| |
|
|
Asaleten... Vekaleten...
Doğu'da, Güneydoğu'da nereye gitsek, aynı manzara. Devletin "valisi, generali, savcısı" görev başında. Ama devletin "pekçok makamı" ise... "Asıl sahibinden" yoksun. "Vekaletle" idare ediliyor.
***
Siirt'te Vali Nuri Okutan "görevinin başında." Tugay Komutanı Tuğgeneral Seyhan Ceyhan. Emniyet Müdürü Murat Karcıoğlu. Jandarma Komutanı Albay Hami Çakır. Başsavcı "Alaattin Soylu. Hekimler, savcılar "görevde." Ama "Milli Eğitim Müdürlüğü" vekaleten dolu. Sağlık Müdürlüğü, Gençlik Spor İl Müdürlüğü ve daha pekçok müdürlük "vekaletle" yürütülüyor. Köy Hizmetleri'nin müdürü "asil", ama alt kadro "vekaletle...." 20 mühendise ihtiyaç var, "görevde" ise dört mühendis.
***
Batman'da "bazı koltuklar" asaleten dolu. Vali Efgan Ala. Emniyet Müdürü Tahir Bayındır. Jandarma Komutanı Albay Aydın Yeşil. Başsavcı Harun Yılmaz. "Uzak, yakın... Kar, kış" demeden görev yapıyorlar. Fakat "Milli Eğitim, Sağlık, Defterdarlık, Tapu" hep vekaleten yönetiliyor.
***
Bazı "kamu personeline" nasıl anlatsak acaba? Bayrağın dalgalandığı her yer, vatan köşesi. Vali, general, profesör, hakim gidiyorsa "herkes gitmeli." Ve giden "üç gün sonra dönmek için rapor peşinde, torpil peşinde" koşmamalı.
***
Doğu, Güneydoğu görevinden "kaytaranlara" karşı acaba ne yapsak? "Teşhir" mi etsek? Yoksa "yükselmelerini" mi önlesek? Bu "bizim işimiz" değil ama, "birilerinin, mutlaka bir şey yapması gerek."
|