Böyle goller yenilmez ki!
Övgüleri sona bırakalım. Önce eleştiri: 1- Beşiktaş'ın yediği goller amatörce. Takım halinde yenildi ama bireysel hatalar üst düzeydeydi. İlk gol kornerden. Golü atan Muhammed Sissoko topa kafa vururken etrafında hiç kimse yok. İkinci gol ise tam bir komedi. Sağdan yüksek uzun orta, Fabion Canobbio'nun önüne düştüğü zaman yine herkes seyirci. Üçüncü gol de kafayla ve ceza alanı dışından. Üstelik son dakika. Daha enteresanı da şu; maçın kahramanı Oscar Cordoba, yani 3 inanılmaz kurtarış yapan Cordoba bu gollerin suçuna da ortak. Kalenin ortasında şöyle bir bakıverdi, hepsi bu. 2- Dönüşte 2 milyon dolara imza atacak olan Sergen Yalçın'ın ne şutu ne de bir asisti var. Beşiktaş'ın oyun lideri olmasını da bir kenara bıraktık, o inanılmaz ve muhteşem top tekniği sanki sıfırlanmış gibi. Koşar gibi yapıyor ama hepsi yalan koşu. Orta sahaya gelip, top yapıp pas yapmak istiyor, hiçbiri ayağa bile değil. Ara sıra şöyle bir parlıyor, işte hepsi bu. Sadece maçın son bölümünde Tayfur Havutçu'nun çıkardığı pası kalecinin üstüne vurdu, gol yapabilirdi. Bir de o sağ tarafın çalışkan adamı İbrahim Üzülmez'den söz edelim. Arkasına atılan her top tehlike. Kademeye girme anlayışı da yok. 3- Beşiktaş, İspanya'nın en güçlü takımına karşı müthiş direnirken futbol düşüncesinde büyük hatalar yaptı. Yüksek ve yan topların hepsi Beşiktaş'a tehlike oldu. Savunmada adam paylaşımı, alan daraltma nerede? Oyuna konsantrasyon nerede? Yani Beşiktaş maçın büyük bir bölümünü Valencia'ya bıraktı. Oysa topa hakim olup oyunu kontroluna aldığı anlarda o Beşiktaş bize keyif verdi. 4- Mircea Lucescu, Chelsea maçının taktiğini sahaya yansıttı ama oyuna müdahalede hep bekledi. Oyuncu değişimindeki tercihini tartışabiliriz. Yani iki skorer oyuncu Adrian İlie ve Daniel Pancu'nun ikisini birden çıkarması Valencia'nın savunmasını müthiş rahatlattı. Son bölümde Tümer Metin ve Sergen Yalçın'ı aynı anda oynatarak skoru 2-2'ye bağlamak istedi. İşte eleştirimiz bu. Çünkü Beşiktaş son bölümde isteseydi gol de atabilirdi yani maçı ve turu burada koparabilirdi. Lucescu'nun Ahmed Hassan değişikliği tek doğrusuydu. Şunu da söyleyelim; kim ne derse desin Yasin Sülün'ü oynatma düşüncesi doğru. Gollerin ilk hazırlanışının kahramanı Sülün. Lucescu'nun elinde Frederico Giunti ve Antonio Zago olsaydı Beşiktaş burada büyük sıkıntılar yaşamazdı. Buna da dikkat. Eleştiriler can sıkar ama Beşiktaş'ın gerçeği bu. Bu gerçeğin içinden övgüleri de takdim edelim. Beşiktaş son 4 haftanın en mükemmel futbolunu oynadı. Adrian İlie'nin asistliği harikaydı. Daniel Pancu'nun iki golü de mükemmel. Beşiktaş hücum organizasyonlarında yani kontratakta çabuktu. Hücum organizasyonunda savunmadan Ronaldo'nun katkılarını alkışlıyoruz. Emre Aşık ile Ahmet Yıldırım'ın da öyle. Aslında Beşiktaş başarıyı da başarısızlığı da takım halinde yakaladı.
|