Gümrük eziyeti ithalatçıyı çileden çıkarıyor!
Taklit Çin mallarına karşı, Ankara'nın özellikle de Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen'in neden şimdiye kadar ciddi önlemler almadığı ve iş aleminin tepkileri bu sütunlarda defalarca yazıldı. Özellikle tekstil ve konfeksiyon sektörünün 2005'te kotaların kalkmasıyla Çin istilasından olumsuz etkileneceği konuya uzak yakın herkes tarafından dile getiriliyor. Gel gör ki tescilli bir çok markanın ithalatçı şirketine şu günlerde gümrüklerde azap çektiriliyor. Belli ki ithalatı yavaşlatmak için gümrüklere sözlü ya da yazılı bir uyarı gitmiş. Belli ki Çin'e karşı bariz bir önlem alınmaya çalışılıyor. İyi de bu iş yapılırken acaba biraz ayar kaçmıyor mu? Kuşkusuz tüketim malları ithalatında son aylarda yüzde 90'ların üzerine çıkan bir artış yaşanıyor. Ama bu gelişmeler ünlü markaların ithalatçı firmalarını günah keçisi yapmaya yeter mi? Üstelik de bir çok ithalatçı şirketin aynı zamanda büyük ihracatlar yaptıklarını da düşünecek olursak biraz haksızlık yapılmış olmuyor mu? Tescilli Markalar Derneği Başkanı Selçuk Günezge'ye yorum yapması için bir telefon açtım tabiri yerindeyse bin ah işittim. Aynı zamanda Paul&Shark markalı konfeksiyon ürünlerinin ithalatını gerçekleştiren Güzenge, 'Önümde şikayet mektupları yığılmaya başladı' diyor. Size ayakkabıları gümrüğü aşamayan, haliyle Türkiye'deki satışları etkilenen Puma'nın Türkiye Temsilcisi Cemal Bingöllüoğlu'nun mektubundan bahsetmek istiyorum. Gümrük mevzuatı uygulamalarında yaşadığı sıkıntıları Güzenge'yle paylaşan Bingöllüoğlu mektubunda şunları söylemiş: "Firmamız her yıl ayakkabı siparişlerini 6 ay öncesinden uluslar arası Puma ofisine bildirir. Akabinde gözetim ve kota için Ankara'ya başvurular gerçekleşir. Yeni gümrük uygulaması ile tarafımıza ithal ettiğimiz ayakkabıların sadece Tuzla Desbaş, İzmir Menemen ve Gaziantep gümrüklerinden çekebileceğimiz bilgisi alınmıştır. Tekstil konusunda ise kota müracaatlarımız her zamanki gibi aralık ayında yapılmış, normalde ocak ayı ortalarında yapılan kota dağıtımı, çok geç elimize ulaşmıştır. Gümrükte bekleyen ve ardiye ücretine tabi tutulan ürünler haricinde, verdiğimiz taahütleri yerine getiremiyor ya da çok geç yerine getirebiliyor olmamız bizi son derece sıkıntıya düşürüyor." Şimdi diyebilirsiniz ki, Puma da daha az ithalat yapsın. İyi ama Puma Türkiye'ye yaklaşık 20 milyon dolarlık mal satarken, kaç milyon dolarlık mal satın alıyor dersiniz? Ben söyleyeyim. Puma geçen yıl Türkiye'den 6 milyon parça mal ihraç etmiş. Bu yıl da 12 milyon parça malın ihraç edilmesini hedeflemiş. Bingöllüoğlu, "Bu da ortalama 120 milyon dolara tekabül ediyor. Bu ihracatın önemli bir kısmı da firmamız tarafından gerçekleştiriliyor. Endişemiz bu uygulamanın negatif etkiler yaratacağı şeklindedir" diyor. Puma, Paul&Shark, Nike ya da diğerlerinin ortak görüşü şu "Devlet ucuz Çin mallarına karşı bir tavır alıyor ancak düşük kaliteli ve ucuz ithal ürünlerle tescilli, kaliteli markaları aynı kefeye koyuyor. Yani haksızlık yapıyor." Selçuk Güzenge, sonuna kadar savaşacaklarını anlatıyor. "Elmayla armutu karıştırmasınlar" diyor ve bir fiyat referansı yapacaklarsa doğru yerlerle temas etmelerini istiyor. Öğrendiğime göre kotaları İTKİB dağıtıyormuş. Ancak bir buçuk ay geçmesine rağmen bu dağıtımı yapmamış. Güzenge iddia ediyor ki, bu uygulamalar Türkiye'den alım yapan şirketlerin başka ülkelere kaymasına yol açacak. Yani kaş yapayım derken göz çıkarılacak. İTKİB ve TİM'e karşı oluşan bir tepkinin giderek yayıldığını, bir çok sektörün bu iki kuruluşu yanlarında göremediğini, Bakan Kürşat Tüzmen'in de hep İTKİB ve TİM'den yana tavır sergilediğini yüksek sesle dile getiriyorlar. Sanıyorum bu kurumların yöneticilerinin sektör temsilcileriyle bir araya gelip, dert dinlemesinde fayda var.
|