kapat
15.11.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 HYDEPARK
 ANKETLER
 SİNEMA
 SANAT
 KİTAP
 MÜZİK
 TARİH
 GURME
 GEZİ
 OTOMOBİL
 YAT&TEKNE
 HIGH-TECH
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Nuri İyem'de sertifika

İri kara gözlü, beyaz tülbentli kadın yüzleri deyince akla hemen Nuri İyem'in resimleri gelir. Türk resminin devlerinden İyem, 'Türkiye gerçeğini' resmederken, çağdaşlığın 'kendimiz' olmaktan geçtiğini hep vurguladı...
Bugün 86 yaşında olan Nuri İyem'in 68 yıllık sanat hayatının birikimini 29 Kasım'da görebileceğiz... Ama ustanın bize bir sürprizi var. TÜYAP İstanbul Sergi Sarayı'nda açılacak olan retrospektif sergisinin öncesinde, Türkiye'de daha önce hiç yapılmamış bir çalışma yapılacak: Kişilerin ve kurumların koleksiyonlarında bulunan İyem yapıtları, dijital ortama kaydedilecek. Ellerinde Nuri İyem yapıtı bulunanlara bunun karşılığında, ressamın onayını taşıyan, kopyalanamaz bir de sertifika verilecek. Böylece Nuri İyem yapıtları bütünüyle geleceğe aktarılırken sahtelerine karşı da korunmuş olacak.

BİZE DELİ DEDİLER
Günümüzde İyem'in bir resminin değeri 3 milyar liradan başlıyor. Onu bu kadar değerli kılan ise, Türk resminin ancak kendi gerçeğinden çıkabileceğini düşünmesi. Nuri İyem; Avni Arbaş, Ferruh Başağa, Agop Arad, Mümtaz Yener, Turgut Atalay, Haşmet Akal, Selim Turan, Kemal Sönmezler'le birlikteliklerini ve Yeniler Grubu'nu şöyle anlatıyor: "Şimdi düşünüyorum, o günlerde bizler 9-10 kişilik grup resminde en çetin yolu büyük bir isabetle seçmişiz. Çünkü gerçek mutluluk kişinin yaptığı işe inanması, ona saygı duyması, yılmadan ona sarılmasına bağlıdır. Ama o günlerde bu yolu seçmek için birçoklarına göre deli olmak gerekirdi. Nitekim D Grubu'na ve Burhan Toprak'a göre Yeniler hareketi çok yanlıştı. Her fırsatta D Grubu'na girmemizi söyler, aksi halde 'değil resim yapmanız, yaşamanız imkansız' derdi. Ama onun bu tehditlerine rağmen, Mustafa Şekip Tunç, Hilmi Ziya Ülken, A. Hamdi Tanpınar hocalarımız da bizim toplumcu gerçekçi resim anlayışına yönelmemizi doğru bulmuştu. Gerçek birer entelektüel olan bu hocalara rastladığımız için çok şükür!"

İYEM'İN KADINLARI
Yapıtlarında kadınları ele alan İyem, kadınlar için bakın ne diyor; "Evlendiğim güne kadar kadın, deyim yerindeyse benim için kördüğüm olmuştur. Sonunda ben de ne kadınla, ne de kadınsız bu dünyada yaşayamayacağına inananlardan olmuştum. Kadın öylesine can alıcı, dayanılmaz keltede çekici ve güzel oluyordu ki, sonunda bu büyüleyici güzelliğin asıl yapısının insan olduğunu çok şükür anlayabildim. Bütün bu güzellikler, bir yürek ve ruh taşıyan insana aitti."

İyem gönlünde taht kurmuş kadınlarını ise şöyle sıralıyor: "Annem, ablam ve eşim. Annemde gerçekten ilahi bir yön vardı. Kutsal bir varlıktı benim için. Ablam ise annem kadar bana yakın ama annemden daha fazla bana tutkundu. Bana bir şey olacak diye ödü kopardı... Ablam Cizre'de çocuğunu dünyaya getirirken öldü, annemi ise çok sonraları İstanbul'da toprağa verdik. Gönlümde taht kurmuş üçünçü kadın, eşim Nasip İyem ile birlikte çok şükür yaşamaktayız."

Resim bir derttir!
Nuri İyem resim tutkusunu şöyle anlatıyor: "Çocukluktan başlar tutku. Halkımız buna dert, hatta iflah olmaz dert diyor ve bunun adamı öldüreceğini söylüyor. Benim için resim yapmak asla vazgeçemeyeceğim büyük bir tutku. Ondan herhangi bir nedenle uzak kaldığım zamanlarda; divaneden farksız biri olurdum. Ama elbetteki kafamdan, yüreğimden hiç ayırmadığım sevdiklerim de var. İki kızım, iki oğlum, üç sevgili torunum... Yeditepe İstanbul misali. Yedi canlarım!"

Buket Aşçı



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
HAFTANIN SOYLEŞİSİ
Nuriye Akman'ın bu haftaki söyleşisi için tıklayınız

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır