Aile hekimliğinin önemi büyük
Sayın Doktor Eren Eroğlu, Ankara'dan yazıyorum size. Yapı olarak kolay kolay doktora gitmem. Ancak son zamanlarda biraz sıkıntılarım var. 1999 yılında sezaryen ile doğum yaptım. Doğum esnasında sağ tarafımdan bir de kist alındı. İlgili yerlere gönderildi. Kötü bir sonuç çıkmadı. 2003 yılının nisan ayında sol kasığımda bir ağrı hissettim. Üstelik elime küçük bir kitle de geliyordu. Aralık ayı içinde kasık fıtığı şüphesi ile doktora gittim. Ultrasonu yapan radyoloji uzmanı zorlanmadan veya ağır kaldırmadan dolayı 1-1,5 cm civarında bir kist olduğunu, ameliyatın gerekmediğini söyledi. Genel cerrah olan bir doktor da, hemen ameliyat olmam gerektiğini, yoksa sıkıntılarımın artabileceğini söyledi. Elime gelen kist, önceleri adet dönemleri ile birlikte ağrı yaparken birkaç aydır ağrı üçüncü günde başlıyor ve iki hafta kadar devam ediyor. Ağrı ızdırap vermiyor ancak huzursuz ediyor. Jinekoloji uzmanının da endometriozisten şüphelenmesi ve bu kistin ilaçla tedavisinin mümkün olduğunu söylemesi üzerine size yazmaya karar verdim. Anlaşılacağı üzere üç ayrı doktor ve üç ayrı tanı. Hangisine inanmalıyım, bilemiyorum. İlginizi bekler, saygılar sunarım. A.
Değerli okurum, sık görülen bir problemi yaşadığınız için sorunuzu sıraya koymadan, öncelikle cevaplamaya çalışacağım. Problem derken yaşadığınız sağlık sorunundan değil, tanı için geçirmekte olduğunuz ve sizi endişelendiren süreçten bahsediyorum. Aslında belki de bilmeyerek, sağlık sisteminde gerçek bir aile hekimliği kurumunun eksikliğini vurguluyorsunuz. Bildiğiniz gibi aile hekimi, 'sizi bir bütün olarak ele alan, eğer yaşı elveriyor ise sizi çocukluğunuzdan beri tanıyıp takip eden, yaşadığınız tüm sağlık sorunlarında yanınızda olan doktor' demektir. 'Sağlıkla ilgili karar vermeniz gerektiğinde size yol gösteren, siz karar veremiyorsanız sizin yerinize karar veren ve bunu yaparken tek disiplinin değil, eğitimini aldığı birçok tıp disiplininin kriterlerini kullanan doktor' demektir. 'Kol ağrısı şikayetinin, kireçlenmenin yanında kalpten de kaynaklanabileceğini, karın ağrılarının akut apandisitten daha çok kıl kurdu nedeni ile görüldüğünü bilerek davranan doktor' demektir.
MUAYENESİZ TANI OLMAZ Fakat bu kurum, herkesin kolaylıkla ulaşabileceği bir yaygınlıkta olmadığı ve kendini iyi anlatamadığı için, sizin gibi hastalar 1-1.5 cm'lik bir kist için üç doktor dolaşıp, hâlâ bir tanıya varamamış olabiliyorlar. Çünkü hangi uzmana gidilirse, hekimler tüm iyi niyetleri ile kendi alanlarına göre ele alıyorlar konuyu. Ve benzer durumlar oldukça sık yaşanıyor. Sizin sorununuza gelince, taktir edersiniz ki hastayı görmeden, muayene edip dokunmadan bir tanıya varmak son derece sağlıksız olabilir. Ama tanı değil de anlattıklarınızın ışığında kanımı iletebilirim. Bahsettiğiniz yapının adet dönemleriniz ile yakın alakası jinekolojik kaynaklı olduğunu düşündürüyor. 1-1,5 cm çapında olmasına rağmen dışardan hissediliyor olması, yüzeysel yerleşimli olduğunun kanıtı. Çünkü karın içindeki kitleler 10-15 cm çapına gelmeden hasta tarafından dışardan hissedilmez; hissedildiğinde ise kaba hatlı olarak ele gelir.
ÖNERİLERİ DİNLEYİN Daha önce sezaryen geçirmiş olmanız, endometrium dokusunun küçük bir parçasının ameliyat sırasında cilt altına yerleşip, kistik bir yapı meydana getirdiğini akla getiriyor. Endometrium rahmin içini döşeyip gebelik sırasında embriyoya yataklık yapan, gebelik oluşmaz ise her adet döneminde kanayarak dışarı atılan dokudur. Rahim haricinde yerleşen endometrium dokusu da, kandaki hormonların seviyesine bağlı olarak aynı rahimdeki benzerleri gibi adet dönemlerinde kanar ve ağrıya sebep olabilir. Bana göre jinekoloğunuzun önerilerini dinlemekte fayda var. Sağlıkla kalın.
|