Beşiktaş Reha Muhtar'lık mı oldu?

Eskiden 'Ne yaşar ne yaşamaz türü' olaylar olduğunda, 'Beş kuruş için cinayet' işlendiğinde 'Tam Aziz Nesin'lik olay' denirdi.. İnsanlara aaa dedirten, bu kadarı da olur mu diye düşündüren öykülerin üstadıydı Aziz Nesin.. Sıradışı olayları o kadar güzel hicvederdi ki gazeteciler, önlerine benzer bir olay geldiği zaman hiç düşünmez başlığı atardı.. Aziz Nesin'lik olay.. 1990'lı yıllardan sonra yaşamımıza görsel basın da girdi.. Özel televizyonların güçlenmesiyle görsel basın yazılı basının önüne geçti.. Çünkü görsel basın daha büyük kitleye çok daha kolay ulaşabiliyordu.. Her televizyon kendine bir kulvar seçti.. Herkes hedef kitlesini belirledi.. Reha Muhtar da bunlardan biriydi.. O en alttakilere, ezilenlere, çaresizlere, başına olmadık felaketler gelenlere eğildi.. Onları ekrana taşıdı..
Tecavüze uğrayanlar, fahişeler, baba dayağından yılanlar, obezler, cüceler, kürtaj yaptıran sanatçılar ve daha niceleri Reha Muhtar'ın değişmez ekran konuklarıydı artık..
Reha Muhtar bu tür insanları bulur ekrana çıkarır beylik sorusunu sorardı:
'Acı var mı acı.'
Yıllar geçti ortaya Reha Muhtar tarzı çıktı.. Bol acılı habercilik..
Ve toplumda bir söz daha dilden dile dolaşmaya başladı..
Tam Reha Muhtar'lık olay..
Diyelim ki iki manken saç saça baş başa kavga etti.. Diyelim ki aşırı alkollü bir sürücü kaza yaptı.. Diyelim ki iki cüce evlendi.. Diyelim ki bir ata içki içirildi, at ayakta duramaz hale geldi..
Bu tür olaylar, halk arasında bir tek cümleyle tasvir edilmeye başlandı:
Reha Muhtar'lık..
Reha Muhtar bu tür insanlara öyle absürd sorular sorardı ki ekran başındakileri hem ağlatır hem de güldürürdü..
Yarın Beşiktaş kongresi de var.. Baktım Reha Muhtar da aday.. Acaba dedim koskoca Beşiktaş da Reha Muhtar'lık mı oldu?
Dayanışmasıyla, kimliğiyle, kişiliğiyle, saygınlığıyla, kolej ruhuyla yıllardır örnek gösterilen, mütevazılığın simgesi olan Beşiktaş bir yılda Reha Muhtar'lık hale mi geldi?
'Acı var mı acı' diye sorulacak duruma mı düştü?
Sıra dışı mı olduk, dibe mi vurduk, umutsuzluk, yılgınlık, çaresizlik anaforuna mı kapıldık..
Kabul etmiyorum.. Beşiktaş Reha Muhtar'lık olmadı..
Beşiktaş'ın bağırsaklarını temizlemesi gerektiğini savunuyorum.. Yeni yönetimin, sportif başarıdan önce Beşiktaş'a eski itibarını kazandırması gerektiğine inanıyorum.. Bu yılı unutmak istiyorum..
Ama Beşiktaş'ın tarihine, köklerine, yaptıklarına bakınca da durun diyorum.. Haksızlık etmeyin Reha Muhtar'lık olmadık..
Dibe vurmadık.. 'acı var mı acı' denilecek hale gelmedik..
Bir kulübün büyüklüğü, bir kulübün güçlü geleneklerinin olup olmadığı sert virajlar dönülürken belli olur..
Bir kulüp kuşaktan kuşağa geçen ortak akla sahipse, örnek bir davranış biçimini özümsemişse, kimliğine, kişiliğine nakşetmişse, girdiği viraj ne kadar sert olursa olsun, devrilmeden çıkar.. Yarın böyle bir gün..
Kim ne derse desin, kim ne söylerse söylesin kabul etmem..
Beşiktaş Reha Muhtar'lık olmadı..