Sabah'ı kutluyorum

HÜSREV ÖZEL

Merhaba,

Sabah'ın gazetecilikteki tartışılmaz üstünlüğüne bir de böyle sanal ortam desteğinin eklenmiş olmas ve hatta okurları bir parkta buluşturma fikri.... bütün bunlar kuşkusuz yüksek takdire şayan işler.

Şimdi konuya gelelim. Son günlerde kamu oyunda en çok dikkat çekmekle kalmayıp, bir hayli de kaygıya yol açan iki olaydan biri "Misyoner faaliyetleri" diğeri aynı konuyla bir şekilde koşutluğu bulunan "Salkım hanımın daneleri" filmi. Dün bir eleştirmen (Bu filmin meddahı) bir tartışma programında konuşurken, bunun Türk milletine atılan bir Şamar olduğundan adeta övünerek bahsediyordu. Vallahi bu adam elime geçse ona bir "Osmanlı Tokadı " patlatmayı çok isterdim. Bu millette tokat yiyecek hal mi kaldı? Bunu söyleyenin bırak vatan hainliğini, insanlığından şüphe ederim.Sanat eleştirmeniymiş. Sanki başka lafazan kimse yoktu bu konuda görüş belirtecek. O adama görüş soran kişiyi kınıyorum.

Diğer, misyonerle konusuna gelince; izlediğim kadarıyla, onları engelleyeceğimize, doğru dürüst devlet olarak, önce biraz aş ve biraz iş vererek kendi vatandaşımıza sahip çıkıp, onu kendi devletine karşı nefret duyup, düşman olacağı türde haksız tutumlardan kaçınılmalı derim. Bundan sonrası zaten kişisel özgürlükler dahilinde sayılır. Yüzde 99'u müslüman denilen ülkede müslümanlağın yeni tanımlanmaları yapılırken, yapılagelen yanlışlıklar sürdükçe günün gerçek ihtiyaçlarına cevap vermekten uzak kalınıp, bu da misyonerlerin başarı şansını artıracaktır.

Saygılarımla.

Ressam-Yazar