|
|
|
|
|
|
Futbolcu avcısı değilim...
Manken Esra Eron, Fenerbahçeli futbolcu Serhat Akın'la yaşadığı ayrılığın ardından, önce Sergen Yalçın ile aralarında çıkan aşk dedikodularını, şimdi de Levent Kırca ile yaşadığı tatsızlığı unutmaya çalışıyor. Eron, "Özellikle futbolcu sevgili aramıyorum" diyor.
Sıradan ve sakin giden hayatı 2002 yılında girdiği güzellik yarışmasında aldığı üçüncülük derecesi ile son bulan Esra Eron, hayatının kontrolünü sağlamakta zorlanıyor. İniş çıkışlarla dolu yaşamında sık sık aşklarıyla gündeme gelen güzel manken, bu sıralar kendini toparlamaya çalıştığını söylüyor. Fenerbahçeli Serhat Akın ile yaşadığı aşkın son bulmasıyla birlikte depresyona giren ve uzun süre bundan kurtulamayan Eron, üç aydır kendine yeni yeni geldiğini belirtiyor. Depresyon döneminden kurtulmaya çalıştığı noktada kameralar önünde Levent Kırca tarafından gözyaşlarına boğulduysa da, vazgeçmiyor, dimdik ayakta durmanın mücadelesini veriyor...
* Türkiye güzeli seçildiğinden bu yana hayatında neler değişti? Bu işe ilk başladığınızda her şey çok keyifli geliyor, sonrasında ise yaralamaya başlıyor. Özel hayatımın işimin önüne geçmesini istemedim. Zaten hiçbir zaman öyle bir ilişki de yaşamadım. İlişki yaşadığım insanların hepsi benim için çok özel insanlardı. Hiçbir ilişkimi reklam olarak kullanmadım. Avrupa üçüncü güzeli seçildikten sonra Serhat ile ilişki yaşamaya başladım. Halbuki ben o derecenin tadını doyasıya çıkarabilirdim ama çıkaramadım.
BENDE MANTIK FALAN YOK * O dönemde Serhat ile yaşadığın aşk her şeyin önüne mi geçti? Çok zor aşık olurum. Eğer aşık olursam o insan hayatımın merkezi olur. Her şeyden önce gelir. Bu yüzden de ilişkim bitince çok yaralıyıcı oluyor. Ben aşkım için her şeyi bırakıp gidebilirim. İlişkilerimde duygularımla hareket ederim, bende mantık yok. Dünyaya bir kere geldim.
* Serhat ile ilişkin bitince çok yıprandın mı? Serhat ile ayrılığım zor oldu ve o dönemi zor atlattım. Çünkü iki insan birbirini çok severse çok fazla yıpratır. Biraz daha az seversen daha kolay bir ilişki yaşayabilirsin. Aslında onun hakkında konuşmak istemiyorum çünkü bir kız arkadaşı var. Adını ağzıma almam ayıp. Ama Serhat ile çok tutkulu bir aşk yaşadık. Kavgamız da, kıskançlığımız da o derece tutkulu oldu. Ben bu ilişki bitince depresyona girdim.
* Tutkulu aşkların sonunda ayrılık var diyorsun. Bu bile bile lades olmuyor mu? Biriyle birlikte olmam için gerçekten çok aşık olmam gerek. Ben aşkta acı çekmeyi seviyorum. Bu konuda biraz mazoşistim. Galiba hiç sağlıklı ilişki yaşayamayacağım. 30'umdan sonra isteklerim değişebilir. O zaman huzur isteyebilirim. Ama huzurun olduğu yerde aşk olduğuna inanmıyorum. Bence çok fazla huzur aşk değildir. Biz Serhat'la sürekli kavga ediyorduk. Hiçbir şeyin ölçüsü olmadığı gibi kavgamızın da ölçüsü yoktu.
* Serhat'ın en çok neyini sevdin? Beni sevme şeklini sevdim. Çocuk ruhlu, yerine göre de olgun oluşunu sevdim. Bir de gözü kara. Aşkı için her şeyi yapabilir.
* Önce Okan Buruk, sonra Serhat Akın... Neden hayatına hep futbolcular giriyor? Ben hiç trübüne oturup da kendime futbolcu bulayım diye düşünmedim. Futbolcuyla çıkmanın bana artıdan çok eksisi var. Seviyorsan çıkabilirsin, çünkü futbolcuyla birlikte olmak çok zordur. Her zaman yanında değildir, ayrıca tek insanla değil birçok insanla mücadele etmek zorundasın. Futbolcu avcısı değilim. Öyle olsam yaşadığım ilişkileri kimse duymazdı.
* Seni üzen aşklara rağmen kendini yeni bir aşka hazır hissediyor musun? Erkek arkadaş ya da sevgili değil ama aşk istiyorum. Aşk güzel bir duygu. Bahar gelince insanın içi kıpır kıpır oluyor. Hakikaten aşık olacaksam, böyle bir aşk karşıma çıksın istiyorum.
* Sergen Yalçın ile yaşadığın aşk mıydı? Depresyonda olan insanlar gece dışarıya çıkıp eğlenmek ister. O zamanlar birçok arkadaşın olur ve onlarla gezersin. O yeni arkadaşlıklar sana olumsuzluklar getirir ve zamanla dibe çökersin. Gece dışarı çıkıyor, içki içiyor, eğleniyordum. İçki bana kilo olarak dönüyordu. Bu durum beni daha depresif bir duruma sokuyordu, işlerim aksıyordu. İşe gidemeyince para kazanamıyorsun. Bunlar birbirini takip eden şeyler. O dönem gezdiğim gurubun içinde Sergen de vardı.
* Depresyonlu dönemini Sergen ile mi attın? Sergen'le hiçbir zaman ilişkiye girmedim. Hala da arkadaşım. O Aslı'dan ayrılmıştı, ben de Serhat'dan. Yanyana gözükmemiz yanlış anlaşılır diye korktum ve hep kaçtım. Ben ona Serhat'ı anlatırdım. Ama ben de magazinci olsaydım Sergen ile olan ilişkimiz için aşk derdim. Ben o dönem hala Serhat'ı düşünüyordum.
* Depresyonda olduğun dönemde çok alkol alıyor muydun? O dönemde geceleri çok dışarıya çıktığım için içiyordum. 8 kilo almıştım. Alkolden değil, kendimi yemeğe vermiştim. Melis diye bir arkadaşım vardı, onunla sürekli yemek yiyorduk. Gidişatı beğenmedim ve 1 Ocak'dan itibaren kendimi toparladım. Ağzıma içki sürmedim, bana zarar veren bütün dostlarımı sildim. Kendime kendimi sevebileceğim bir dünya kurdum. Üç buçuk ayda inanılmaz iyi oldum, kendimi toparladım.
BANA CAHİL- APTAL DEDİ * Tam bu dönemde Levent Kırca ile tatsız bir olay yaşadın. Bu olay seni nasıl etkiledi? Her şey süper gidiyordu derken bu olayı yaşadım. Levent Kırca ile yaşadığım olayın o kasetini izlediğimde bile ağlamaya devam ediyorum. Hiçkimseye saygısızlık yapmadım ben. Orada çok içten ağlamışım. 24 yaşında bir genç kızın toplum içinde bu kadar aşağılanması, ezilmesi çok yanlış. O insan benden yaşça çok büyük ve yaşıtlarımın önünde bana böyle davranması çok yanlış. Sanki bir sanık sandalyesinde oturmuşum inanılmaz bir suç işlemişim karşıda bir jüri var. Yanımdaki insan beni yargılıyor.
* Levent Kırca'yı sever miydin? Levent Kırca'ya önceden sempatim vardı. Bana cahil, aptal dedi... Ben yaşadığım hayatın birikimine sahibim. O insanın birikimine tabi ki sahip değilim. Ben çok cahil ve aptal olsam bile hakaret çok yanlış. Bu beni çok incitti. Bu hakaret mankenlere değil bana yapıldı.
* Kırca senden çeşitli raporlar isteyecekmiş. O gün senin alkol ya da başka bir şeyler içtiğini söylüyor... Bu çok günah. Bunun için de ayrı bir dava açıyorum. Bu çok daha ağır bir suçlama. İnsana alkolik ya da hapçı demek cahil veya aptal demekle aynı da değil. Bugüne kadar böyle ortamlarda adım bile geçmedi. Rapor tabi ki ister. Ben de ondan isterim. Ben kendime güveniyorum. Bunalımlı dönemlerimde asla hap gibi uyuşturucu maddeleriyle alakam olmadı. Alnım açık sonuna kadar rahatım.
GÜLŞEN YÜKSEL
|
|
|
|
|
|
|
|
|