Kıbrıs'ta yüzdük yüzdük çözümün kuyruğuna geldik. Türkiye tarafı olarak en önemli isteklerimiz kabul görmeye başladı. Serbest dolaşım konusunda istisna (derogasyon) isteğimiz AB tarafından kabul edildi. Bu çok temel bir değişiklik. Eğer yanlış aktarılmıyor ve biz de yanlış okumuyorsak, serbest dolaşım yani Rumlar'ın Türk tarafında serbestçe yerleşmesi konusundaki istisna isteğimizin, AB tarafından birincil hukuk statüsüne alınması uygun görüldü. İlk etapta Konsey'den ikincil hukuk statüsü verilecek. Ardından üye ülke parlamentolarının onaylamasından sonra birincil hukuk statüsüne geçireleceği yazılı olarak Türkiye tarafına garanti edilecek. Bu garanti, Türkiye'nin elini çok rahatlatacak. Kıbrıs'ın her iki tarafında referanduma sunulacak Annan Planı'nın garantör ülke sıfatıyla TBMM'nin onaylanması kolaylaşacak. AB'nin ortaya koyduğu bu temel değişiklik Türkiye'nin anlaşma masasında kalmasını garanti ediyor. Bu da Türkiye'nin AB'den tarih alması için yeterli olacak. Kıbrıs sorunun çözüm şekli ve zamanı ise ayrı bir konu. Ama masada kalmak Kıbrıs'ta Türkiye'yi uzlaşmayan taraf görüntüsünden çıkartır. Bu da, müzakere tarihi önündeki siyasi engeli kaldırtır. Bu açıdan Kıbrıs sorununun çok önemli bir virajını almak üzereyiz. Hava Türkiye'den yana. *Borsa ters esti- Bu havanın normalde piyasalara olumlu yansıması gerekirdi. Döviz ve faiz tarafında öyle de oldu. Faiz yüzde 21.7 ile 1980 sonrasının en düşük düzeyine indi. Ancak borsada tam tersi gelişmeler yaşandı. 29 Mart Pazartesi günü "yabancılar alıyor" diye gaza getirilen borsa TL bazında en yüksek düzeyine çıkarken, dolar bazlı endeksi 1.62 ile tarihi tepe noktasının yaklaşık yarısına ulaştı. Endeks yükselişe geçtiği Temmuz 2003'teki 0.73 centlik düzeyine göre yüzde 122 prim yaptı. Ancak dün sabah önce Garanti Bankası'nın yabancılara satış fiyatını düşük bulmasından veya borsa fiyatının yüksek olduğuna karar vermesinden dolayı piyasa satışa geçti. Öğleden sonra da İş Bankası'nda 100 milyon dolarlık hisse senedini özel emirle satacağını duyurmasını bahane etti. Bir günde yüzde 4.1 düştü. Önceki gün yükseldiği 21.314'den dün kapanışta 20.030 puana inerek en üst noktaya göre gerilemesi yüzde 6'ya ulaştı. Bu satış dalgası gelirken önceki gün alıcı durumdaki yabancılardan eser yoktu. *Yön değişir mi?- Kıbrıs sorununun çözümünde şimdiye kadar en iyi iki zaman var. Bunlardan biri görüşme yöntemi ve takvimi üzerinde anlaşmaya varılan New York görüşmeleri ki, anlaşmayı yarı yarıya gerçekleştirmiş oluyordu, diğeri de önceki günkü gelişmelerdi. Kıbrıs sorununun çözümünde işler tam da iyi giderken borsada bir bankanın yabancıya satış fiyatının beğenilmemesi ve bir başka bankada 100 milyon dolarlık satışla borsanın yönünü değiştiremeyeceğini tahmin ediyoruz. Ana belirleyici gelişme Kıbrıs ve onunla birlikte AB olmaya devam eder. Dünkü satışı yabancı yatırımcılar yapmadığını, yerli küçük yatırımcıların bu tür işlere kalkışmayacağını, kalkışsa bile fiyatların yönünü değişterecek güçlerinin olmadığını biliyoruz. Geriye bir tek yerli büyük oyuncular, günlük al-satçılar kalıyor. Onların hareketleri de günlük zaten. *AB etkisi büyük- AB yolu bu yıl Türkiye'ye açılacaksa, bu Cumhuriyet sonrası Türkiye için en büyük dönüşüm projesi olacak. Böyle bir dönüşümün bırakın siyasi, sosyal, toplumsal sonuçlarını, ekonomiye ve mali piyasalara etkisinin bir günle bir haftayla bir ayla veya bir yılla sınırlandırılamayacak kadar büyük olması gerekir. *Sonuç- "Doğa atlama yapmaz" Latin Atasözü