AP ve APO
Mesele idam değil.
Apo'ya eğer ömürboyu hapis cezası verilseydi, Avrupa Parlamentosu sanki kınamayacak mıydı?
Yine kınayacaktı.
Mahkeme kararını uygulamayın demek, zaten bu demek.
İdam'a karşı olmak başka, Apo'nun yanında olmak başka.
Ecevit'in gösterdiği tepki az bile.
TBMM, bir karar alarak, çok sert bir bildiri yayınlamalıydı.
*
Avrupa bizi, PKK'dan daha fazla rencide ediyor.
Kendimize hasım olarak PKK'yı bin kere tercih ederiz beyler.
Neticede, adı üstünde, bari eşkıya'dır... Ne yapacağı bellidir... Hiçbir eylemi bize sürpriz gelmez... Nitekim gelmiyor.
Asıl öbür eşkıya tehlikeli...
Uygar geçinen, elbiseli, kravatlı, bilgisayarlı, demokrasi bilgini, ekonomi âlimi, hani şu Avrupalı dediğimiz üniformasız hasım... PKK'dan daha tehlikeli.
*
Bir de yaptırımları var... Kendine göre ambargo koyuyor, boykot kararı alıyor, hatta oturup seni yargılıyor. Gıyabında karar veriyor.
Güya silahsız ama acımasız bir hasım o...
Ne fena... PKK'dan daha PKK'cı.
Hem de kendi evimizde casus gibi... Elini kolunu sallaya sallaya her odaya girip çıkıyor.
Avrupa Parlamentosu, yani AP, ismini bile APO'dan almışa benzer.
AP ve APO arasındaki fark, zurnanın son deliği olan o harfinden ibarettir.