|
|
|
|
Günde iki bardak yeşil çay sağlık iksiri
Kanserin nedenlerinden biri de vücudumuzdaki serbest radikallerdir. Günde iki üç bardak yeşil çay içmek vücudumuzu serbest radikallerden arındırmaya yardımcı olur
Geçtiğimiz hafta serbest radikallerden korunmanın ilk beş yolunu anlatmıştık. Bu hafta konuya kaldığımız yerden devam ediyoruz. 6. Lutein Lutein bir karaotenoid'dir ve etkin antioksidanlardandır. Özellikle güneşin zararlı ultraviyole ışınlarının oluşturduğu serbest radikalleri temizleyerek, ileri yaşlardaki yaygın körlük nedeni olan makula dejenerasyonunu geciktirdiği kanıtlanmıştır. Lutein yeşil sebzelerde ıspanak vb.) boldur. Bunları bol yemiyorsanız günde 1 kez yemekle birlikte 6 ile 20 miligramlık bir tablet önerilir.
7. N-acetylcystein Kısaltılmış olarak NAC rumuzu kullanılır. Vücudun glutatyon üretmesini artırır. Glutatyon doğal antioksidandır; karaciğerde sistein, glutamit asik ve glisin aminoasitlerinden üretilir. Glutatyon bağışıklık sistemini korur; radyasyon, kanser tedavisi ilaçları, sigara, alkolün zararlı etkilerini önleyebilir. Eklem iltihabı ve alerjilerde iltihap önleyici olarak da kullanılır. Glutatyon vücudun kendi yaptığı güçlü antioksidanlardan biridir, tüm organ ve dokularımıza serbest radikallerin vereceği zararı önler. Kanserden korur ve yaşlanmayı geciktirir. Glutatyon yapımını artırmak için günde 600 miligram NAC tabletlerinden alınır.
8. Green tea (Yeşil çay) Yeşil çayın bol tüketildiği Uzakdoğu ülkelerinde kanser daha seyrek görülür. Bir bitki kimyasalı olan kateşin çok güçlü bir antioksidandır ve yeşil çayda bol miktarda bulunur. Çin'de yutak kanseri yeşil çay içenlerde yüzde 50 daha düşük oranda görülür. Japonya'da mide kanseri oranı da yeşil çayın çok içildiği bölgelerde daha düşüktür. Kateşin kolesterol düzeylerini düşürür. Aterosiklerozu (damar sertliği), diş çürümesi ve dişeti hastalıklarını önlemede yardımcı olur. Mide ve akciğer kanserinden koruyucu etkisi vardır. DNA'nın zarar görmesini önler. Bir fincan çayda 50 ile 100 miligram kafein bulunduğundan, gebeler ve kalp ritm bozukluğu olanlar günde 2 bardaktan çok yeşil çay içmemelidir Kafeinsiz yeşil çay ekstreleri de vardır.) Günde 2 ile 3 bardak yeşil çay yeterlidir. Kapsülleri de vardır (Green tea concentrate).
9. Selenyum Çin'in toprağında selenyum olmayan Keshan yöresinde kanser olgularının sıklığı bu maddenin kanser koruyucu etkisini ortaya çıkarmıştır. Gerçekten de kanser hastalarının kan selenyum düzeyleri genelde düşüktür (10 ile 20 mcg/litre). Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ortalama kan selenyum değerini 200 mcg/litre olarak bildiriyor. Selenyum enzimlerin bileşeni olarak metabolizma işlevlerinde etkin rol oynar. Vücudumuzdaki en önemli doğal antioksidan olan "glutatyon peroksidaz" enzimi üretiminde selenyumun kritik bir önemi vardır. Sadece serbest radikalleri değil, aynı zamanda kurşun, cıva, kadmiyum gibi ağır metalleri de etkisizleştirir. Selenyum; E vitamini ile sinerjik çalışır. Yani birbirinin güçlerini artırırlar. Her ikisi de güçlü birer antioksidandır. Oksidasyon ile dokuların zarar görmesini ve yaşlanmayı önler ya da en azından yavaşlatır. Bağışıklık sistemini güçlendirir, dokuların elastik kalmasına, kalp-damar hastalığı ve felç riskinin azalmasına destek verir. Kabuklu buğday ve pirinç, soğan, sarımsak, domates, brokoli, fındık, ceviz, deniz ürünleri selenyumun doğal kaynaklarıdır. Tamamlayıcı olarak günde 50 ile 100 mcg'lık tabletlerinden alınır.
10. Koenzim Q 10 Hücrelerimizin normal fonksiyonlarını gerçekleştirmesi için enerjiye gereksinimleri vardır. Mitokondria hücrenin enerji üreticisidir. Hücrenin enerji ihtiyacı ATP (adenosin trifosfat) tarafından sağlanır. Enzim aktivatörü Q 10, ATP'nin üretimi için temel bir kimyasaldır. Q 10 serbest radikallere karşı savaşan orduda antioksidan olarak savaşır. Koenzim Q 10, E vitaminine de destek olur. E vitamini kötü kolesterol (LDL)'nin etrafında bir kalkan oluşturarak serbest radikallerin LDL'yi oksitlendirmesini önler. Ancak bu görevi bir elektronunu serbest radikallere vererek yapar. Elektronu eksilen E vitamini bir prooksidan yani kendisi de bir serbest radikal olma potansiyeli ile dengesiz gelir. İşte enzim aktivatörü Q 10, antioksidan niteliklerine sahip olmakla birlikte, E vitaminine elektronlar bağışlayarak onu tekrar antioksidan durumuna döndürebilir. Bu bakımdan vitamini ve koenzim Q 10 kombinasyonu daha güçlü antioksidan etkisi gösterir. Kolesterol düşürücü ilaçların (statinler) vücuttaki koenzim Q 10'un düzeyini düşürdüğüne dair deliller vardır. Q 10 kalbi korur, tansiyonu düşürür. Balığın damar tıkanmasını önlemesinde içerdiği Q 10'un payı olduğu düşünülmektedir. Kalp hastalığı riski (yüksek kolesterol vb.) varsa, günde 50 miligram koenzim Q 10 ve 400 vitamininin alınması yararlıdır. Koenzim Q 10 insan vücudunda, gıdalarımızda (soya, ıspanak, brokoli, susam yağı) özellikle balıkta bulunan maddedir. Normal olarak vücudumuz eğer vitamin C ve B kompleks oksitliği yoksa Koenzim Q 10'u kendisi üretir. bakımdan besinlere ek olarak vermeye çoğu zaman gerek yoktur. Ancak yaşlandıkça yaşla ilgili rahatsızlıklar, yeme alışkanlığı, stres ve enfeksiyonlar Koenzim Q 10 üretimini düşürür. besinlerimizdeki Koenzim Q 10'da saklama süresi, işleme ve pişirme yöntemlerine bağlı olarak önemli ölçülerde azalır. Bir tamamlayıcı günde 1-2 kez 30 miligramlık kapsül alınması öneriliyor.
Prof.Dr.Mitat Yılmaztürk
|
|
|
|
|
|
|
|
|