DGM oybirliğiyle
TCK'nın 313 ve 314'üncü maddelerindeki "Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak" ve bunlara "Yardım" suçlarının DGM'lerin görev alanından çıkarılmasına ilişkin tasarı oy birliğiyle benimsendi
DGM Yasası'nda değişiklik öngören yasa tasarısı dün muhalefetin de desteği ve oy birliğiyle benimsendi. Değişiklikte "Geç bile kalındığını" belirten muhalefet partileri sözcüleri ise, yasanın değişiklikten önceki şekliyle hiç uygulanmamış olması gerektiğini söylediler.
TBMM Genel Kurulu, önceki gün görüşmelerine başladığı DGM ile ilgili tasarının maddelerini de dün ele aldı. Yapılan görüşmeler sonucu 7 maddelik tasarı, iktidar ve muhalefetin desteğiyle aynen yasalaştı. Görüşmeler sırasında söz alan Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, yasa ile DGM'lerin Anayasa'da belirtilen çerçevede görev yapmalarının sağlanacağını ve böylece mahkemelerin de iş yükünün de hafifletilmiş olacağını söyledi. Türk, yapılan düzenlemelerin "kişisel özgürlükler bakımından önemli bir güvence" anlamına geldiğini de vurguladı.
DGM'LER TÜMDEN KALKSIN
Görüşmeler sırasında AKP ve SP, Recep Tayyip Erdoğan ile Necmettin Erbakan'ın siyaset yasağına neden olan TCK'nın 312. maddesinin 2. fıkrasının da DGM kapsamından çıkartılmasını istediler. AKP'nin bu yönde verdiği önerge işleme alınmadı.
DYP'li Sadri Yıldırım, DGM Yasası'nda yapılan düzenlemeyi "Türkiye için demokratik bir adım" olarak nitelendirirken, AKP'li Yahya Akman da, DGM'lerin tümden kaldırılmasını istedi. Uygulanan özel usuller nedeniyle DGM'de yargılanmanın vatandaşlar açısından 2. bir ceza olarak görüldüğünü vurgulayan Akman, "Ceza içinde ceza olmaz. Bir suç için bir ceza verilir" dedi.
DYP'li Ahmet İyimaya, öngörülen düzenlemelerin "yürürlük tarihinden önce işlenen suçlar" için uygulanmaması yönünde bir önerge verdi. Ancak oturumu yöneten TBMM Başkanvekili Murat Sökmenoğlu, bu önergeyi, kabul edilen maddeler ile tezat oluşturacağı gerekçesiyle işleme koymadı.
SP'li Fahrettin Kukaracı'nın, süren davaların DGM'lerde görüşülmeye devam edilmesi yönündeki talebine ise, DYP'li Mehmet Gözlükaya yanıt verdi. Gözlükaya, "Bu soruşturma ya da davaların biteceği anlamına gelmiyor. Soruşturmalar gereği yapılmak üzere Cumhuriyet Başsavcılıklarına, davalar da ağır ceza mahkemelerine gönderilecek" dedi.
Görüşmelerin ardından tasarı iktidar ve muhalefet partilerinin desteğiyle, oy birliğiyle yasalaştı.
YASA NELER GETİRİYOR?
Türk Ceza Kanunu'nun 313 ve 314. maddelerindeki "Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak" ve bunlara yardım suçlarının DGM'lerin görev alanından çıkarılmasına ilişkin yasa bu tür suçlara ağır ceza mahkemelerinin bakmasını öngörüyor. Ayrıca, DGM kapsamına giren suçlarda da, CMUK'un 104. maddesindeki tutuklamaya ilişkin şartların aranması, sanığın kaçma şüphesi veya dalilleri karartma ihtimali bulunması durumunda tutuklanması hükme bağlanıyor.
Çıkar amaçlı suç örgütüne ilişkin tanımda yer alan "zor veya tehdit" kullanılması ibaresi "tehdit, baskı, cebir veya şiddet" şeklinde değiştiriliyor. "Kişileri kendilerine tabi kılmaya zorlamak veya mensupları arasında her ne suretle olursa olsun açık veya gizli işbirliği yapma" ibaresi yasadan çıkıyor.
Ayrıca, yasadaki mal varlığına el koyma konusunda aranan "şüpheler ve şüphe" tanımları"belirtiler" şeklinde düzenleniyor. Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu'nun 11'inci maddesini de değiştiren yasa, bu suçlara birden fazla DGM bulunan yargı çevrelerinde sadece 1 No'lu DGM'lerin değil diğer DGM'lerin de bakmasına olanak tanıyor.
TCK'nın 313 ve 314. maddeleri kapsamına giren fiillerle ilgili olarak DGM'ler tarafından yürütülen soruşturma dosyaları, bulundukları aşamada soruşturmaya devam edilmek ve gereği yapılmak üzere yetkili Cumhuriyet Başsavcılıklarına gönderilecek.
|