uzak doğulu gençlerin, milyonlarca domino taşını büyük bir sabırla dizip, tek bir dokunuşla yıkılışını başlattığı rekor denemesi sonucunda kameralara yansıyan, taşlardan oluşan kendilerine özgü milli güzellikleri ve coşkularını, büyük bir keyifle izledi dünya.
Aradan bir yıl bile geçmedi, aynı dünya; bir zamanlar bölgesinde yıldızı parlayan, geleceği ışıltı bir ülkenin çaresizliğini, tıpkı domino taşlarının yıkılışını izler gibi takip ediyor, neler olduğunu anlamaya çalışıyor.
Tüm taşlar yıkıldığında yerde belirecek olan tablo insanın tüylerini diken diken edecek denli kötü görüntü verecek.
Cumhuriyetin kazanımı olan kurum ve kuruluşlar başta olmak üzere ülkenin tüm damarları tek tek kesiliyor, ne acıdır ki kimse umursamıyor.
İnsanlar yıkılıyor, kitleler tepkisiz
Özel sektörün amiral gemileri batıyor, siyasiler batan geminin mallarının peşinde
Tarıma dayalı geçinenler kavrulan mahsül gibi kıvranıyor, kimin umurunda..
Küçük esnaf direniyor ama domino taşları yıkılıyor ve onları da yıkacak ve tablo tamamlanacak.
Ortaya ne çıkacağını inatla görmemeye çabalayan herkes acı gerçekleri eninde sonunda görecek.
Egemenliklerini kaybeden soysuzlar gibi yaşamaya layıktır sessiz yığınlar.
Haykırmak geliyor içinden uyanın be gafiller, hey soysuzlar.................
Hakan Ertunk.