kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ahmet Hakan Coskun @ SABAH
 

Zeynep'in anıları Özal'ın kemikleri

Eğer biri çıkar da "Zeynep Özal, anılarını kitap yaparak ölmüş babasının kemiklerini sızlattı! Adama sağlığında çektirdiği yetmemiş gibi şimdi de mezarında çektiriyor. Zaten merhum ne çektiyse ailesinden çekti. O dört dörtlük bir mümindi ama maalesef ailesiyle baş edemedi. Eh, ne yapsın adamcağız! Evlat bu! Atsan atılmaz, satsan satılmaz" derse, karşısında beni bulur..
Çünkü bu tür yaklaşımlara kelimenin tam anlamıyla gıcık oluyorum.
Ne bileyim, belki de "Kendisi pırlanta ama etrafı kötü" siyasetçi hikayelerini dinlemekten artık bıkmışımdır. Bu yüzden işte buraya yazıyorum: "Turgut Özal çok iyi bir siyasetçiydi, dört dörtlüktü ama ailesi adama çok çektirdi" tarzındaki yaklaşımların benim açımdan hiçbir değeri yok!

***

Ayrıca Turgut Özal, sağlığında hiç de öyle eşinden ve çocuklarından "çeken" birine benzemiyordu.. Aksine merhum, eşi ve çocuklarından son derece memnun ve razı görünüyordu.
Hiç eşinden çok "çekmiş" bir başbakan, eşinin başını çektiği "Papatyalar" adı verilen o tuhaf kadın grubunun yaptığı etkinliklerin açılış törenlerine katılır mıydı?
Hiç eşinden çok "çekmiş" bir lider, onu ANAP İstanbul İl Başkan adayı yapar mıydı?
Hadi diyelim ki eşinin ve çocuklarının ufak tefek "yaramazlıkları" karşısında elinden bir şey gelmedi, skandal çıkmasın diye sustu, kan tükürdü kızılcık şerbeti içtim dedi, peki durumun böyle olduğuna dair neden en küçük bir imada bile bulunmadı da tam tersi davrandı?
Bunun bir yanıtı var mı? Yıllarca merhumun yanında yer almış muhafazakar isimlerin bugünlerde anlattıkları "Özal bir gün bana eşinden ve kızından neler çektiğini anlattı ve ağladı" hikayelerinin de pek bir kıymeti yok. Çünkü merhumla birlikte çalışmış liberal isimler de "Turgut Bey, Semra Hanım'a pek düşkündü, onsuz bir hayat düşünemezdi" gibi hikayeler anlatıyorlar.
Sonuç? Sonuç şu: Muhafazakarların yanında 'yakınmacı', liberallerin yanında 'halinden memnun'..
Malum rahmetli pragmatistti.

***

Şimdi gelelim sadede: Zeynep Özal, aslında tam da babasının kızıdır.
Her şeyden önce o, "Televole" olgusunun erken dönem öncüsü sayılmalıdır.
Düşünün: Daha ortalıkta doğru dürüst bir Etiler barı ve de magazin medyası yokken Zeynep Özal, bu olguların ilk habercisi olmayı başarabilmiştir.
Ve yine henüz doğru dürüst bir skandalla tanışamamış olan güzel Türkiyemiz, onun sayesinde destansı skandallara kavuşmuştur. İstanbul Gelişim Orkestrası'nın bateristine kaçmalar, davulu delen Jaguarlar filan.. Daha "ortalık yıkılıyor" tabiri icat edilmemişken bunların her biri ortalığı yıkmıştı.
Hadi daha açık söyleyelim: Bugün yozlaşma ve dejenerasyon diye yakındığımız olayların başlangıcında bir Zeynep Özal faktörü vardır. Ve o, bu işi ANAP'ın açtığı yoldan ilerleyerek başarmıştır.
İşte tam da bu yüzden "babasının kızı"dır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bir itiraf: Sezer, Demirel'i aratıyor   / 31-05-2004
 Çok matrak bir öneri: Irak'a Türk tipi laiklik!   / 30-05-2004
 Zeynep'in anıları Özal'ın kemikleri   / 28-05-2004
 'Vicdani ret' için bir umut doğdu!   / 27-05-2004
 Hahambaşılık'ta bir öğle buluşması   / 25-05-2004
 Değinmeler   / 24-05-2004
 Kabineden çizgiler   / 23-05-2004
 Göbek ve çarşaf   / 21-05-2004
 Ben olsaydım hiç istemezdim   / 20-05-2004
 Peki seni kim içine sindirecek?   / 18-05-2004
ERGUN BABAHAN
Bak şu konuşana!
Dün Milliyet'te Aydın Doğan'la yapılmış...
ERDAL ŞAFAK
Bir Alman'ın saatli bombası
Şu sıralar hayli kapsamlı...
AHMET HAKAN COŞKUN
Adeta Evropa
İstiklal Caddesi'nin Tünel'e yakın...
MANSUR FORUTAN
İfade özgürlüğü mü, sonsuz tüketim özgürlüğü...
MEHMET BARLAS
Ya Laura Bush, başına türban takıp, Çankaya'ya...
ALİ KIRCA
Uzlaşma (*)
3 Kasım sonrasındaki yeni dönemde,...
REFİK DURBAŞ
Doğayı tahrip etmek hizmet mi?
Dünyamız her gün bir...
SAVAŞ AY
Heey Göksel çocuk, insanlık ölmedi!
Göksel çocuğun...
ÖMER LÜTFİ METE
Yaver çıkmazı
HER alanda 'birinci adam'ın has...
HINCAL ULUÇ
Tefo.. Bir efsanenin 40. Yılı!..
Tefo'yu efsane gibi...
Bir-le-şe-ce-ğiz
Bir-le-şe-ce-ğiz
"Serdar Bilgili ile iki saat görüştüm. Kaynar, Orman ve Keçeci ile de...
Daum doğru söylüyor
Daum doğru söylüyor
"Eksiklerimiz olduğunu ve takıma takviye yapmamız gerektiğini...
YÖK krizi donduruldu
YÖK krizi donduruldu
Bakanlar Kurulu dünkü toplantısında YÖK Yasası'nın dondurulup, yeni...
'Her koşulda barış
'Her koşulda barış
Erdoğan, evrensel çağrıları tüm dünyaya iletmenin gazetelerin küresel...
4 öğretmen, bin umut
4 öğretmen, bin umut
İlçede kalıp, köye gitmek yerine lojmanı onardılar. Köyde yaşamaya...
Şemsiyelerinizi almayı unutmayın
Şemsiyelerinizi almayı unutmayın
Yurdun Kuzey, İç ve Doğu kesimlerinde görülen sağanak...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.