kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Mafya dışı fidyeciler

Isparta'da 4 liselinin fidye için kaçırdıkları 8 yaşındaki çocuğu öldürmeleri herhalde herkesin tüylerini diken diken etti. Değişik yerlerde meydana geldiği için pek farkedilmiyor ama fidye koparmak amacıyla çocuk kaçırma olayları hızla artıyor.
Isparta'dan bir gün önce Antalya'nın Kumluca ilçesinde bir işadamının torunu kaçırıldı.
Ondan bir gün önce de İskenderun'da 3 öğrenci sınıf arkadaşlarını kaçırdı.
İki hafta kadar önce İstanbul'da 6 kişi bir genci kaçırdı.
Yine İstanbul'da 17 yaşında bir genç okul servisine binerken 4 kişi tarafından kaçırıldı.
Fidye için adam kaçırmalar 3 grupta toplanır:
-Irak, Afganistan, Çeçenistan gibi savaş kaosunun hüküm sürdüğü ülkelerdeki olaylar.
-Kolombiya gibi iç savaş ya da terör batağına gömülmüş ülkelerdeki olaylar.
-Organize suç örgütlerinin, yani mafyanın sorumlu olduğu olaylar. Buna da en tipik örneği İtalya ve Rusya oluşturuyor.

Arjantin ve Türkiye
Türkiye'de de çeşitli mafya grupları çek-senet imzalatmak, zorla tahsilat yapmaya kalkışmak gibi nedenlerle bugüne kadar onlarca adam kaçırdı.
Ancak yukarıda saydığımız olaylar bunlardan farklı: Isparta'dan İstanbul'a kadar tüm örnekler, çetelerin değil, bir-iki kişinin işi.
Ve bu tür çocuk kaçırmalar iki ülkede yoğunlaştı: Arjantin ve Türkiye. İki kriz kurbanı!
Arjantin'in başkenti Buenos Aires'de 1.5 ay önce 140 bin kişi "Can güvenliği istiyoruz" feryatlarıyla sokağa döküldü. Ülkedeki son yılların bu en büyük protesto gösterisinin nedeni Axel Blumberg adlı gencin fidye için kaçırılıp öldürülmesiydi. Axel'in ölümü bardağı taşıran damla olmuştu. Çünkü Arjantin'de, özellikle de başkent Buenos Aires'de aylardır fidye için çocuk kaçırılıyordu. Göstericilerin çoğu kaçırılan çocukların fotoğraflarını taşıyordu.
Bir zamanlar en güvenli ülkelerden olan Arjantin nasıl bu duruma geldi? Tüm uzmanlar "Ekonomik kriz sonrası toplumun ahlakı dibe vurdu" diyor ve rakamları sıralıyorlar:
Toplumun en zengin yüzde 10'luk dilimi ile en yoksul yüzde 10'luk diliminin gelirleri arasındaki fark 24 kata ulaştı.
4 kişilik bir aile için açlık sınırı 735 peso, buna karşılık hane başına ortalama gelir 550 pezo.
Birkaç yıl önce nüfusunun dörtte üçünü orta direğin oluşturduğu başkent Buenos Aires halkının artık yüzde 53'ü yoksul sınıfına giriyor.
Ülke genelinde ise yoksulluk oranı yüzde 50'yi geçiyor. Tam rakam vermek gerekirse yüzde 25.9'u açlık, yüzde 28.3'ü de yoksulluk sınırının altında bir yaşıyor.
Her 10 çocuktan 7'si yoksul, 4'ü yetersiz besleniyor. Hergün 3 çocuk açlıktan ölüyor.
Kriz öncesi yüzde 5-6'larda dolaşan işsizlik yüzde 14.5'e çıktı.
Sadece başkentte saatte 7 kapkaç olayı ve günde 5 cinayet işleniyor, 3 çocuk kaçırılıyor...
Nasıl; ürkütücü değil mi?

İşte sokaktaki gerçekler
Türkiye'den de birkaç rakam hatırlatalım mı? DİE'nin 2002 yılı verilerine göre 1 milyon kişi açlık sınırının altında gelirle yaşıyor. Yoksulluk sınırının altındakiler nüfusun yüzde 27'sini oluşturuyor. Bu da 18 milyon kişi yapıyor. Günde 4.3 doların altında gelirle, yani ayda 180 milyon lirayla geçinmeye çalışanlar ise nüfusun üçte birine yaklaşıyor.
DPT'nin yoksulluk raporuna göre ise, Türkiye nüfusunun üçte biri, yaklaşık 24 milyon kişi yoksulluk sınırında bulunuyor.
"Bu veriler krizin en etkili olduğu dönemde derlendi, şimdi o kadar kötü değil" itirazlarına cevabı Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Francis Bourguignon versin. Geçen ay İzmir'de 4'üncü İktisat Kongresi'nde yaptığı konuşmada, "Türkiye'de mutlak yoksul sayısı arttı" dedi.
Bu tablo karşısında, gasp, kapkaç, çocuk kaçırma gibi ekonomik nedenlerin körüklediği suçlarla savaşı sadece cezaları artırarak kazanmayı beklemek, herhalde iyimserlikten de öte birşey olur...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Diyarbakır sınavı   / 12-06-2004
 Mafya dışı fidyeciler   / 11-06-2004
 Mayın kalmadı   / 10-06-2004
 İçeriden mi, dışarıdan mı?   / 09-06-2004
 İbretlik bir öykü   / 08-06-2004
 Asimetrik Başkan   / 07-06-2004
 Normandiya'dan Ege'ye   / 06-06-2004
 Kıyametin arefesinde   / 05-06-2004
 Bir zamanlama şaheseri   / 04-06-2004
 OPEC, El Kaide ve BOP   / 03-06-2004
ERDAL ŞAFAK
İslam'ın İstanbul randevusu
İstanbul'da yarın başlayacak...
AHMET HAKAN COŞKUN
Nil kenarında Maalouf okumak
Kitap okurken atmosfere...
NEBİL ÖZGENTÜRK
Bir kez daha Ahmet Kaya..
Müsamere "dostlar alışverişte...
REFİK DURBAŞ
Yine bedelli askerlik...
Yurt dışında dayısı, amcası,...
SAVAŞ AY
Vatandaş kaleminden konsolosluk öyküleri
Gelin size iki...
HINCAL ULUÇ
Arkadaş.. Dost.. Sevgili..
İİki insan arasındaki...
'O artık sizin çocuğunuz
'O artık sizin çocuğunuz
Etiyopya'da ENKA'ya sporcu ararken Elvan'ı bulan Önder Özbilen, ünlü...
Komşu zor takımmış:2-1
Komşu zor takımmış:2-1
2006 elemelerindeki rakibimiz mükemmel savunması ve oyun disiplini...
İstanbul'da NATO ve Bush protestosu
İstanbul'da NATO ve Bush protestosu
Abide-i Hürriyet Meydanı’nda bugün toplanacak binlerce gösterici için...
Liderlere kilim hediye edilecek
NATO Zirvesi'ne katılacak 62 lidere hediye edilecek kilimlerin...
Bana verilen sinyalleri o zaman anlayamadım
Bana verilen sinyalleri o zaman anlayamadım
99 döneminin tartışmalı milletvekili Merve Kavakçı "Ben aday olduktan...
"Barışa her türlü katkı vermeye hazırız"
10 YIL sonra tahliye olan eski DEP milletvekilleri önceki gün...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.