|
|
|
|
|
|
Sirtaki üniversitede oynanır
Sabancı Üniversitesi Dans Kulübü öğrencileri, erişilmez düşlerin dansı olarak bilinen sirtaki için ilk kez üniversitede bir dans grubu oluşturdu. Amaçları önümüzdeki yıl Yunanistan'da geleneksel bir festivale katılarak gösteri yapmak
Sürgün yollarının, yitirilmiş aşkların ve erişilmez düşlerin dansı sirtaki şimdi Sabancı Üniversitesinde öğretiliyor. Sabancı Üniversitesi, Türkiye'de sirtaki eğitimi veren ve bu dalda bir de gösteri grubu bulunan ilk üniversite. Okuldaki sirtaki derslerinin başlamasına aynı zamanda tango grubunda da yer alan Aylin Yazan önayak olmuş. Nikos Kazancakis'in ünlü eseri Zorba'yı okuduktan sonra sirtakiye özel bir ilgi duymaya başlayan Yazan, okulda sirtaki dersi verebilecek birini aramaya başlamış ve internet aracılığıyla sirtaki hocası Cemal Atilla'ya ulaşmış. Kendisiyle okullarında ders vermek üzerine anlaştıktan sonra da kasım ayının başında arkadaşlarına sirtaki derslerinin başlayacağına dair ilk duyuruyu yapmış. Derslere başlarda yedi sekiz kişi gelmiş. Haftada ikişer saat çalışmaya başlayan gençler bir süre sonra "çok eğlenceli" buldukları müzik eşliğinde dans etmeyi çok sevmişler. Aslında amaçları başta sadece bu dansın nasıl yapılacağını öğrenmekmiş ama bir süre sonra "Neden bir grup kurmuyoruz" diyerek bir gösteri grubu oluşturmaya karar vermişler. Böylelikle Türkiye'nin altı kişilik ilk sirtaki gösteri grubunun da temelleri atılmış. Üniversiteler arası rehber özelliğini taşıyan uniaktivite.net tarafından 2003'ün en aktif kulübü seçilen Sabancı Üniversitesi Dans Kulübü, iki bin 2 yüz kişilik okulun hemen hemen yarısını dans ettiriyor. Flamenko, Arjantin tango, Amerikan latin dansları, modern dans ve sirtaki dallarında eğitimin verildiği kulüpte flamenko dışında tüm dansların birer gösteri grubu bulunuyor. 1999 yılında kurulan kulübün başkanı Arca Okan Kurşun, kulübün şu an 350 üyesi olduğunu ve okuldaki hemen hemen 500-600 kişinin tango, 200-300 kişinin de Latin danslarını yapabildiğini söylüyor. Kulübün gösteri grupları festivallerde, özellikle de üniversite festivallerinde sahneye çıkıyor. Tüm dans çeşitlerinde ama özellikle de tango ve latin danslarında çok iddialı olduklarını söyleyen kulüp başkanı bu dallarda eğitmen bile çıkardıklarını anlatıyor. Komşunun dansına gösterilen yoğun ilgi üzerine ikinci dönem yeni bir kur daha açılmış. Dört kişilik ikinci bir gösteri grubu da o kurun öğrencilerinden çıkmış. Her iki grup da şu anda birer koreografi eşliğinde dans ediyor. Festivallerde kendilerine zaten en fazla beş dakika zaman tanındığı için bir koreografinin yeterli olduğunu söyleyen grup üyelerinden Ece Mandacı, gerektiğinde kareografiye ihtiyaç duymadan doğaçlama da dans edebileceklerini sözlerine ekliyor. 1 Nisan'da ilk gösterilerine çıkan sirtaki grubu kendi okulları dışında Boğaziçi ve Koç Üniversiteleri'nin festivallerinde de sahne almış. Önümüzdeki yıl Yunanistan'daki bir festivale katılmayı amaçladıklarını söyleyen grup üyeleri, okullarında kendilerinden sonra bu dansa ilgi duyanların sayısının arttığını anlatıyor. Öyle ki onları izleyen okul arkadaşları, "Bir sonraki kurs ne zaman başlıyor, biz de katılmak istiyoruz" demeye başlamışlar. Tüm bu olumlu düşünceler hepsinin çok hoşuna gitse de yorumlarıyla kendilerini kızdıranlar da olmuyor değil. Örneğin sirtaki oynadıklarını duyduklarında "Aaa tabak da kırıyor musunuz?" diyenler. Tabak kırmak gibi durumlara karşı olduklarını söyleyen Aylin Yazan, insanların aklında sirtakiyle ilgili çok yanlış bir imajın olduğunu düşünüyor. Amaçlarını her ne kadar bu yanlış imajı düzeltmek olarak açıklamasalar da, komşunun ritmik müziği eşliğinde dans ederken bunu da başaracaklar gibi görünüyorlar.
Eylem Bilgiç
|
|
|
|
|
|
|
|
|