|
|
|
|
|
Yuvada dehşet
|
|
Küçükyalı'daki çocuk yuvasında, iki kardeşe koğuş annesi işkence yaptı, diğer çocuklar dayak attı, koğuş abisi de tecavüze kalkıştı
Öksüz ve yetimlerin kaldığı yuvadaki skandal, iki kardeşin ziyarete gelen babalarına korkunç olayı anlatmasıyla ortaya çıktı. 10 yaşındaki ağabey babasına şunları anlattı: "Kardeşim altını ıslatıyordu. Bu, koğuş annesini çok sinirlendirdi."
Savaş Ay ortaya çıkardı Basından saklanan şok olayı usta gazeteci Savaş Ay öğrendi. Ay, olayın izini yurtta, poliste ve hastanede sürdü, yazdı
"KARDEŞİMLE YATAKTA KÖTÜ ŞEYLER YAPTI" "KOĞUŞ annesi kardeşime tokat attı, tazyikli su sıktı. Büyüklere emir verdi, tekme tokat dövdürdü. Koğuş abisi gece kardeşimin yatağına girip kötü şey yaptı. Sonra beni zorla tuvalete götürdü."
GECELERİ PORNO CD SEYREDİLİYORMUŞ YUVAYA serbestçe giren bir kişinin porno CD'ler getirdiği de ortaya çıktı. Olayı kapatmaya çalışan yurt ilgilileri tacizci çocuğa nasihatle yetindi. Baba polise gidince soruşturma açıldı.
*** Çocuk yurdunda çifte tecavüz iddiası
Küçükyalı Çocuk Yuvası'nda yaşayan iki küçük kardeş, kendilerini ziyarete gelen babalarına dayak ve tecavüz mağduru olduklarını söyleyince bir skandal ortaya çıktı 6 ve 10 yaşındaki iki kardeşin korkunç iddialarına göre, önce bütün çocuklardan dayak yediler, ardından yurtta porno CD seyreden koğuş abilerinin tacizine uğradılar.
Küçükyalı Çocuk Yuvası'nda olduğu öne sürülen çifte tecavüz ve işkence olayına İstanbul Valisi Muammer Güler bizzat el koydu. İddiaya göre, anneleri evi terk eden 6 ve 10 yaşlarındaki iki kardeş, babaları tarafından verildikleri Sosyal Hizmetler Küçükyalı Çocuk Yuvası'nda koğuş arkadaşları tarafından dövülüp işkence gördüler. Ayrıca koğuş abisi olarak seçilen 13 yaşındaki M.'nin cinsel tacizine maruz kaldılar. Küçüklerin iddialarına göre M., gizlice yurda soktuğu porno kasetleri kardeşlere zorla seyrettirdi.
KİMSEYE SÖYLEMEYİN!.." YİNE aynı kardeşlerin söylediğine göre, gecenin ilerleyen satlerinde de aynı koğuş abisi tehdit yoluyla önce küçük kardeşe yatağında; ardından da büyük olana tuvalette tecavüze yeltendi. 10 yaşındaki çocuğun bağırıp ağlaması üzerine 13 yaşındaki bir başka çocuk, koşarak tuvalete girdi ve durumu gördü. Yardıma gelen çocuk, tecavüze yeltenen koğuş abisini döverek küçükleri kurtardı. Yurtta kalan çocukların 'kendilerine has özel kuralları' gereği bu olaydan kimseye söz etmeme kararı alındı.
