kapat

25.07.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ŞÜKRÜ KIZILOT(skizilot@sabah.com.tr )


Karpuzlar ve ördekler...

Nasrettin Hoca, bir bostanın yanından geçerken, karpuzlara dayanamamış. Ne kadar karpuz varsa, koparıp yanındaki çuvala doldurmaya başlamış.

Derken, bostan sahibi aniden ortaya çıkmış.

"Hoca" diye gürlemiş, "Başkasının bostanına girmeye utanmıyor musun?"

"Ben kendiliğimden girmedim ki" demiş Hoca. "Bu sabah korkunç bir fırtına çıktı, beni buraya attı."

"Peki karpuzları kim kopardı?"

"Sorma... Yuvarlanırken, karpuzlara tutunayım dedim. Hepsi elimde kaldı."

"Onu da anladık" demiş adam. "Karpuzlar bu çuvala nasıl girdi? Söyle bakalım."

"Yaa!.." demiş, Hoca, "ben de şimdi onu düşünüyordum."

Gerçekleri kabullenmek
Bu fıkra; insanın karşısındakini bir noktaya kadar ikna edebileceğini, ancak o noktaya gelindiğinde, gerçekleri kabullenmek zorunda kalacağını, güzel bir şekilde ortaya koyuyor.

Yaklaşık bir yıl önce yasalaşan ve "vergi reformu" iddialarıyla ortaya konan, son vergi düzenlemeleri de, vergi gelirlerinin artacağı, yurt dışındaki dövizlerin Türkiye'ye akacağı, ekonominin rayına oturacağı gibi iddialarla takdim edildi...

Gerçi ekonomi oturdu ama rayına oturacağına gitti dibe doğru oturdu. Yurt dışındaki dövizlerle ilgili bir hareket oldu ama döviz geleceğine, dışarı döviz gitti. Vergi gelirleriyle ilgili de bir kımıldanma oldu ama o da artacağına azaldı. Sonunda "karpuzların çuvala nasıl girdiği" noktasına gelinince, hatalar kabul edildi ve düzeltilmesi yönünde "ince ayar"a başlanıldı. İyi de oldu...

Şimdi, tekrar bir yıl öncesine dönülüyor. Demek ki, bir yıllık dönemde öyle yanlış işler yapılmış ki, öncesine dönmek bile milleti ferahlatıyor...

Bulutlu hava ve ördek
Oysa, bir yıl önce Türkiye, çok uzun süredir yakalayamadığı bir havayı yakalamıştı. Toplumun neredeyse tamamı, ülkede "vergi reformu" yapılması gerektiğine inanmış ve desteklemişti. Kuşkusuz o dönemde biz de destekledik. "TOBB Vergi Reform Komisyonu"nda görev aldık. Hazırladığımız tasarı gerçek bir vergi reform paketiydi. Basında, TV programlarında, panellerde ve konferanslarda, vergide reformun gerekliliğini açıkladık. Ancak, yasanın netleşme noktasında, yani finalde tablo değişmeye başladı. Emlak vergisinde, geçici vergide, nereden buldunda, enflasyon muhasebesinde ciddi sapmalar ve hatalar oldu. İşte o noktada yani Yasa'dan önce ve ardından da "Mali Milat Tebliği" çıkmadan önce, yazılarımızla, çeşitli TV programlarıyla, panellerdeki konuşmalarımızla, sapmalara ve hatalara dikkat çekip uyardık. Ama boşuna... Sayısı bir kaç kişiyi aşmayan, verginin ve ekonominin yabancısı olan birileri; derme çatma bilgileriyle, çıplak krala, "elbiseniz ne güzel olmuş" dediler. Kralı da inandırdılar...

Bu arada bizim gibi düşünerek, uyarıda bulunanları da, "Bize ördek dedi" diye suçladılar. Bilmeyenler için anlatalım.

Adamın biri, arkadaşıyla konuşurken "Hava Bulutlu" demiş. Arkadaşı da, o anda sinirlenmiş ve suratının ortasına yumruğu patlatmış. Yumruğu yiyen, kıvranarak doğrulmaya çalışırken sormuş;

- Yahu sen deli misin? Ne güzel sohbet ediyorduk. Niye yumruk attın?

- Eee, sen de bana ördek demeseydin!..

- Aradaş, ben sana ördek demedim ki...

- Nasıl demedin? Hava bulutlu dedin. Hava bulutlu olunca ne olur? Yağmur yağar. Yağmur yağınca ne olur? Su birikintisi... Su birikintisinde de ördek yüzer. O halde, sen bana ördek dedin!..

Aylar geçti ama o kafalar halen aynı kafa.

Yine kendilerine ördek denildiğini sanıyorlar...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır