kapat
11.02.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 DİYET
 TATLILAR
 CİNSELLİK
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HIGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Gençler ve hep genç kalanlar!

30 yaş çok önemlidir.
Kozmetikçiler "Bu kreme 30 yaşında başlayın" derler. Bunu 29 çok erken, 31 de çok geç olacakmış gibi söylerler... Bazı kadınların ise 30'undan önce evlenmek gibi bir derdi vardır. Bazı iş ilanlarında ise "30 yaşını bitirmiş olmak" gibi bir kriter aranır... 29 yaşımı, 30 yaşıma bağlayan gece, gerçeği anladım! Sekiz ay önceydi. Ayıptır söylemesi, yabancı bir ülkede tatildeydik. Otel odasında hazırlanırken, 30'uncu yaş kutlamalarım için son derece hevesliydim.

40'ların yeni 30'lar, 30'larınsa yeni 20'ler olduğunu iddia eden birçok "Sex in the City" bölümü izlemiştim. Bu savda doğruluk payı vardı aslında. Çoğumuz, artık 20'lerinde "teenager" hayatı yaşıyor, 30'larında adam gibi bir işe başlayıp evleniyor, ancak 40'larında küçük çocuklara sahip, para kazanan, birazcık olgunlaşmış insanlar haline geliyorduk. Anne babalarımızdan 10 yıl daha geç gelişiyorduk yani.

BİZİM ZAMANIMIZDA...

Dolayısıyla, ben de o gece 20'li yaşlarımın başlamasını kutluyordum. Saç modelim, dar blucinim ve ruh halim de "taş çatlasa 23, 24" diyordu ki... Televizyonda Duran Duran konseri başladı! 80'lerin Beatles'ıydı "Duran Duran" grubu. Lisede hepimiz fanatikleriydik. Evlerde toplanıp cips yenilen, "Duran Duran" longplay'leri (Gençler için not: LP 80'li yılların CD'sidir. CD'den daha büyüktür. Pikap denen aletlerde çalınır...dı!) dinlenip, konserleri videodan izlenen partiler verirdik. İşte o partilerde seyrettiğimiz konserler, Madison Square Garden gibi dev mekanlarda yapılır, punk saçlı kızlar, metal bileklikli, boyunlarında zincirler olan oğlanlar, çığlık çığlığa, korumaları atlatıp grup elemanlarının üzerine saldırır, ayılır, bayılır, birbirlerini ezerlerdi. Grubun o zaman 20'li yaşlarda olan birbirinden süslü ve yakışıklı elemanları, konser bitiminde, kendini kaybetmiş kalabalığı zapteden polis çemberi sayesinde arabalara ulaşabilirlerdi.

30. yaşımı kutladığım gece televizyonda seyrettiğim konser ise yeniydi. Duran Duran'ın, gruptan ayrılmayan elemanları bir araya gelmiş, eski şarkıları söylüyordu.

En iyi durumdaki, solist Simon le Bon, orta yaşlı bir adam olmuştu.Geri kalan üyelerin durumunu anlatmaya yüreğim dayanmaz. Ama bam telime basan onlar olmadı.

Kamera Duran Duran'dan kopup seyircilere döndü bir ara. Madison Square Garden yine doluydu. Ama o çılgın gençlerin yerinde yeller esiyordu. Yerine, 30'ların ortalarında, hatta 40'larında, üstleri başları düzgün, ayakta, sakin sakin konseri seyreden, sevgilisine/eşine sarılmış sallanan seyirciler vardı. Kimdi bu moruklar? Duran Duran hayranları neredeydi? Gerçek beni sarstı: Bu sakin insanlar, o gençlerdi zaten! Birden 30'uncu yaş kutlamalarım o kadar da eğlenceli gelmemeye başladı. O bar senin, bu kulüp benim gezmek yerine, iyi bir akşam yemeğinde karar kıldık.

30 ilginç bir yaştır. Fizyolojik değil, daha çok kullandığımız desimal sistemin sonucu olarak, 29'dan çok farklıdır.

Kozmetikçiler "Bu kreme 30 yaşında başlayın" derler mesela. 29 çok erken, 31 çok geç olacakmış gibi. Bazı kadınların 30'dan önce evlenmek gibi bir derdi vardır. İş ilanlarında "En az 30 yaşında olmak" gibi bir özellik aranır.

30 YAŞ GERÇEĞİ!

9 modunda 30 yaş hiçbirşey ifade etmez ama. Önemli olan yaşlar 27, 36, 45, 54 diye gider. Yani eğer 9 temelli bir matematiksel sistem kullanıyor olsaydık, bu yazıyı 6 yıl sonra yazıyor olacaktım!30, 36, 43 değildir bir eşik atladığınızı gösteren. Büyümenin başka işaretleri vardır.

30'uncu yaşımı idrak etmeden üç beş ay öncesi... Popüler kulüplerden birinde, başka birinin doğumgünündeyim. Bangır bangır müzik, herkes dansediyor, göz gözü görmüyor. Saçım başım, blucinim, herşey yerli yerinde. Hatta yeni tanıştığım bir genç kadın "Evli olmak için çok genç değil misiniz?" gibi bir soru sorup "minnettarlığımı" kazanmış. Karşıdan üniversite öğrencisi, stajyer genç kızlarımızdan biri geldi ve bana şöyle dedi: "Gülse, yıkılıyorsun!"

"Yapma yahu?"

"Hem de nasıl!"

Sonra gülerek, "Burası patlıyor" deyip, basıp gitti, pistte dansetmeye başladı.

Düşünmeye başladım: Ben bir tane votka-portakal içtim. Neden yıkılayım ki? Demin kalabalıkta birisi çarptı, sendeledim, onu mu gördü acaba. Herkes beni sarhoş mu zannediyor şimdi? Ayrıca "patlıyor" ne?

Ertesi gün daha çok "partileyen", benden genç olmasalar da "hep genç kalan" arkadaşlarımdan gerçeği öğrendim: "Yıkılıyorsun" demek; genç argosuyla "Çok hoş görünüyorsun" manasına geliyordu."Patlamak" da, "Burada müzik iyi, çok kalabalık, çok eğlenceli" gibi birşey demekti.

Diyeceğim o ki, sayılar değildir önemli olan. Artık ilkgençlik yıllarınızı terk ediyor olduğunuzun daha belirleyici bir işareti vardır: Genç argosunu anlamamak.

Gençlerle iletişimin bu kadar çok konuşulduğu bir zamanda, belki dikkate şayan bir tespitimdir!

SİZ MODAYA HÜKMEDİN

Müjdeyi ilk ben vereyim istedim. Modacılar geçen sezon yaptıkları hatayı tekrarlamadılar ve bu sezon her kadının kendini içinde görmek isteyeceği giysiler hazırladılar.

Çirkin Sonbahar-Kış 2002 modasından sonra, İlkbahar-Yaz tam kadınların istediği gibi olacak.

İspanyol paça pantolonlar herkesi ince gösterecek. Altlarına çok yüksek topuklu, hatta platformlu ayakkabılar giyince herkes çok uzun boylu olacak. Rengarenk şifon üstler bütün kadınlara yakışacak. Fırfırlar, uzun etekler, uçuşan elbiseler romantikleri, miniler, şortlar ve çarpıcı desenler de daha iddialı kadınları cezbedecek.

Uzun zamandır bu kadar güzel, seksi, ilginç, renkli kıyafet, bir arada moda olmamıştı.

Biraz kafa karıştırıcı bile olabilir. Farklı tarzlarda parçalar beğenip, hiçbirini ötekine uyduramayabilirsiniz.

Mart ayında, mesela bir Bazaar dergisi alın, yeni sezonu hafızlayın, tarzınızı belirleyin, ve ancak ondan sonra alışverişe çıkın.

Ben öyle yapacağım.

Bilinçli tüketici budur!



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır