| |
|
|
Benim canım ağabeyim..
Sevgili Öcal Ağabeyimle, kendimi bildim bileli tartışırız.. Yani 60 yılı geçer.. Bunca yıl içinde ağabeyimin bir tek kere "Haklısın Hıncal" dediğini kulaklarım duymadı.. (Ağabeyim de "Haklısın Ağbi" lafını duydu mu acaba?..) Sinema yok, tiyatro yok, televizyon yok, hatta radyo yok.. Kitap okuma dışında boş vakit geçirecek şey yok.. O zaman gelsin gitsin münakaşa.. Her ama her konuda tartışırdık.. En ipe sapa gelmez şeyler için saatlerce bağırır çağırırdık. Annemin kafası şişerdi, "Kesin" demekten bir hal olurdu kadıncağız.. Kesmezdik.. Bizim tartışmalarımızı kazanan hiç çıkmadı.. Ama ikimiz de bundan fevkalade kazançlı çıktık.. Tartışmacılığı öğrendik.. Bakın yıllardan beri tartışmalarımızda onun da, benim de elimize su dökenin pek çıkmayışı bu yetişme tarzımızdandır.. Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını, en mantıklı görünenlerin dahi aslında tam terslerinin doğru olabileceği, olaylara farklı bakılması, madalyonun ille de arka tarafının çevrilmesi, en dogmatik inançlarda dahi zaman zaman şeytanın avukatlığının yapılması gerektiğini bize, okulda felsefe ve mantık hocalarımız değil, işte bu bitmez tükenmez tartışmalar öğretti.. Annemin sabrını taşırsa da, babamın içten içe teşvik ettiği tartışmalar.. Şimdi, Süreyya Ayhan üzerinden Türk spor medyasını tartışıyoruz.. Ben "Kurbanlık koyun gibiler.. Süreyya Ayhan teröründen korkmuşlar. Gık diyemiyorlar" diye yazıyorum.. Ağabeyim "Ben de 'Meee' diyorum o zaman" diye spordan başka her şey yazan meslektaşlarını savunuyor.. Bakın son cevabında ne diyor.. "Spor medyasında, Süreyya Ayhan Kop'u eleştirecek, uyaracak yazar çizer takımının sayısı onu bulmuyor.. Ondan yazmıyorlar." Ağabeyim Edirnelidir.. Vanlı Serpil ailenin Kürdüdür.. Edirne'nin nesi meşhur?.. Sevgili Ağabeyim, "Kıptinin merdi şecaat arz ederken.." dersem, o aile şakamıza versin.. Türkiye Spor Yazarları Derneği, dünyanın en çok üyesi olan Spor Derneğidir. Üstelik bu ülkede bu derneğe üye olmayanların sayısı da, en az dernek üyeleri kadardır.. Şimdi bu binlerce yazar içinde, sporların anası, atası, en önemli, en itibarlısı Atletizm'i yazabilecek olanların sayısı onu geçmiyorsa eğer, o zaman bunlara "Koyun görüntüsü veriyorlar" demek koyunları üzer. Onlar hiç değilse etleri, sütleri ve yünleri ile işe yarıyor.. Türkiye Cumhuriyeti 80 yıl içinde ilk kez bir Olimpiyat Atletizm altınına adayken bunu anlayacak, yazacak yazar sayısı onu geçmiyorsa eğer, bu ülkede "Spor yazarı, spor medyası" olduğu söylenebilir mi, ağabey?. Kaldı ki.. 1."Ben Olimpiyatlara yarışma yapmadan hazırlanacağım" lafı hakkında fikir sahibi olmak için atletizm uzmanı olmak gerekmez. Herhangi bir spor adamı "En iyi antrenman müsabakadır" ilkesinden hareket ederek, şu anda dünyanın dört bir yanında tüm Olimpik atletlerin harıl harıl yarıştıklarını örnek göstererek tartışma açabilir. 2. Antalya'daki düzmece "Karaman'ın koyunu" olayları bir yüz karasıdır. Bunun üzerine gitmek, oyunu ortaya çıkarmak, tartışmak için "Gazeteci olmak" yeterlidir. 3. "Beni eleştirenler yüzünden içimden bu ülkeyi terk edip gitmek, kıymetimi bilecek başka ülke için yarışmak geçiyor"diyen Süreyya Ayhan'a "Yapma.. Seni bugüne dek kaç kişi eleştirdi?. Sen dünyanın en korunan, en desteklenen sporcusu değil misin?.. Bu ülkede seni eleştirenler vatan haini ilan edilirken, bu ne nankörlük, bu ne şımarıklıktır" demek için uzmanlık şart değildir. ..Ve sevgili Ağabeyim, bu atletizmi bilmediği için Süreyya Ayhan konusunda fikir yürütmesini beklemediğin binlerce spor(!) yazarından oluşan medya, bu ülkenin atletizmi en iyi bilenlerinin başında gelen Cüneyt Koryürek, Kenan Onuk ve Hıncal Uluç'u, Süreyya'yı eleştirdikleri için vatan haini ilan etmekte yarışmış ve bir Süreyya Ayhan terörü yaratmıştır ki, bugün atletizmi bilerek yetişen gençler de ağız açamaz olmuşlardır. Bu atletizmden anlamadıkları için Süreyya Ayhan'ı yazamayanlar, tartışamayanlar, anlayıp da yazanlara saldırma cesaretini nerden almışlardır peki?.
|