kapat

16.06.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
micro
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Yılların yenemediği aşk
Her yaş döneminde kız çocukla baba arasındaki ilişki değişik bir şekle bürünüyor. İşte bir kadının doğduğu andan itibaren, farklı yaş dönemlerinde babasıyla arasındaki ilişki, karşılıklı duyguları ve düşünüp söyleyemedikleri...

Babalar ve kızları... Bazen birbirlerine kızsalar, kavga etseler, kendilerini anlamadıklarından yakınsalar da hep çok özeldir yaşadıkları. Her yaşta farklı şeyler geçer kafalarından ama, o bir türlü dile getiremedikleri kocaman sevgiyi hep taşırlar içlerinde.

Baba ve kızlar arasındaki ilişkiler her zaman çok özel olarak yaşanır. Hele küçük yaşlardaki kızlar, babalarını annelerinden kıskanır, sürekli babasının özellikleriyle övünüp, onu kimseyle paylaşamazlar. Hatta araştırmalar, kadınların ilerki yaşlarda evlenmek için kendilerine seçtikleri erkeklerin, babalarına çok benzediğini gösteriyor. Gerçi genç kızlık döneminde baba-kız arasında çok fazla problem çıksa da, yine de o büyük sevginin daima yaşadığı bir gerçek... İşte, doğduğu andan itibaren bir kız çocuk ve baba arasında gelişen duyguların, sözcüklere yansıması...

0 yaşında
Baba: Ne kadar da güzel. Şimdi bu küçücük şey benim kızım mı? Gözleri de bana ne kadar çok benziyor.

Kızı: Bu gözlerini benden hiç ayırmayan adam babam olsa gerek.

5 yaşında
Baba: Prensesim benim, güzel kızım. Söyle bakalım baban sana ne alsın?

Kızı: En çok babamı seviyorum. Babam, niye annemle uyuyor? Hep benimle uyusun, başkasını sevmesin.

10 yaşında
Baba: Gittikçe yaramaz oluyor, kime çekti bu kız?

Kızı: Ben babama aşığım. Büyüyünce babam gibi bir erkekle evleneceğim. Babam bu ay harçlığımı arttırır mı?

15 yaşında
Baba: Ne kadar da çabuk büyüdü. Eve de gittikçe geç kalmaya başladı, bu gidişle başına kötü bir şey gelecek. Sanırım daha sert konuşmalıyım.

Kızı: Babam yüzünden arkadaşlarımla istediğim kadar vakit geçiremiyorum. Bana baskı uygulamasından nefret ediyorum. Ne zaman özgür olacağım?

20 yaşında
Baba: Artık sözümü dinlemiyor. Benden giderek uzaklaşıyor. Kendi parasını da kazanmaya başladı ya, bana ihtiyacı kalmadı tabii. Uzun zamandır tatlı bir-iki laf geçmedi aramızda. Zaten evi de sürekli erkekler arıyor. Galiba kızım elden gidiyor.

Kızı: Her dediğime alınıyor, beni bir türlü anlamıyor. Hele geçen gün giydiğim mini eteğe karışmasına ne demeli? Evden ayrılıp, kendi hayatımı kurmalıyım. Çocuk muamelesi görmekten bıktım artık!

25 yaşında
Baba: Bir gün bunun olacağını biliyordum. İşte evleniyor. Zaten aramız eskisi gibi değildi. Şimdi bir de kocası var. Prensesim beni terkediyor.

Kızı: Böyle bir günde bile o mutsuz ifadeyi takınmasının ne lüzumu var ki? Biliyorum, onu bir türlü içine sindiremedi. Bu yüzden yapıyor. Kendi hayalindeki damat değil ya! Sanki birlikte yaşayacak olan o.

30 yaşında
Baba: Çok az görüşüyoruz. Daha sık biraraya gelsek ne iyi olur. Hem torunlarımı da özlüyorum. Kendi arkadaş çevrelerinden fırsat bulup da bize gelemiyorlar ki...

Kızı: Babamları da çok ihmal ediyorum galiba. Yine telefonda çok üzgün geldi sesi. Haftasonu onlara süpriz yapmak en iyisi.

40 yaşında
Baba: Kızım benim entellektüel düzeyimi yeterli bulmuyor. Ona göre çağın gerisinde düşünüyormuşum. Oysa küçükken derslerine hep ben yardım ederdim. Anlayamadığı bütün problemleri bana sorardı. Şimdi beni beğenmiyor. Bir daha onunla asla politik tartışmalara girmeyeceğim.

Kızı: Babam giderek daha da çocuk gibi davranıyor. Sürekli bir şeylerden yakınıyor. Gerçi son zamanlarda sağlığı da iyi değil ama. Ya ona bir şey olursa? Zaten hiçbir zaman dilediği gibi bir evlât da olamadım.

45 yaşında
Baba: Kızımın mutlu bir yuvası olması ne güzel. Gözüm arkada gitmeyeceğim. Her şeyi kendi başardı. Onunla gurur duyuyorum.

Kızı: Babam için çok endişeleniyorum. Onu kaybetmeye hazır değilim. İlaçlarını da hep ihmal ediyor zaten. Allah'ım onu benden alma!

50 yaşındaBaba: Dünyada mutlu kal kızım!
Kızı: Seni çok özleyeceğim ve arayacağım babacığım. Şimdi ben kime danışacağım, kim yardım edecek bana? Ne olur gittiğin yerde çok mutlu ol. Ve hep yanımda olduğunu hissettir, ne bileyim ben, arada sırada işaretler yolla mesela. Ah babacığım! Sensiz nasıl yaşayacağım?

55 yaşında
Kadın: Sen gideli, seni daha iyi anlıyorum babacığım. Keşke seni hiç üzmeseydim demeyeceğim, çünkü "keşke"lerin hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini biliyorum. Yine de beni duyuyorsan, lütfen seni üzdüğüm her gün için çok ama çok pişman olduğumu bil olur mu?

YARIN: Kızlar büyüdükçe...

Neslihan DEMİR


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır