Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
24 Şubat 2009, Salı
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Ekonomi Gündem Siyaset Dünya Spor Yaşam
 
24 Saat
24 Saat
* Kortizol hormonu: Stres ve yorgunluğu en çok etkileyen hormondur. Sabah uyandığımızda artar ve gün içinde bize enerji verir. Gece düşer ve uykusuzluğa neden olur. Eksikliğinde yorgunluğumuzun kronikleşmesine sebep olur.

* Tiroit hormonu: Tiroit hormonunun azlığı veya çokluğu sıkıntı, depresyon, huzursuzluk, ilgisizlik, kötümserlik ve mutsuzluğa neden olur.

* Östrojen: Vücudun bodyguard'ıdır. Adet dönemi öncesi kadınların çikolata ve diğer tatlı, şekerli yiyecekleri yemek istemesinin nedeni, östrojen hormonunun vücutta azalmasıdır. Fiziksel ve ruhsal sıkıntılarla adeta 'kurt kadın'a dönüşmesi de östrojen hormonunun azlığından kaynaklanır. Kadınların regl döneminde rol oynayan en önemli hormondur. Östrojen eksikliği olursa kadın erken menopoza girebilir. Bu durumda sıcak basmaları, terlemeler ve psikolojik dengesizlikler yaşanabilir. Östrojen fazlalığında ise yumurtalık faaliyetleri bozulur. Polikistik over hastalığı dediğimiz sendrom ortaya çıkar.

* Melatonin: Hücreleri hızla yeniler. Melatonin epifiz bezinde özellikle geceleri üretilip, bizi uykuya hazırlar. Melatoninin; kişiyi Alzheimer, kalp krizi ve göğüs kanserinden koruduğu iddia ediliyor. Melatonin, hücre yenilenmesini hızlandırıyor. Ancak melatonin aynı zamanda baş ağrısına ve depresyona da yol açabiliyor.

* Progesteron: Gergin bir cilt için gereklidir. Vücuttan su atılımını artırır ve damar yapılarının güçlülüğüne katkıda bulunur.

* Açlık ve tokluk hormonu: Kalitesiz uyku açlık hormonu grehlini artırır ve tokluk hormonu leptini etkisiz kılar. Karbonhidrat yeme isteği duyduğumuzda da açlık hormonu grehlin artıyor ve tokluk hormonu leptin etkisiz hale geliyor demektir.

ECZANEDEN ALIP KULLANMAYIN
İnsanlar eczaneden gidip serotonin ilaçları alamazlar. Çünkü herhangi bir klinik bulgu olmadıkça serotonin dengesine müdahale edecek bir tedavi uygulamak doğru olmadığı gibi, oldukça da sakıncalıdır. Serotonin ilaçları tedaviye yönelik ilaçlardır. Uzman psikiyatristlerin teşhisi ve kontrolünde kullanılmalıdır. Bu nedenle zor yaşam şartlarında stresin sağlığımızı etkilememesi için aldığımız besinlere gösterdiğimiz özen hayati önem taşır.

SEROTONİNİ YÜKSELTMEK İÇİN SOFRADA DENİZ TUZU KULLANIN
Serotonini, dolayısıyla bağışıklık sistemini yükseltmek için yapılacaklar:
* Çay, kahve ve kafeinli içeceklerden uzak durun.
* Karbonhidratlı gıdalar, serotonini yükseltse de uzun dönemde kilo artışına sebep olabilir. Bu yüzden bol tahıllı olanları, kepekli, çavdarlı ekmekleri, kepekli makarnayı veya bulguru tercih edin.
* B grubu vitaminleri, demir, çinko, betaglukan ve magnezyum takviyesi almaya çalışın.
* Yemeklerde deniz tuzu kullanmak ve bol su içmek de ruh halinizi düzeltmek için gerekli olan mineralleri almanızı sağlar.
* Hindi, yumurta, badem, tavuk, soya, süt, keçi peyniri, mandalina, muz, kakao ve fıstık yemeyi ihmal etmeyin.
* Şeker, nişasta, alkol ve katkı maddeli besinlerinden uzak durun.
* Yaşadığınız her anın farkına varın. Sağlıklı, huzurlu yani kaliteli bir yaşam sürmek için çabalayın.
* Her gün kendinize en az 15 dakika ayırın. Sadece gözlerinizi kapayıp, kendi benliğinizin farkına vararak yapabilirsiniz.

SEROTONİN DÜŞÜKLÜĞÜNÜN YOL AÇTIĞI HASTALIKLAR
* Depresyon
* Migren
* Hiperaktivite
* Obezite, anoreksiya, bulimia nevroza gibi yeme bozuklukları