|
|
Para sahipleri farsatı kaçırmadı
Para sahipleri nisan ve mayısta faizin 10 puan kadar yükselmesi ve doların yüzde 20 artmasını iyi değerlendirdi. Daha çok döviz mevduatından, kısmen TL mevduattan ve yatırım fonlarından çıkanlar, yükselen oranlardan Hazine kağıdına geçti. Merkez Bankası'nın açıkladığı Haftalık Bülteni'nde mayıs sonu rakamları çıktı. Döviz hesaplarında azalma devam ediyor. Azalma, yılın ilk üç ayında yüzde 2.8, nisan-mayıs aylarında yüzde 2.9 düzeyinde gerçekleşti. İlk çeyrekte dövizden eurobond'lara geçiş, son iki ayda da dövizden bonoya geçiş modaydı. Her iki dönemde döviz tevdiat hesapları (DTH) birer buçuk milyar dolarlık azalma gösterdi.
* Aynı tabloda yer alan banka dışı gerçek kişilerin elinde tuttuğu devlet iç borçlanma senedi (DİBS) tutarı, ilk üç ayda yüzde 6.1, son iki ayda yüzde 7.2 arttı. Yani artış ivmesi hızlandı.
* Yatırım fonlarında ise ilk üç aya göre son iki ay farklı iki dünya gibi. Faizlerin yükselişinden dolayı zarar görmek istemeyenlerin satışı fonları küçülttü, dolayısıyla fonların tuttuğu DİBS miktarı azaldı. İlk üç ayda fonların tuttuğu DİBS'ler yüzde 18.1 artarken, son iki ayda yüzde 8.6 azaldı.
* Nisan ve mayıs ayındaki dalgalanmada önemli payları bulunan yabancı yatırımların tuttuğu DİBS'ler ilk üç ayda yüzde 36.1 artarken, son iki ayda yüzde 5.1 azaldı. Yabancıların ve fonların terkettiği DİBS'leri ise gerçek kişiler aldı.
* Son iki ayda TL mevduat hesaplarında da para çıkışı meydana geldi. İlk üç aydaki vadeli TL mevduatında yüzde 17.5 olan artış, son iki ayda yüzde 1.2 düzeyine indi. Bu miktarda artış sadece mevduatın bir aylık faizine eşit. Yani mevduat sahibi yeni para getirmediği gibi, bir aylık faiz gelirini de TL hesaplardan çekmiş. Bu gelişmeler son yıllarda sürekli kriz ortamında yaşayan, büyük dalgalardan büyük zararlar gören para ve tasarruf sahiplerinin, önemli deneyimler kazandığını gösteriyor. Tasarruf sahipleri bu kez önlerine çıkan fırsatı iyi kullandı. Bunu yaparken, hem kendileri için ideal bir pozisyon aldılar, hem de piyasalarda dalganın boyutunu küçülterek, ekonomide istikrarın devam etmesine katkıda bulundular.
Sonuç "Namazın kazası olur, fırsatın olmaz" Türk Atasözü
|