Kızımı kimselere elletmem
Geçen gün kızı doktora götürdük. Birden bacaklarını mıncıklamaya başladı, iyi mi? Raşitik miymiş, ona bakacakmış. Yalana bak! Yemedim tabii...
Sevgili Köşem Hanım, Duydum ki köşenizi bundan sonra bizim gibi dertli insanlara açmışsınız. Sağolun, varolun. Ben esasında kolej mezunu, yabancı diller bilen, kendi çapında üç beş kitap okuyan, hani Türk standartlarında aydın maydın bile sayılabilecek bir adamdım. Fakat altı ay önce ben bir kız çocuğu sahibi oldum. Ve ne olduysa oldu. Sokağa çıkamaz oldum. O doğduğundan beri bütün erkekler gözüme azılı birer "ırz düşmanı" olarak görünüyor. Size bir misal. Geçen gün doktora götürdük bizim kızı. Kilosuna, gözlerine, kalbine baktıktan sonra birden bacaklarını mıncıklamaya başladı iyi mi? Raşitik miymiş değil miymiş ona bakacakmış. Yalana bak. Yemedim tabii ama sabrettim. Bir sabretim, iki sabrettim ama adam "Oo kızınızın bacakları çok uzun olacak, size çekmiş herhal" deyince nevrim döndü. Af buyrun, adamı fena halde benzettim. Olaya müdahale etmek isteyen eşimi de benzettim bu arada. Eşime karşı çok ayıp oldu. Ayaklarına kapanıp Volvo'sunu yenileyeceğime söz verince neyse ki affetti. Fakat hanımefendiciğim söyler misiniz, raşitizm bahanesiyle benim el değmemiş, kız oğlan kız kızımın bacaklarında o pis, mendebur, ırz düşmanı doktorun soğuk elleri dolaşırken seyirci mi kalsaydım yani? Olacak şey değil. Raşitikse raşitik kalsın. Bizim kitabımızda yazmaz böyle şeyler. Sana ne lan benim kızımın bacaklarından! Elletmem kardeşim! Vurucam ulan o doktor bozuntusunu... Tutmayın beni!
Görüyorsunuz gene sinirlendim. Biliyorum, kalbe zarar. Ama bizim insanımız da çok bozulmuş hanımefendiciğim. Ankara'da ağbim var benim bir tane. Onun kızı da anaokuluna gidiyor. Geçen gün hepsini bahçeye dizmişler, Kafkas folklör ekibi kuracaklarmış, herkes kendine bir EŞ seçsin demişler. Olacak şey değil yani. Bu yaşta EŞ seçtiriyorlar. Demek biraz daha büyüseler, özel oda tahsis edecekler! Çocuklarımızı biz bunlara, bu şeytanlara mı emanet ediyoruz? Yazıklar olsun.
RÜYA İŞTE...
Neyse gelelim derdime. Köşem hanımcığım. Ben son zamanlarda sürekli aynı rüyayı görüyorum. Şöyle ki benim biricik kızım büyümüş, 13 yaşına gelmiş. Gelir gelmez de benim imzamı taklit ederek Elit Model Look yarışmasına katılmış. Ben üzüntüden kahrolurken bir antrenör, kızımın boyunu posunu görüp gözümün önünde atletizm takımına alıyor. Antrenman yaparken nasıl oluyorsa sahadaki dev ekrandan Tarkan'ın (Ne diye ismini ağzıma aldım ki... Tüüü! Şeytanların en şeytanı da bu) klibini seyrediyorlar, kızım şaşkınlıktan elindeki kolayı devirince sinekler üşüşüyor, bu sineklerden bir tanesi saha içinde otlamakta olan bir öküzün (rüya işte) burnuna konuyor, öküz sinirleniyor, koşmaya başlıyor, rüzgar çıkıyor, kızım yel kapıyor, hapşırıyor ve..ve..ve bekaretini kaybediyor... Müdahale edeceğim ama benim de tam o sırada "sarışın, uzun boylu kadın alerjim" tutuyor ve hapşırmaktan bitap düşüyorum. Arka planda bir bando da durmaksızın "Kızlar İstismar Ediliyor" diye bir marş çalıyor. Ne kadar korkunç değil mi?
Size sormak istediğim şey şu: Hapşırığı önleyici, kökünden kurutucu bir ilaç var mı? Bir de kadın antrenör, kadın elektrikçi, kadın sıhhi tesisatçı, kadın çatı ustası, kadın minibüs ve otobüs şoförü arıyoruz. Yazarsanız çok seviniriz. Sevgiler, saygılar... Fethi.
Boris Vian okudunuz mu son zamanlarda? Neyse boşverin. Durumunuz hakikaten "akıllara ziyan". Hani köşe yazarı falan olsaydınız "popülizm nervoza"ya yakalandınız derdim. (Halk arasında "mahallenin delikanlısı ayaklarıyla prim toplama" deniyor. Halk işte. Ne dediğini bilmiyor ki...) Muhakeme yeteneğinizde bir ayarsızlık olmuş beyfendiciğim. Anaokulunda aşk artık paranoya sınırlarını bile zorluyor. Sizde acaba bir aşk fobisi olabilir mi? Rüyanız da pek enteresan. Hele bando marşı, çok afedersiniz ama çok güldürdü beni. İstismarla ilgili bir takıntınız var. Kız babası sendromu da deniliyor. Acaba değerli eşinizin de rızasını alarak kızınıza bir süre oğlunuz muamelesi yapmayı deneseniz? Nazlıcan'sa adı mesela Nazmican diyebilirsiniz. O daha anlamaz. Pipisini sevmeye ve elaleme göstermeye kalkmadığınız sürece -ki korkarım böyle bir eğiliminiz de var- bir şey olmaz. Literatürü taradım ama hapşırığı önleyici bir şey bulamadım. Yatmadan önce hafif yiyin. Sizde bir hazımsızlık sorunu var gibi... Kadın eleman işi zor. Bulgaristan'a başvuracaksınız... Sevgiler... Saygılar...
Mutlu TÖNBEK
|