  |
|
Alçaklık!
Bizim sloganımız bellidir: İnsanlık onuru işkenceyi yenecek!
Bu slogan, bizim buraların işkenceleri için geçerlidir.
Bizde polis adamı iter kakar, kamera önünde göstericinin kafasını ezer, copunu hınçla indirir insanımızın üzerine.
Sesi fazla çıkan karakola çekilir, orada ağız burun itinayla kırılır.
Bizimkilerin işkence yöntemlerinde yaratıcılık pek yoktur. "Köylülere dışkı yedirilmesi" yakın tarihimizin en özgün işkence yöntemidir ama o da bir "istisna" olarak kayıtlara geçmiştir.
Bizimkilerin en tasarlanmış işkence yönteminin atalardan tevarüs edilmiş "falaka" olduğunu bilmem söylemeye gerek var mı?
Son dönemlerde hafif yollu da olsa "elektrik" olayına girildiği söylendi ama bizim işkencecilerimizin aklına, elektrik verirken ağızda sigarayla bu anı ölümsüzleştirmek amacıyla poz vermek gelmediği için bu iddia bir türlü kanıtlanamadı.
Bu yüzden bizim buralarda "İnsanlık onuru"nun işkenceyi yenme potansiyeli her daim güçlüdür.
O yüzden işkenceye ve işkenceciye karşı en büyük tutanak ve dayanak noktamız "insanlık onuru"dur.
___
Ama Amerikan askerlerinin yapıp ettikleri karşısında "insanlık onuru" o kadar zavallı, o kadar çaresiz ve o kadar etkisiz kalıyor ki!
Esirleri çırılçıplak soyup birbirleriyle ilişkiye zorlayan, sonra da bu marifetlerini ölümsüzleştirmek için ağızlarında sigarayla poz verenleri insanlık onuru nasıl yenebilir?
Cinsel organına elektrik verdikleri Iraklı'nın önünde arsız ve hayasız bir kayıtsızlıkla kahkahalar atan kadın için insanlık ya da onur gibi sözcüklerin en küçük bir etkisi olabilir mi?
Başına kukuleta geçirdiği Iraklı esirin üzerine işeyen İngiliz askerini, insanlık onurunun yenme ihtimali var mıdır?
___
Sabah'ın dünkü manşeti, bu gazetenin yazarı ve okuru olarak beni ne kadar mutlu etti anlatamam.
Manşetteki tek sözcük, her şeyi anlatıyordu: "Şerefsizler!".
Manşetin hemen altında yer alan şu iki cümlede de "tam isabet" kaydedilmişti: "Irak'ta her gün utanç verici bir işkence fotoğrafı çıkıyor. 'İşkenceci' diye suçladıkları Saddam'dan ülkeyi kurtarmak ve insan hakları getirmek gerekçesiyle Irak'a giren işgal kuvvetlerinin işkenceleri bir bir ortaya dökülüyor".
Yine dünkü Sabah'ta Umur Talu'nun yazdıkları, hem olup bitenlerin iç yüzünü ortaya döküyor, hem de bir vicdan ve erdem anıtı olarak yükseliyordu.
Sabah'ın manşeti ve Talu'nun yazısı, moralimizi biraz olsun düzeltti..
|
