| |
OPEC, El Kaide ve BOP
Bugün dünya nefesini tutup Beyrut'tan gelecek haberi bekleyecek. Türkiye'nin de bir kulağı Beyrut'ta, diğeri Ankara'da olacak. Beyrut'ta toplanan OPEC (Petrol Üreticisi Ülkeler Örgütü) petrol bakanları her gün yeni rekorlar kırarak global ekonomik istikrarı tehlikeye düşüren petrol fiyatlarını yatıştırmanın çarelerini arayacak. Ankara'da ise DİE, Mayıs ayı enflasyon rakamlarını açıklayacak. Böylece geçen ay akaryakıta yüzde 5'lik zammın enflasyondaki etkisi ortaya çıkacak. Bir fikir verelim; Mayıs'ta TEFE'de yüzde 1.5 artış bekleniyordu. Bunun üstü, petrol zammının yansımasını gösterecek. Petrol fiyatları aslında 1.5 yıldır artıyor. Ancak son dönemde piyasalardaki panik nedeniyle varili 40 doları aşarak (dün 41-42 dolar arasında işlem gördü) en karamsar beklenti tavanlarını bile deldi. İşte artışın nedenleri Kartopu gibi artışın birçok nedeni var. Uluslararası Enerji Ajansı raporunu esas alarak özetleyelim. ABD'de özellikle benzin stoklarının çok azalması. Stoklar 2000 yılında petrol fiyatlarını yukarı çeken düzeye kadar geriledi. Dünya ekonomisindeki canlanma sonucu talebin günde 1.5-1.6 milyon varil artması. Bu artışın 400 bin varili ABD'den, 600 bin varili ise Çin'den kaynaklanıyor. OPEC'in fiyatları belirli bir düzeyin (22- 28 dolar koridoru) altına düşürmemek için günlük üretimi 23.5 milyon varille sınırlandırması. Bu politikanın temelinde, piyasada esen rüzgarların tersine dönüp 1997-1998'de olduğu gibi fiyatın 10 dolara kadar inmesi korkusu yatıyor. OPEC ülkelerinin ithalatlarında Euro bölgesi ağırlığı. Doların Euro karşısında Bush'un ekonomik tercihleri nedeniyle değer yitirmesi de yüksek petrol fiyatları politikasında etkili oluyor. Spekülatörlerin rolü. 2002 başından bu yana hep "Daha yüksek fiyat" beklentisine göre pozisyon aldılar. Almaya da devam ediyorlar. OPEC dışı üreticilerin (Rusya gibi) üretimlerini hızla artırma imkanlarının olmaması. Petrol bölgelerindeki jeopolitik sorunlar: Suudi Arabistan'da El-Kaide'nin petrol tesislerini hedef almaya başlaması, Venezuela ve Nijerya'daki kargaşa, Rusya'da Yukos operasyonu... İşte bütün bunların bileşimi sonucu bir varil petrolde risk primi 8-9 dolara, spekülatör payı da 4-5 dolara çıktı. Ortadoğu'da istikrar şart Peki bugün Beyrut'ta ne karar alınacak? İki seçenekten söz ediliyor. İlki 23.5 milyon varillik günlük üretim kotasının 2.5-3 milyon varil artırılması. İkincisi kotanın askıya alınması. İlkinin yetersiz kalacağını, çünkü OPEC'in fiili üretiminin zaten 25.5 milyon varile dayandığını belirten uzmanlar, iki önlemin birlikte hayata geçirilmesini bekliyorlar. OPEC piyasaları rahatlatamazsa dünyanın işi zor. Küresel büyümenin eksiye inmesi, enflasyonun ve işsizliğin artması, depresyon sürecine girilmesi tehlikesi var. Türkiye'nin işi daha da zor. İthalat faturasının kabarması, ödemeler dengesi ve cari açığın daha da büyümesi, bütçe açığının artması, enflasyon hedefini tutturmanın güçleşmesi riskleri kapıda. Hele El Kaide'nin petrol tesislerine yönelik yeni saldırıları önlenemezse, küresel paniği ne ABDAB'nin politikaları durdurabilir, ne OPEC. Dünya daha çok uzun süre petrole bağımlı kalacak. En kolay, en ucuz ve en kaliteli petrol de Ortadoğu'da. O yüzden dünyada ekonomik istikrarın yolu Ortadoğu'nun siyasal istikrarından geçiyor. Alın size "Büyük Ortadoğu Projesi"nin altında petrol kuyularını sağlama alma niyeti arayanlara hak verdirecek bir gerçek...
|