|
|
|
|
|
|
Burunları sürttü
Roma takımı büyük burnunun cezasını çekti. Antep'e geldikleri ilk dakikadan itibaren kimseyi muhatap kabul etmeyen, rakibi hakkındaki yorumları gülerek yapan ve 5 as oyuncusunu İtalya'da bırakan Fabio Capello, 90 dakikayı kendisine ayrılan alanda sinir içinde bir ileri bir geri yürüyerek geçirdi. Maçın sonucu ne olursa olsun onun orada yaşadığı stresi seyretmek bizim için büyük keyifti. G.Antep'in hocası Nurullah Sağlam, Hakan Bayraktar'ı liberoya çekerek orta sahada Bouazizi-Johnson ikilisiyle bir pres üretme merkezi kurdu. Geçen haftadan çıkardığı dersle ayağı yere basan bir tarzla takımını oynattı. Genellikle çok adamla sahalarında kaldılar, hücuma da kontratakla çıktılar. 90 dakikanın geneline baktığımızda Roma'nın net diyeceğimiz tek pozisyonu yoktu. G.Antep de gol dışında fazla heyecan yaratamadı. 71'de Johnson, direkten dönen topu boş kale yerine auta atmasa, Capello'nun rövanştaki dakikaları bizim için daha keyifli hale gelecekti. Gaziantep'in aldığı bu sonuç sadece galibiyet değil aynı zamanda bir haykırış. İtalya Ligi'nin ikincisi, 4 gün önce sahasında 5 gol yiyen bir Türk ekibine yeniliyor. O burnundan kıl aldırmayan 'kasıntılar' takımı, kalelerinde golü gördükten sonra akıllarına gururlarını getirdi. Ama G.Antep müthiş bir disiplin ve özveri ile sahadaydı. Yusuf bu genç ekibin heyecanını frenleyip topun sorumluluğunu mantığıyla üstlenirken, sahadaki 'Buz adam' Bouazizi oldu. Bu iki oyuncunun tecrübeleri rakibin büyük ismi altında ezilen gençleri de ateşledi. İbrahim Toraman'ın Delvecchio'yu sahadan silercesine gösterdiği müthiş oyun da alkışlanmaya değer. Maçın bitiminde Nurullah Sağlam, Şeref Tribünü'ne koşup Başkan Celal Doğan'ın elini öptü. Bu bir yöneticinin genç bir hocaya 'Herşeye rağmen' sahip çıkmasının karşılığıydı. Rövanş çok zor olacak. Ve bu skor asla avantaj değil. Hele İtalyanlar'ın hakemlerle olan ilişkileri göz önünde tutulursa. Gaziantepli oyuncu ve teknik adamların çok daha sakin olmayı başarmaları gerek.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|