|
|
 |
 |
 |
 |
|
Başımızı kuma mı gömeceğiz yani?
SABAH yazarı Ömer Lütfi Mete, filmin gösterilmesini ısrarla isteyenler arasında; "Ülkücüler şu anda filmi izleyip Atom Egoyan'ın, kendi milleti adına sergilediği çabayı niye Türkiye'de birilerinin ortaya koyamadığını sorgulamalıdır" diyor.
*Filmi nasıl buldunuz?
Doğrusu dürüstlük kaygısından bu kadar yoksun bir ürün beklemiyordum. Bir sinema adamı olarak Atom Egoyan'dan daha önyargıdan uzak bir eser umuyordum.
*Filmi başarısız bulduğunuz anlaşılıyor ama yapım Ermeniler'in soykırım tezinin propagandası açısından da başarısız mı?
Filmi dünya kötü buldu. Dolayısıyla çok etkin propaganda olduğunu, başarı kazandığını söyleyemem.
*Film neden kötü? Ermeni meselesi ile ilgili Türkiye'nin teziyle çeliştiği için mi?
Bir filmin iyi bir sinema ürünü olması, onun falan teze aykırı düşüp düşmemesiyle ilgili değildir. Ararat'ın kötü film olmasının sebebi, aydın ve sanatçı namusunu iğfal etmesindedir.
*Öyleyse filmin gösterilmeme kararı doğru mu?
Hayır, yanlış. Evet, bu film bize hakaret ama bizim sinemayı alet eden bağnaz Ermeni'lerin yol açtığı kirlenmeyi yine sinema yoluyla düzeltmemiz gerekirdi. Bu filmi yayınlatmamak, karşı tarafın küfürleri karşısında kafamızı kuma gömmek olur. Ülkücüler filmin gösterimini engellemek yerine Egoyan'ın, kendi milleti adına sergilediği çabayı niye Türkiye'de birilerinin ortaya koyamadığını sorgulasın. Sözgelimi, Devlet Bahçeli'nin Başbakan Yardımcısı olarak başında bulunduğu Tanıtma Fonu kaynakları ile Ermeni meselesi için neden samimi bir sanat filmi yaptırmadığını düşünsünler. Hatta bu amaçla, hem de ülkücü kökenden bir sinemacı olan İsmail Güneş'in sunduğu Çaresiz filminin niye reddedildiğini sorsunlar.
ŞİRİN EVREN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
