Evet. "Olmaz ki... Bu kadar da çok yerli dizi çekilmez ki!" Seyirci resmen isyanlarda. Sevdikleri dizilerin saati çakıştıkça kafayı yiyor! Hangi birini izleyeceğini şaşırıyor. Aynı anda iki-üç dizi birden seyredilmeyeceğine göre de, dizileri dönüşümlü izliyor.
Dizinin birinde reklamlar başladı mı, hiç vakit kaybetmeden öbür diziye geçiyor. Tabii, seyrettiklerinin hiçbirinden bir şey anlamıyor.
Onlarca şikayet mektubu aldım bu konuda.
"Yazın" diyorlar, "sizin sözünüzü dinlerler."
Yazmasına yazıyorum da, sözümün dinleneceğini pek sanmıyorum!
KAFALAR KARIŞTI: Ramazan'la birlikte ekrandaki dini sohbetlerin, tartışmaların sayısı da arttı. Bakıyorum da, dini konularda konuşanlar üçe ayrılmış durumda.
Biri, Diyanetçiler...
Diğeri, Yaşar Nuri Öztürkçüler.
Üçüncü de, ne o grubu, ne bu grubu tutanlar...
Bu üç gruba bağlı din adamlarının yorumları da farklı. Birinin ak dediğine, öteki kara diyor. Birinin doğrusunu, öteki çürütüyor.
Böylece kafalar karıştıkça, karışıyor.
AH TRT, AH: 20-25 yıl önce televizyon karşısında geçen Ramazan geceleri pek keyfliydi. Cumartesi geceleri dört dörtlük Ramazan eğlenceleri yapılırdı. Direklerarası'nda tura çıkılırdı. Kanto'dan Düetto'ya; Meddah'tan Ortaoyunu'na, Kukla'dan, Karagöz'e Geleneksel Türk Tiyatro'su ekrana taşınırdı.
Şimdi bakıyorum da, o eski Ramazan eğlencelerinin yerinde yeller esiyor. Varsa dizi, yoksa film!
Tek kanallı TRT dönemindeki o canım Ramazan program bantlarına ne oldu? Sakın "Hepsini sildik" demeyin.
Yüreğime indirmeyin!