kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Soli Ozel @ SABAH
 

Bundan sonrası

Başbakan Erdoğan bugün Yunanistan'a gitti. Orada yalnızca Başbakan Karamanlis'le görüşmekle kalmayacak, Yunan kamuoyunun belli kesimlerinde infial yaratan bir Batı Trakya ziyareti de yapacak. Kıbrıs referandumundan sonra bu ziyaret, Türk-Yunan ilişkilerinin rotasının bozulmamasına katkıda bulunur. Ancak Başbakan'ın meselelerin detaylarına hakimiyet konusundaki güçlükleri gözönüne alındığında, tarafların fazla ince noktalara inmemesinde de bugün için yarar var.
Kıbrıs'taki referandum sonuçlarının ortak çıkarlar temelinde olumlu yönde ilerlemeye başlayan Türk-Yunan ilişkileri üzerinde olumsuz bir etki yapmasından korkuluyor. Yunanistan Başbakanı Karamanlis, gerçi referandum öncesinde ülkesinin Türkiye'nin AB üyelik sürecini ve Aralık ayında müzakerelere başlanabileceği yönünde karar çıkmasını destekleyeceğini söylemişti. Gene de Aralık ayına dek geçecek sürede özellikle Kıbrıs Rum yönetiminden kaynaklanan sorunlar yaşanması ihtimali de hayli yüksek.
Abartılı bir iyimserlik
Türk TIRlarının AB'nin yeni üyelerinin gümrük kapılarında, sigorta poliçelerinde Rum tarafı hariç denmesi nedeniyle beklemesi, bundan sonra olabilecekler konusunda bir ipucu veriyor. Geçen hafta anlaşıldığı gibi referandumda kazanılan pozisyonun somut siyasi kazanımlara dönmesi henüz gerçekleşmiyor. Bu durumda 2 Mayıs Pazar günü Türkiye'yi saran iyimserliğin abartılı olduğu anlaşılıyor. En azından ABD'nin atacağı adımlar bilinene kadar durum böyle.
Anlaşılan bir diğer nokta 2002 yılındaki Kopenhag zirvesinde Annan Planı'na evet denmeyerek Türkiye'nin ne denli vahim bir taktik hata yaptığıydı. Kıbrıslı Rumlar'ın tek başlarına AB üyeliğine gitmesinin önünü önce Kopenhag, ardından da Lahey'de açarak Türkiye kendisini hayli kırılgan bir ze- mine hapsetti.
AB üyeliğini stratejik hedef olarak belirlemiş bir ülkenin, Kıbrıs konusunu geniş stratejik tablo içinde göreli olarak hakettiği yere yerleştirmesi ve ona göre davranması uygundu. Kıbrıs'taki pozisyonların son döneme kadar mutlaklaştırılması, bugün yaşanan hüsranın da temelini hazırladı. Üstelik Azerbaycan'ın aldığı tavır, Kıbrıs konusunda Türkiye'nin karşılaştığı olumsuzlukların yalnızca Batı ile ilişkilerini değil tüm dünya ile ilişkilerini zorlaştırdığını da gösterdi. Diğer Türki Cumhuriyetlerin ya da Müslüman ülkelerin de farklı davranmadıkları, hatta genelde Rum yanlısı tavır sergiledikleri de bu arada hatırlanmalı.
İvmeyi kaybetmemek önemli
ABD'nin vermek isteyeceği destek kuşkusuz çok önemli. Ancak Irak konusu, Kıbrıs üzerinden BM Güvenlik Konseyi'nde ABD'ye muhalefet sergilenmesine de imkan hazırlıyor. Türkiye, Rum kesimini tanıyamayacağına göre, bu aşamada izlenecek siyasette ivmenin kaybedilmemesi önem kazanıyor. Bu bağlamda yeniden müzakereye dönülme- sine yol açmayacak şekilde garantörler arasında bazı temasların başlamasında yarar var. Kıbrıs Türkleri ve Rumları'nın Atina ve Ankara'nın da teşviğiyle Annan planı çerçevesinde bazı adımları anlaşarak ya da tektaraflı olarak atması sağlanabilir.
Son olarak da Ege konusunda katedilmiş mesafenin kaybedilmemesi gerekir. Türkiye ile Yunanistan'ın bir anlaşmaya neredeyse vardıkları söyleniyor. İki ülke Kıbrıs'a rağmen bu işi sonuca bağlamaya çalışmalıdır.
Kısacası referandumla Türkiye'nin ve KKTC hükümetinin kazandığı siyasi avantajlar, KKTC toplumu çözülmeden mutlaka somut bazı kazanımlara dönüştürülmelidir. Burada Yunanistan'a düşen sorumluluk, Rum tarafında ikinci kez referandum yapılmasının zeminini hazırlamak olmalıdır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 60 yılın hatırı   / 06-06-2004
 Strateji arayışı   / 03-06-2004
 Projektör altında   / 30-05-2004
 Bor'un pazarı   / 27-05-2004
 Şiddetin dili   / 23-05-2004
 Parlayan Hindistan   / 20-05-2004
 Kristal küre   / 16-05-2004
 Balayının sonu   / 13-05-2004
 Öykücüler   / 09-05-2004
 Bundan sonrası   / 06-05-2004
SOLİ ÖZEL
Reaganizm'in sonu
Ay sonunda dünyanın, en azından...
5 Kuruşları Yok
5 Kuruşları Yok
Naklen yayından alınacak peşinat gelmeyince transfer bile...
Pancu ısrarı
Pancu ısrarı
Beşiktaş'tan ayrılırken tazminatını bile almadığını hatırlatıp...
80 yıllık tabu yıkıldı
80 yıllık tabu yıkıldı
TRT'de ilk kez Kürtçe yayın yapıldı. Kürtçe ilk yayın TRT Radyo 1'de...
Gül: Baykal kıskanıyor
Gül: Baykal kıskanıyor
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, anadilde yayın konusunda CHP lideri...
On yıllık süreç bir saatte bitti
On yıllık süreç bir saatte bitti
DEP eski milletvekilleri Meclis'te Kürtçe yemin kriziyle başlayan...
Zana: Yüreğim buruk bir yanım hâlâ acıyor
Zana: Yüreğim buruk bir yanım hâlâ acıyor
Tahliye olur olmaz DEHAP Genel Merkezi'nde basın toplantısı...
Eğlence kanlı bitti
Bir grup öğrenci, bara hesap yerine dizüstü bilgisayarı rehin...
Laila açılmadan kapıları kapandı
Açılışı kötü hava koşulları yüzünden ertelenen Laila bu kez de içki...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.