|
|
Yazar, nerede yazarsa...
SABAH gazetesi yazarları, aralarına bir kelime aldılar ve dar alanda durmadan paslaştılar. Zaman zaman dışarıdan gazel okuyanlar da oldu. Herkes bu durum içerisinde, kendinin nereden geldiğini, ne olduğunu anlatma fırsatı buldu. Bizler de kim çırak, kim usta, kim doğru, kim yanlış olduğunu öğrenip bilgi dağarcığımızı genişlettik. Sağ olsunlar. Benim aklıma takılan bir konu var. Sayın Hıncal Uluç, "Neyle yazdığı değil, hatta ne yazdığı değil ve dahi niye yazdığı da değil... Nasıl yazdığıdır, insanı "yazar" yapan" diye yazıyor. Bence eksik yazıyor. Çünkü yazarın "nerede yazdığı" düşüncesini unutuyor. Yazarı yazar yapan en önemli koşullardan bir tanesidir "nerede yazdığı..." Aklıma bir hikaye geldi. Bir çırak yazar, deneme romanını okuması için usta bir yazara verir. Usta yazarın romanı okuduktan sonra verdiği yanıt şu olur çırak yazara: "Şöhret olduktan sonra okunur." SABAH gazetesi yazarlarının bu tartışmaları bir taşra gazetesinde yapılsaydı acaba kim okurdu? Gerçi Türkiye'deki gazete okuyucusu Avrupa ülkelerine göre çok düşük seviyede. Bu tartışmaları Türkiye'nin dışındaki yayınlardaki yazarlar kaynak gösterip alıntı yaparlar mı? Ahmet HOŞAFÇI EŞREFPAŞA / İZMİR
|