Hazine'ye belediye baskısı
Yerel yönetimler yasa tasarısı meclis komisyonlarında görüşülüyor. Yasa görüşmeleri belki de yoğun gündem nedeniyle basında çok fazla yer bulamadı ancak ekonominin içindekileri endişelendirecek bazı gelişmeler yaşanıyor. Bütün dikkatini Tüpraş özelleştirmesi, FED faizi ve petrol fiyatları gibi daha güncel konulara veren piyasalar da yasa tasarısının ortaya çıkartabileceği potansiyel sorunlarla şimdilik çok fazla ilgili görünmüyor. Sorun, alt komisyon görüşmeleri sırasında tasarıya belediyelerin iç borçlanmalarının sınırlarını genişleten hükümler eklenmek istenmesinden kaynaklanıyor. Bu konuya basının çok fazla ilgi göstermemesini eleştiren eski bir bürokrattan mektup aldım. Bürokrat birden fazla kamu borçlanma otoritesi ve geri ödenmesi şüpheli çeşit çeşit kamusal borçlanma enstürmanı yaratılmasının risklerine işaret ederek diyor ki: 'TESEV'in yaptığı bir çalışmaya göre Büyükşehir belediyelerinin 2003 gelirleri yaklaşık olarak 10.5 katrilyon lira. 2004 için bu rakam yaklaşık 14 katrilyon lira olarak hesaplanıyor. Söz konusu çalışma, tasarının meclise giden halini esas alarak bir borçlanma kapasitesi hesaplamış ve belediyeler için borçlanma limitini 2004 için 28 katrilyon lira olarak öngörmüştü. Alt komisyon ise borçlanma limitini daha da genişletti. Tasarı bu haliyle yasalaşırsa ne olur? Şu anda oldukça miyop olan piyasalar, zaten sığ olan borçlanma piyasalarında yeni taleplerin Hazine'yi daha fazla reel faiz ödemek zorunda bırakacağını kavrayacakdır. Bu konuda gerek bizim 2001 krizi öncesindeki deneyimlerimiz, gerek diğer ülkelerin tecrübeleri borçlanma yetkisi verilen idarelerin geri ödemeyedikleri veya ödemek istemedikleri borçları Hazine'nin üstlendiğini gösteriyor.' Belediyelerin hali ortada. Bugün gelirlerinin yüzde 60'ını vergilerden sağlıyorlar. Harcamalarının yüzde 50'si maaş, ücret, benzin, elektrik gibi cari nitelikli harcamalara gidiyor. Hazine'ye ödemeleri gereken borçları 12.6 katrilyon liraya ulaştı. Burada şu soru akla gelebilir: Belediyeler bu gelir ve borç yapısıyla nasıl hizmet verecekler? 'Bu doğru sorunun cevabı ülkemiz ekonomi tarihinde yatıyor: Borçlanma limitini artırıp, popülizme izin vermek yerine, gelirlerini arttırmaları için yerel yönetimlere daha geniş yetkiler verelim. Harcamalarını daha fazla denetleyelim' diyor deneyimli bürokrat. Ortada herkesin borçlanabileceği tek bir havuz var. Mali olarak zorda olan belediyelere nefes aldırabilmek için onların borçlanma imkanlarını artırmak ve kolaylaştırmak aynı havuzdan borçlanan Hazine'yi zorlayabilir, ek yük getirebilir. 'Belediyeleri rahatlatalım' derken, Hazine'yi zora sokmayın. Eğer imkan tanınırsa eskilerin yanı sıra, son seçimler öncesinde oldukça iddialı yatırımları başlatan belediyeler piyasalarda hazineye zor anlar yaşatabilirler.
|