|
|
Reyting uğruna çocuklara kıymayın
Kural tanımayan reyting yarışı, artık çocuk istismarına kadar gelip dayandı
YANİ bu kadar olur!.. Cumartesi günü sizlere bu sütunlarda "15 Dakika" filmini örnek vererek, şok haber avcılığının sonunun nerelere varabileceği konusunda bir projeksiyon yapmıştım. Olay, bir gün sonra patlak verdi. Seda Sayan'ın Kanal D'de yayınlanan şov programına kapkaççı olarak çıkartılan ve yüzlerindeki maskeyle nasıl hırsızlık yaptıklarını anlatan çocukların aslında ev eşyası verileceği vaadiyle "kapkaççı rolü oynadıkları" ortaya çıktı. Adım gibi eminim ki, Seda Sayan'ın bu olayda bir gram suçu günahı yoktur. Benim bildiğim "Kadırgalı" reyting için böyle çirkin oyunlara bulaşmaz. Ama yine benim bildiğim "Kadırgalı" bu olayın peşini de bırakmaz. Hem kendisini hem de ona inanan seyircilerini kandıranlardan hesap sorar. Ne acıdır ki, reyting yarışının gelip dayandığı nokta hepimizin yüreğini acıttı. Gelip, çocuk istismarına kadar dayandı. Suçu günahı olmayan yavrular, bir buzdolabı uğruna ekranda "suçlu taklidi" yapmak zorunda kaldı. Aslında onları istismar edenler kadar, "bir lokmaya muhtaç edenler"in de boynunda bu günahın yaftası asılı. O yavrucakların şimdilik belki sabıkaları yok. Ama ileride bir televizyon karşılığında hap satmayacaklarını, iki iskemleye oto teybi çalmayacaklarını kim garanti edebilir? Asli görevlerinden biri de "kitle iletişim aracı olma" özelliğiyle toplumu bilinçlendirmek, toplumun refah ve huzurunun sağlanmasına katkıda bulunmak olan televizyonlar, kendi kendilerini denetlemekten aciz oldukları için kötü niyetlilerin oyununa geliyor ve salt reyting uğruna ekrana suç tohumları ekilmesine vesile oluyorlar. Bu gidişin sonu kötü. Hem de çok kötü...
|