GALATASARAY'A dört bir yandan eleştiri yağıyor. Kulağıma kadar geliyor: Mehmet Cansun ya da Faruk Süren gibi, başkanlık yaptıkları dönemde takımı şampiyonluğa götürmüş yöneticileri tekrar kulübün başına getirmek isteyenler dahi var. Kulisler fokur fokur. Bence kimse G.Saray'ın iç işlerine karışmamalı. F.Bahçe gibi dereyi geçerken at değiştirmek sarı-kırmızılılara yakışmaz. İstikrarı gözetmekte yarar var...
*Fair-play dendi mi akla gelen ilk isim olan Özhan Canaydın kulübü yönetmeye devam etsin. Ayıp el kol hareketleri yapan kimi başkanların olduğu bir ortamda onun centilmenliği ışıl ışıl parlıyor. *Kabul, Olimpiyat Stadı şu sıralar donmuş durumda ama sabredip bahar ayları beklenirse buzlar eriyecek tribünler de dolacaktır. *Bir buçuk yıl içinde 30'a yakın futbolcu alan Fatih Terim'in kredisi henüz bitmedi: Devre arasında birkaç milyon dolar daha harcayarak takımı takviye edecektir. Florya Tesisleri'ne gidip 'istifa' diye bağıranlar hatalarını yakında anlayacaktır. *De Boer gibi bu yıl büyük olasılıkla 'asist kralı' seçilecek olan bir tecrübe abidesi hiç feda edilir mi? Atla deve değil: Sarı-kırmızılı bir oyuncu onu marke eder; olur biter. *Telaşa mahal yok: Rakibe attığı tekmeler yüzünden hakemlerin gözü nasıl olsa BJK'li Zago'nun üstünde; hiçbiri kaptan Bülent'i görmüyor. *Abdullah, Baliç, Lukunku gibi oyuncuların sadece zamana ihtiyacı var. İkinci devre forma gireceklerdir. Kimse G.Saray'ı karıştırmaya çalışmasın.