AĞLAYARAK ANLATTILAR OLAY, büyük bir rastlantı eseri ertesi gün taksi şoförü babanın, oğullarını ziyarete gelmesiyle meydana çıktı. Küçük çocuğunun mosmor olan gözünü gören baba, oğlunu sorgulayınca korkunç gerçekle yüz yüze geldi. 6 yaşındaki çocuğun kafasında yaralar açılmış, sırtı, bacakları ve kolları ağır darbelerden mosmor olmuştu. Çocukların, yaşadıklarını babalarına şu sözlerle anlattığı öğrenildi:
ŞOK EDEN İFADE "KÜÇÜK kardeşimin devamlı olarak altını ıslatma sorunu vardı. Bazen büyük apdestini de altına kaçırıyor, bu durum diğer çocukların canını sıkıyordu. Koğuş annesi Kezban Ana, birkaç kez kardeşimi tokatladı. Ona soğuk ve sıcak tazyikli su işkencesi yapıyordu. Daha sonra ona paspas cezası da verdi. Ama kardeşim çok küçük olduğundan paspas yapmayı beceremedi. Bunun üzerine Kezban Ana çocukları tembihledi. 'Ben gidince şunu bir güzel dövün' dedi."
ÜSTÜNDE 10 KİŞİ TEPİNDİ" 10 yaşındaki çocuğun iddialarına şöyle devam ettiği kaydedildi: "Akşam salonda toplanıp yemek yedik. Ardından bütün çocuklar kardeşime hücum etti. 10 çocuk kardeşimi döverek yere yıktı. Tekmelerle vurdular. Üzerine çıkıp tepindiler.
BİR BAŞKA ABİ BENİ KURTARDI" GECE olunca dışarıdan gelip bize elma veren Aydın ağabeyin gizlice koğuş sorumlusuna verdiği ayıplı (porno) CD'yi takıp oynattılar. Bize de zorla seyrettirdiler. Sonra herkes yattı. Kardeşim yine altına yapmıştı. Onu kontrole geldiğini söyleyen koğuş abisi kardeşimin yanına yattı. Ona zorla kötü şeyler yaptı. Sonra beni sürükleyerek helaya götürdü. 'Sana da aynısını yapayım da kimseye söyleyemeyesin' diyerek pijamamı çıkarttı. Ben çok ağladım ve bağırdım. O sırada sesleri duyan öbür abi geldi ve tokatladı onu. Sonra dövüştüler. En sonunda da barış yaptılar. Yurtta bir kural var. Kimse ne olduğunu ihbar etmiyor. Bu olayı da kimse söylemeyecek dediler. Söylersek öldüreceklermiş. Ama babam gelip kardeşimi o vaziyette görünce sıkıştırdı, biz de anlattık..." Taksicilik yapan baba, bu iddialar üzerine hemen yurt müdürlüğüne koşup, olayın hesabını sordu. Ancak babanın ifadesine göre idareciler, işi kapatmak ve adamı dışarı atmak istediler. Baba da, çocuklarına 'veda ediyor' bahanesiyle onları bahçeden hızla çıkarıp arabasıyla kaçırdı. Baba, çocuklarını Taksim Hastanesi Acil Servisi'ne getirip nöbetçi doktorlara ve hastane polisine olayları anlattı. Basına sızmaması için çok özel çaba gösterilen olay, babanın SABAH'ı aramasıyla bize intikal etti. Konudan haberdar olan İstanbul Valisi Muammer Güler, hemen bir operasyon başlatılması için emir verdi. Asayiş Şube Müdürü, Beyoğlu Emniyet Müdürü, Çocuk Şubesi Müdürü ve Vali Muavini Mehmet Seyman, gece yarısı Taksim Hastanesi'ne geldi. Burada çocukların bilgisine baş vuruldu.
TECAVÜZ YOK, 'ZORLAMA' VAR DOKTORLAR, küçük kardeşte darp izleri tespit ettiler. Ayrıca her iki çocukta da cinsel 'zorlama' olduğunu belirtip, daha detaylı tetkik için Şişli Etfal Hastanesi Çocuk Cerrahi Bölümü'ne sevk ettiler. Oradan da kesin netice alınamazsa, Adli Tıp tetkiki yapılması kararı alındı. Muayenelerinden sonra iki kardeş, Çocuk Şubesi Misafirhanesi'ne götürüldü. Tüm tetkikler sonucu çocukların darp edildiği kesinleşirken, Adli Tıp raporuyla tecavüz olayının gerçekleşemediği ortaya çıktı. Emniyet yetkililerinin, ertesi gün yurtta inceleme yapmak amacıyla hastaneden ayrılmalarına rağmen, Vali Muammer Güler'in emriyle Sosyal Hizmetlerden sorumlu Vali Yardımcısı Mehmet Seyman, olayın yaşandığı gece, bizzat yurda giderek çocuklar ve yurt müdiresi Ayfer Gökşen'le görüştü.
SKANDAL İÇİNDE SKANDAL... YURDA gittiğimde, koğuşa girip suçlanan çocuk ve diğerleriyle ben de görüştüm. Çocuklar kamera önünde açık açık konuşup, "toplu dayak olayını" anlattılar ve suçlamayı kabul ettiler. Ancak diğer konuda konuşmayıp tek kelime etmediler. Yurt Müdiresi Ayfer Gökşen ise ağzından "itiraf" sayılabilecek bir cümle kaçırdı. Müdirenin söylediğine göre, mağdur olan iki kardeşin babası, genç bir kadınla aynı evde yaşıyordu. Bu kadının da iki çocuğu aynı yurtta hem de mağdur olan kardeşlerle aynı odada kalıyordu. Kadının çocukları, bu durumu öğrenince diğer kardeşlere kin gütmeye başladılar. Yurdun daha eskisi olduklarından arkadaş çevreleri genişti. Yurt müdiresi, bunu bildiği halde çocukların koğuşunu ayırmamıştı. Müdire Ayfer Gökşen, odaları neden ayırmadığını soran Vali Muavini'- ne, "Çocukları alıştıkları ortamdan ayırmak psikolojilerini bozuyor. Aslında 15 gün önce de küçük kardeş yine koğuş abisinin tacizine uğramış, bu bir şekilde bizim kulağımıza geldi. İnanmak istemedik. Ben yine de koğuşa gidip onlara nasihatler ettim" cevabını verdi.
PORNO CD'LERİ KİM GETİRDİ?.. OLAYIN bir başka boyutu da yurtta izlendiği söylenen porno filmler. Mağdur olduklarını söyleyen kardeşlerin verdiği bilgiye göre, porno CD'ler yurda "Aydın Abi" denilen bir kişi tarafından sokulmuştu. Yemek sonraları zaman zaman koğuşa gelen Aydın Abi, tecavüzle suçlanan koğuş abisi M. ile çok yakındı. Aydın, porno CD'leri getirip ona veriyor, bazen kendisi de gizlice orada kalıp seyrediyordu. Yurt müdiresi bizim bu konudaki sorularımızı ise şöyle yanıtladı:
* Aydın kim? Yurda nasıl girip çıkabiliyor? Aydın 25 yaşlarında çok eski bir yuva çocuğu. O nedenle kurumumuza duygusal yakınlık duyuyor. Binamızın hemen arkasında adaklık kurban satılan bir yer var. Orada kamyonlarda uyur, koyunlara bekçilik eder. Bazen de bize gelip bahçe işlerinde filan temizlik yapar. Ancak nedense birkaç gündür ortada yok!..
* Çocuklara paspas yaptırmak, çöp toplatmak, yapmayanı dövmek, şiddet uygulamak konusunda iddialar var? Burada çocukların sosyalleşmesi için yapılan şeylerdir onlar. Kendi işlerini görmeye alıştırıyoruz. Dayak olayı asla olmaz. Bu her nasılsa olmuş işte.
* Çocuklar televizyonu her saat ve denetimsiz seyrediyor. Şiddet ve seks içerikli yayınları bile izliyorlar. CD'lere baktım, aralarında korku filmleri var. Haklısınız, denetlemek gerekir. Yetişmek zor oluyor her şeye... Bunları konuşurken bir çocuk ağlayarak yanımıza geliyor ve koğuş arkadaşının plastik boncuk atan bir tabancayla kafasına nişan alıp ateş ettiğini söylüyor. Koğuşa gidilip olay soruşturulunca gizlenen oyuncak tabanca ortaya çıkıyor ve görevliler tarafından kırılıyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|