Pierre...

Hafta içinde Serdar Bilgili, Turgay Demir'le yaptığı röportajda, "3 yıl önce hem Hooijdonk'la hem de Nouma'yla anlaşmıştık. Ama Scala, Nouma'yı istedi" demişti. Bu sezon başında ise Van Hooijdonk'u almak için Fenerbahçe ile Galatasaray arasında korkunç bir savaş yaşanmış, menajerleri aynı olduğu için aynı gün, aynı odada Frank De Boer Galatasaray'a, Hooijdonk Fenerbahçe'ye imza atmışlardı. Nevio Scala da, Fatih Terim de başarısız oldular. Birçok ünlü teknik direktörün birkaç ay bile dayanamadığı Fenerbahçe'de ise Daum parlak bir kariyerin ilk sayfalarını yazıyor.. Ve bu farkı yaratan adam, Daum'u Daum yapan, Scala'yla, Terim'in havlu atmasına neden olan adam bir Hollandalı, Pierre van Hooijdonk.. Onun adını İngiltere, İskoçya, Portekiz, Hollanda liglerinde de bol bol duymuştuk.. Onun çıplak gözle Hollanda Milli Takımı'nda goller atarken de izlemiştik. Son olarak Feyenoord'un UEFA Kupası'nı kazandığı 2002 yılındaki muhteşem perfornmansına şapka çıkarmıştık. Ama bu sezon Hooijdonk'u, gerçek bir yıldızı, daha yakından görme fırsatı bulduk. Hagi için Galatasaray maçlarına giderdim.. O bıraktı, Galatasaray az zevk veren bir takım haline geldi.. Sergen için Beşiktaş maçlarına gidiyorum.. O kötüyse Beşiktaş'ı izlemek de zevk vermiyor.. Ve şimdi sıra Pierre'de.. Frikik konusunda Roberto Carlos kadar etkili.. Rakipler ona frkik şansı vermemek için 90 dakika strese giriyorlar zaten.. Frikik atarken de bütün taraftarlarını penaltı atarmışcasına heyecanlandırıyor büyük yıldız.. Orta sahada beyni olmayan Fenerbahçe'nin gizli oyun kurucusu Pierre.. savunmada herkesi geçen topları "Gizli bir güç" gibi çıkartan adam Pierre.. Tuncay'ın, Nobre'nin, Ümit'in, Yozgatlı'nın, Aurelio'nun koşu yollarına bıraktığı toplarla bütün akınları başlatan adam Pierre.. Attığı 17 golle Fenerbahçe'yi lider tutan adam pierre.. Taraftarlarının sahaya fırlattığı şemsiye, çakı, meşale gibi cisimleri anında saha dışına çıkartacak kadar iyi bir Fenerbahçeli Pierre.. Türkçe bilmemesine karşın bütün kamplarda arkadaşlarından bir an olsun ayrılmayan gerçek bir takım lideri Pierre.. 21. dakikada Ali Tandoğan'ın şutunu çizgiden çıkaran o.. 25. dakikada takımının tek golünü atan o.. 41. dakikada Mustafa Özkan'ın şutunu herkes " diye ayağa kalkmışken yine çizgiden çıkartan o.. Geçen hafta "7 Oskarlı Fenerbahçe" manşetimizde "En İyi yöntemen" dalında ödülü Pierre'e vermiştik.. Yayın Müdürümüz Ergun Babahan da, "Keşke, Daum deseydeniz.. Biraz abartılı olmuş" ifadesini kullanmıştı.. Atan, çıkartan, oynatan, kurtaran, Daum'u dirilten adam için "En İyi Yönetmen" ifadesini neden kullandığımız şimdi daha iyi anlaşılıyordur herhalde.. Hafta içinde Serdar Bilgili, Turgay Demir'le yaptığı röportajda, "3 yıl önce hem Hooijdonk'la hem de Nouma'yla anlaşmıştık. Ama Scala, Nouma'yı istedi" demişti. Bu sezon başında ise Van Hooijdonk'u almak için Fenerbahçe ile Galatasaray arasında korkunç bir savaş yaşanmış, menajerleri aynı olduğu için aynı gün, aynı odada Frank De Boer Galatasaray'a, Hooijdonk Fenerbahçe'ye imza atmışlardı. Nevio Scala da, Fatih Terim de başarısız oldular. Birçok ünlü teknik direktörün birkaç ay bile dayanamadığı Fenerbahçe'de ise Daum parlak bir kariyerin ilk sayfalarını yazıyor.. Ve bu farkı yaratan adam, Daum'u Daum yapan, Scala'yla, Terim'in havlu atmasına neden olan adam bir Hollandalı, Pierre van Hooijdonk.. Onun adını İngiltere, İskoçya, Portekiz, Hollanda liglerinde de bol bol duymuştuk.. Onun çıplak gözle Hollanda Milli Takımı'nda goller atarken de izlemiştik. Son olarak Feyenoord'un UEFA Kupası'nı kazandığı 2002 yılındaki muhteşem perfornmansına şapka çıkarmıştık. Ama bu sezon Hooijdonk'u, gerçek bir yıldızı, daha yakından görme fırsatı bulduk. Hagi için Galatasaray maçlarına giderdim.. O bıraktı, Galatasaray az zevk veren bir takım haline geldi.. Sergen için Beşiktaş maçlarına gidiyorum.. O kötüyse Beşiktaş'ı izlemek de zevk vermiyor.. Ve şimdi sıra Pierre'de.. Frikik konusunda Roberto Carlos kadar etkili.. Rakipler ona frkik şansı vermemek için 90 dakika strese giriyorlar zaten.. Frikik atarken de bütün taraftarlarını penaltı atarmışcasına heyecanlandırıyor büyük yıldız.. Orta sahada beyni olmayan Fenerbahçe'nin gizli oyun kurucusu Pierre.. savunmada herkesi geçen topları "Gizli bir güç" gibi çıkartan adam Pierre.. Tuncay'ın, Nobre'nin, Ümit'in, Yozgatlı'nın, Aurelio'nun koşu yollarına bıraktığı toplarla bütün akınları başlatan adam Pierre.. Attığı 17 golle Fenerbahçe'yi lider tutan adam pierre.. Taraftarlarının sahaya fırlattığı şemsiye, çakı, meşale gibi cisimleri anında saha dışına çıkartacak kadar iyi bir Fenerbahçeli Pierre.. Türkçe bilmemesine karşın bütün kamplarda arkadaşlarından bir an olsun ayrılmayan gerçek bir takım lideri Pierre.. 21. dakikada Ali Tandoğan'ın şutunu çizgiden çıkaran o.. 25. dakikada takımının tek golünü atan o.. 41. dakikada Mustafa Özkan'ın şutunu herkes " diye ayağa kalkmışken yine çizgiden çıkartan o.. Geçen hafta "7 Oskarlı Fenerbahçe" manşetimizde "En İyi yöntemen" dalında ödülü Pierre'e vermiştik.. Yayın Müdürümüz Ergun Babahan da, "Keşke, Daum deseydeniz.. Biraz abartılı olmuş" ifadesini kullanmıştı.. Atan, çıkartan, oynatan, kurtaran, Daum'u dirilten adam için "En İyi Yönetmen" ifadesini neden kullandığımız şimdi daha iyi anlaşılıyordur herhalde..