Dahası garip bir pişkinlikle "Ben kalede Kahn, defansta Nesta, ilerde Rivaldo olsun isterdim" gibi sözde esprili açıklamalar yapıyor. Ne yani?
"Beni hangi takımlar istedi de, gitmedim! Beşiktaş'a geldim, değerimi bilin!" demeye mi çalışıyor.
Birisinin ona, "Kardeşim o zaman sen de İspanya veya İtalya'da takım çalıştırsaydın!" demesinden çekinmiyor mu?
Uzun sözün kısası; Daum kolay bir şampiyonluk elde edip, kupayı koltuğunun altına attığı gibi kaçmak istiyor.
Birçok yabancı teknik adam gibi, ligimizdeki futbol standardını küçümsüyor. "İyi bir kaleci ve forvet olsa,malı götürürdük" diyenler trenine o da katılmış durumda.
Bu Daum'dan yarar gelir mi?
5 maç üst üste kazanmış bir takımın motivasyonunu öldürecek açıklamalar yapmaktan kaçınmayan birinin eksiklerini, menajer ve futbolcular kendi kendilerine kapatmaya çalışıyorlar. Yazık!
Beşiktaş'ın kadrosu, bütün eksiklerine rağmen şampiyon olacak kadrodur.
Üstelik Beşiktaş Avrupa'da savaşmıyor.
Başka takımların beğenmeyip sattığı futbolculardan oluşan İstanbulspor defansı bu kadar az gol yerken, Beşiktaş'ın bu kadar çok gol yemesi teknik direktör hatası değilse ne hatasıdır?..
İlhan, Sertan, Stavrum, Ahmet Dursun ve Bayram'lı bir forvet zenginliği de işe yaramayacaksa, siz ne işe yarayacaksınız Herr Daum?
NTV 90 Dakika'ya Norveç'te yaşayan Eser Afacan'dan bir mektup geldi. Sizler de okuyun istedim.
"Myhre sadece iyi bir kaleci değil, bütün Norveç'in sevdiği altın kalpli bir çocuktur. Sanat aşığıdır ve Türk dostudur.
Ben burada yaşayan bir sanatçıyım. Futboldan pek anlamam. Ama Thomas beni mali bakımdan destekleyerek hayatımı kurtarmış, resimlerimi alıp sanat dünyasına sokmuş; Avrupa Şampiyonası'nda kullandığı eldivenlerini 6 yaşındaki oğluma hediye etmiştir. Arkadaşıma iyi bakın. O sizleri çok seviyor."
Da Silva'ya dikkat edin
Futbolseverlerden Trabzonspor'un Brezilyalı forveti Da Silva'yı maçlarda teknik becerileri, fizik kapasitesi ve futbol düşüncesiyle dikkatle izlemelerini istiyorum.
İyi futbolcu vardır, kötü futbolcu vardır, vasat futbolcu vardır.
Bir de "özel futbolcular" vardır. Kariyerlerinde başarılı olurlar olmazlar, başka!
Ama Sergen, Anelka, Veron gibi özel futbolcuları seyrederken apayrı bir zevk alırsınız. Topu kaybettiklerinde bile, bir sonraki hamle için o futbolcunun aklından neler geçtiğini anlamanız size keyif verir.
Bence Da Silva'da bu kaliteli kumaş var.
Anelka'ya benzetiyorum. Bu, apayrı bir yetenek!
Briegel ve Ahmet Akcan bu futbolcunun üzerinde titizlikle duracaklardır, eminim.
Baya, her an bırakmaya hazır
Zübeyir Baya bir türlü Beşiktaş'ta tutunamadı. Gol atması filan da artık onu kurtarmıyor! Üstelik Tunuslu futbolcu sürekli mırın- kırın ediyor; "Tribünler beni sevmiyor, karım burayı sevmedi, hafif sakatlığım var" vs.
Ayrıca yabancılar malum, paralar düzgün ödenmediğinde de hemen sararıp solarlar!
Tam 1 milyon 200 bin marka transfer edildiğinde, onu Atatürk Havalimanı'na kadar gidip karşılayan Daum ve teknik ekibi, futbolcusunun moral sorununu kesinkes çözmeli. Yoksa Veit'tan sonra Beşiktaş'ın bir başka transferi de fiyaskoyla sonuçlanacak!
Çünkü Baya, eşyalarını toplayıp gitmenin yolunu aramaya başladı bile. Yarın çok geç olabilir...