|
|
Evlilikte duygusal zeka çok önemli
Araştırmacılar, sorunların değil, davranış biçimlerinin hayatı alt üst ettiğini söylüyor. Duygusal zeka işte bu dönemde devreye girerse, başınızın üstündeki kara bulutlar, pembeye dönüşebiliyor.
Duygusal zeka sayesinde birçok konuya, karşı tarafın gözünden bakılabiliyor. Böylece sonu kötü bitecek bir evlilik bir anda mutlu bir yuvaya dönüşüyor. Aile Terapisti Psikolog İklim Öz'e göre, evlilikte duygusal zekanın her zaman devrede olması gerekiyor. Öz, "Eşler arasında evlilik içi sorunlar yaşanıyorsa, önce kendi analizlerini yapmaları şarttır. Duygusal zeka uyuduğu zaman, sorunlar bir çığ gibi büyümeye başlar" diyor.
NELER YAŞANIYOR? Aile Terapisti Öz, evliliğin sosyal boyutu, evliliğin kuralları, evlilikteki roller ve evliliğin duygusal boyutunu hatırlatarak, "Evlilik terapilerine başvuran çiftlerde, en çok rastlanan sorunların başında, eşler arasındaki iletişim sorunu ve bu iletişimsizlikten doğan problemler gelmektedir. İşte bu noktada duygusal zeka çok önemlidir" uyarısında bulunuyor. İklim Öz, duygusal zeka olarak adlandırılan, karşı tarafı anlayabilme, algılayabilme ve aynı zamanda da kişinin kendi duygularını ifade edebilme becerisinin evlilikteki önemini şöyle açıklıyor:
NE KAZANDIRIYOR? "Önceleri zeka bir bütün olarak ele alınıyordu. Son yıllarda zekanın birden fazla alanda işlevsel olduğu ortaya çıktı. Bir evlilikte duygusal zekanın varlığı, uyumu son derece olumlu etkiler. Evlilik terapilerinde çiftler, bu alandaki boşluklarını çok iyi farkedebiliyor. Bir anlamda empati kurmayı da deneyimlemiş oluyorlar. Empati; bir kişinin diğer bir kişinin yerine bir an için geçerek, onun gibi hissetme ve onun gibi algılama becerisidir. Eşinin üzüldüğü her hangi bir olayı saçma bulan eş, eğer duygusal zekasını işin içine sokarsa, söz konusu olan üzüntünün hiç de saçma olmadığını farkeder. Kırıcı, yıpratıcı bir çok konuşmanın ve davranışın da bu şekilde önüne geçilmesi mümkün olacaktır." (mikser.com)
SEMA KUMBARACI
|