|
|
|
|
|
|
Çocukken kedisi olan yaşadı!
* Yapılan son araştırmalar; yaşamlarının ilk yıllarında evlerinde kedi, köpek beslenen çocuklarda ileriki yıllarda astım ve diğer alerjik hastalıkların görülme riskinin, hayvan bulunmayan evlerdeki çocuklara göre çok daha düşük olduğunu gösterdi. Ayrıca, yine yaşamlarının ilk yılları çiftliklerde geçen, burada çiftlik ve kümes hayvanlarıyla beraber büyüyen çocuklarda, alerjik hastalıkların daha az görüldüğü belirlendi. İşin ilginç yanı; ev hayvanlarıyla birlikte büyüyen çocuklar sadece o hayvana ait allerjenlere değil, diğer allerjenlere de daha az duyarlı oluyor. * Kedi ve köpekler insanları alerjiden nasıl korur? Bu durum, kedi ve köpek beslenen evlerde endotoksin düzeylerinin yüksek olmasıyla açıklanmaya çalışılmaktadır. Biyolojik aktif bir madde olan endotoksinin kaynağı gramnegatif bakterilerdir ve endotoksinin ev tozundaki düzeyleri, evde beslenen hayvanlarla ilgilidir. Nitekim kedi ve köpek beslenen evlerde endotoksin düzeyleri, hayvan bulunmayan evlere göre anlamlı olarak daha yüksek bulunmuştur. Endotoksinler, bağışıklık sistemini daha çok enfeksiyonla savaşacak şekilde uyarmakta ve böylece bağışıklık sistemi allerjenlere karşı duyarsızlaşmaktadır. Bu teori, çocukluk döneminde daha çok enfeksiyon geçiren çocuklarda alerjilerin ve astımın daha az görülmesi gerçeği ile de uyum içindedir. Çocuğun vücudu allerjenlerle temas ederek, bunlara karşı güçlenmektedir. * Kediye alerjisi olanlar ne yapmalı? Kediye, köpeğe, herhangi bir ev hayvanına karşı alerjisi gelişmiş olan ve bu hayvanların bulunduğu ortamda alerjik şikâyetleri ortaya çıkan hastaların, hayvanlarından uzak kalma dışında hiçbir şansları yok. Çünkü, onlarla birlikte yaşadıkları sürece şikâyetleri bitmiyor ve hastalıkları daha da kronik hale geliyor. Tek önlem; allerjenden uzak durmak.
|
|
|
|
|
|
|
|
|