| |
İki kar arasındaki zihniyet farkı..
Hep eleştirecek, hep öfke oklarını gönderecek değiliz ya.. Bu kez kutlamalıyız.. İstanbul gibi ucu bucağı belli olmayan, engebeli arazi üzerine kurulu dev bir kent, işte böyle yönetilir.. Böyle yönetilmeli.. Devlet birimleri arasında koordinasyon da işte böyle olmalı.. Salı günü.. Hava günlük güneşlik.. İstanbul Valisi çıktı; "Perşembe ve cuma günü okulları tatil ettim. Memurları da mesai bitimini beklemeden göndereceğim" dedi.. Vatandaşları da uyardı: "Siz de mümkünse araçlarınızla çıkmayın. Çıksanız da yanınızda mutlaka zincir olsun." Bir gün sonra.. Hava yine günlük güneşlik.. Bu kez Belediye Başkanı kameraların karşısına geçti.. O da aldıkları önlemleri açıkladı.. "Perşembe günü toplu taşıma araçlarını kullanın. Şu yollara dikkat edin" dedi.. Dikkatinizi çekerim.. Bu açıklamanın yapıldığı iki gün boyunca hava günlük güneşlikti.. Dün sabah kalktık.. Ortada ne kar var ne fırtına.. Öğlen oldu.. Meteorolojinin ilan ettiği saatte kar başladı.. Akşam, yine açıklandığı gibi fırtınaya dönüştü.. Yani bilim kazandı.. Hayır.. Bilim zaten yıllardır kazanıyordu.. Dediği çıkıyordu.. Bu kez bilime inanarak biz kazandık.. Yollarda sefil olmadık.. Olan varsa da bu kendi suçu.. Çünkü bu kenti yönetenler iki gün boyunca bas bas bağırdı.. Olacakları saat saat söyledi.. Her türlü önlemi aldı.. İstanbul Belediyesi 70 noktada ekip tuttu.. Greyderler, tuz kamyonları, çekme araçları hazır bekledi.. Kar İstanbul'u teslim aldı ama İstanbullu'yu almadı.. Devletin boyası ilk kez dökülmedi.. Neden? Nedeni açık ve net.. Eskiden kamu, kar yağmaya başladıktan sonra harekete geçerdi.. Okulların kapatılmasına çoğu zaman geceyarısı karar verilirdi.. Vatandaş uyarılmazdı.. Belediye B planına geçtik, C planına geçtik diye kentte yaşayanlar için pek bir anlam ifade etmeyen açıklamalar yapmakla yetinirdi.. Bu kez farklı oldu.. İki gün önceden başlayan uyarılar etkisini gösterdi.. Çünkü kar fırtınasının geleceğini sağır sultan bile duydu.. Herkes işini gücünü ona göre planladı.. Randevusunu iptal etti, gezisini erteledi.. Vatandaşa önlem alması için zaman tanındı.. Fark burada.. Bu kenti yönetenler okulların açık tutulmasını, devlet dairelerinin mesai bitimine kadar çalıştırılmasını düne kadar marifet sayıyordu.. 20 gün önce karla gelen facia bu yaklaşımın ne kadar yanlış olduğunu gösterdi.. Bu kez devlet kendi kurumlarını değil vatandaşı düşündü.. Onun çekeceği sıkıntıları en aza indirmeyi hedefledi.. Sonuç ortada.. İki kar arasındaki fark da burada..
|