinde tasarıya göre, okul başarısı, 0.60 katsayısı uygulanacağından mağdur olacağı görüşü doğdu. Bunun için yeni düzenlemeyle bu tür bölümler Sayısal mezunları için ortak alan olarak öngörüldüğünden 0.80 katsayısı uygulanarak mağduriyetin giderilmesi amaçlandı. Diğer bölümler için de ortak alan şartları aynen geçerli olacak. Dil sınavı ve puan türüyle, adayların yerleştirilmesi esaslarını YÖK belirleyecek. Aldığımız duyumlara göre Dil Bölümü öğrencilerinin okul başarısı, kendi alanlarıyla ilgili tercih yaparsa 0.80, eşit ağırlığa dayalı program tercih ederse 0.60 sözel tercihte bulunması halinde 0.45 katsayılarıyla değerlendirilebilecek. Tasarı, genel lise ve meslek liselerini sayısal, sözel ve eşit ağırlık olarak üç grupta topluyor. Hangi lisenin hangi puan türü grubuna dahil olacağını belirleme yetkisi MEB'e veriliyor. YÖK ise, fakülte ve yüksekokulları sayısal, sözel ve eşit ağırlık puan türlerine göre gruplandırarak; hangi ortaöğretim alanının hangi yükseköğretim programına karşılık geldiğini tespit edecek. Meslek Lisesi'nden 2 yıllık meslek yüksekokuluna sınavsız geçiş sürecek. Bu liselerden kendi mesleğiyle ilgili 4 yıllık fakülteyi seçtiklerinde verilen ek puan, liselerin eşit şartlarda sınava girmesi fikrinden dolayı kaldırılacak. Örneğin; Endüstri Meslek, Sağlık Meslek Sayısal Bölüm'de, Ticaret Meslek, Otelcilik ve Turizm Meslek Eşit Ağırlıklı Bölüm'de, Kız Meslek, Sekreterlik Meslek ve İmam Hatip Sözel Bölüm'de olabilecek. Tasarıda önümüzdeki yıllarda uygulanacak, üniversite giriş sınavlarının genel ortaöğretim tüm müfredatı gözetilerek hazırlanacağı yer alıyor. Bu konuyla ilgili Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik yasa tasarısı yasa olduktan sonra, 2005-ÖSS'ye girecek olan Lise 2. sınıf öğrencileri ve mezun gençler için müfredat kapsamıyla ilgili geniş bir açıklama yapacak. Tasarı, YÖK teşkilat yapısını da değiştirerek, yönetimin A'dan Z'ye tasfiyesini öngörüyor. Halen 7'şer üyeyle temsil edilen Cumhurbaşkanlığı, Bakanlar Kurulu ve Üniversitelerarası Kurul temsilci sayısı 5'e indiriliyor. Genelkurmay temsilcisi 1 üyeyle birlikte 22 kişilik YÖK, Genel Kurul ve Yürütme Kurulu ayrımı kaldırılıp, 16 kişilik tek kurula dönüştürülüyor. Tasarıyla Cumhurbaşkanı'nın YÖK Başkanı seçme yetkisine de ambargo konuyor. TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nda, Yükseköğretim Kurulu'nda boşalacak yerlere bir ay içinde atama yapılması koşulu getirilerek, Üniversitelerarası Kurul'un atama yapmakta gecikmesinin önüne geçildi. MEB'ce hazırlanan ve üniversiteye girişi yeniden düzenleyen tasarı, kamuoyunda tartışma yarattı. Anayasamızın "milli"'lik sıfatını verdiği temel nedenlerden biri "eğitim"dir. Hükümetin, MEB'in, Üniversitelerin, Sivil Toplum Örgütlerinin ve Genelkurmay'ın değerli mensupları konuyla ilgili olumlu yada olumsuz açıklamalar yaptılar. Şunu sakın unutmayın!.. Bu açıklamalar, binde bir puanın dahi önemli olduğu sınav sistemine girecek üniversite adaylarını çok gerdi. Ne yapacaklarını... Kime inanacaklarını şaşırdılar. Lütfen... Üniversite sınavına 38 gün kala kendinizi bu gençlerin yerine koyunuz.
|