Diyanet: Müminler camide hoş kokmalı

Diyanet İşleri Başkanlığı müminleri camiye giderken soğan-sarımsak yenilmemesi, camilerde büyük ampul yakılmaması, hopörlerle kulaklara işkence yapılmaması gibi koularda uyardı. Bu ilginç mesajlar, Diyanet Dergisi'nin son sayısında Prof. Mustafa Kara'nın 'Cami ve İbadet Psikolojisi' başlıklı yazısında yer aldı. İşte 'beş duyu', cemaat ve ibadet ilişkisi:

GÖZE GÜZELLİK
* Namaz saflarının düzeni ve ritmik hareketler göze hoş geldiği için dikkat edilmelidir.

* Mabedlerin ışıklandırılması önemlidir. Tamamen karanlık bir mekan gibi, ışığa boğulmuş bir zemin de gönül dünyasına hitap etmez. Ruhumuzu okşayan loş ışıktır.

* Yatsı ve sabah namazı hariç elektrik kullanmamayı tercih etmek gerekir.

KULAĞA GÜZELLİK
* Güzel bir sesle ve usulüne uygun olarak okunan ezan camiye girmeden bize ulaşan, tefekkür ve tebessüme davet eden bestedir. Caminin içinde makamla ve güzel bir sesle okunan ayetler, dualar, salat ve selamlar getirilen kamet bu duyguları besleyen önemli unsurlardır.

* Camilerin büyük kısmında günlük namazlarda mikrofon kullanmadan imamlık ve müezzinlik yapmak mümkündür. Secdede iken cebinizdeki telefon sesini dinlemeye mahkum olmayın.

BURNA GÜZELLİK
* Camide güzel koku sürünmek bir fantezi değil, gerçeğin ifadesidir. Güzel koku mümine, güzel bir ses, güzel bir eser kadar ufuk açar, gönlüne hitap eder. Dost yüzünü, dost sesini dost kokusu tamamlar.

* Soğan sarımsak yedikten sonra camiye gidilmemesi gerekir. Güzel koku insanı zaman ve mekanın ötesine taşıyarak deruni hayallere daldırır.

"DÜĞÜN" FETVASI
Diyanet İşleri gösterişli düğünlerin dinen uygun olmadığını bildirdi. Fetva camilere hutbe olarak okutulması için gönderildi. Hutbe özetle şöyle: "Düğünlerde milli ve manevi değerlerimizle bağdaşmayan davranışlardan kaçınmaz biz müslümanlar için zorunlu bir görevdir. Bir ailenin kurulması için elbette bir takım harcamaların yapılması gereklidir. Ancak, bu harcamalarda ölçülü davranmak, israfa kaçmamak icap eder."

Nevin BİLGİN