| |
|
|
Mehmet Altan'ın yanılgısı
BUNDAN beş yıl kadar önce, şimdi HSBC bankasına satılmış olan Advantage Card'ın bir dergi projesi vardı. Tartışmalar sürüyor, teklifler yapılıyordu. Biz gazeteci- yayıncı olarak muhatap olduğumuz kişilere şöyle dedik: "Müşteri profilinizi ortaya koyan bir veri bankasına sahipsiniz. 'Kaçı otomobil sahibi, kaçı evli, kaçı İstanbul'da oturuyor' gibi... Acaba bundan faydalanabilir miyiz?" Karşı taraf bizim saf saf ortaya attığımız bu soruyu duyar duymaz cin çarpmışa döndü. Sanki analarına küfrettik! Ama sonra hemen kendilerini topladılar ve kesin bir dille bunun imkânsız olduğunu söylediler.
***
Bu anımı niye anlattım? Hatırlarsınız, Mehmet Altan, "Yeni ekonominin özelliği 'bilgi'nin bir girdi olmasıdır. Bilginin ham maddeden farkı, paylaştıkça çoğalmasıdır" demişti. Altan şöyle bir izlenim yaratıyor: Sanki bilgi açık bir kaynak... Sanki herkes bilgiyi paylaşacak, kullanacak ve çoğaltarak yeni zenginlikler yaratacak. Olay hiç de bu kadar 'pembe' değil. Hayal kurmayalım! Mehmet Altan bana inanmıyorsa bilişim yazarı Yurtsan Atakan'a kulak versin: "Yeni ekonomide, çok değerli olan bilginin; paylaşımı değil, sakınılması önem kazanır." (Hürriyet, 7 Aralık). Yani bilgi; ancak devlet ya da şirket içinde paylaşılır ama diğer gözlerden de titizlikle gizlenir. Şifreleme sistemleri üzerine bu kadar çok kafa patlatılması tam da bu yüzden değil midir? Yeni ekonomide herkesle paylaşılan bilgi eskidir, reklamdır ya da uçak seferleri gibi sıradan verilerdir. Velhasıl çöptür! Gerçek bilgi, bilimsel bilgi, özel bilgi ise pahalıdır ve titizlikle saklanır. Ne dersiniz Mehmet hocam?
|